Türkiye’de Görülmesi Gereken Köyler
Türkiye’nin doğa ve tarih anlamında cennet olduğunu artık söylememize gerek yok diye düşünüyorum. Tatil zamanlarımızda birçoğumuz haklı olarak deniz kenarına koşuyoruz. Fakat seyahat severler ve keşfetme arzusu içinde olanlar için atlamamaları ve mutlaka rotalarına dahil etmeleri gereken eşşiz güzelikte köylerimiz var. Ben ise bu yazımda sizler için,Türkiye’nin hemen her yerinde tarihi ve doğasıyla kendine hayran bırakacak köylerimizden en bilindiklerinden bilinmeyenlerine bir derleme yapmak istedim. İşte Türkiye’de Görülmesi Gereken Köyler !
Kayaköy
Kayaköy, Fethiye’de bir tepenin yamacına kurulmuş 5 bin yıllık tarihe sahip bir yerleşim alanı. Rumlar döneminden kalma bu köy, 1923 yılındaki mübadele ile birlikte terkedilmiş ve burada Türkler yaşamaya başlamış. Ancak Türklerin buraya alışamaması sebebiyle köyden göçler olmuş ve köy kaderine terkedilmiş. 1957 Fethiye Depremi ile köy çok hasar görmüş ve bir daha da onarılmamış.
Kayaköy‘ün inanılmaz bir ambiansı var. Köye girdiğinizde yamaçtaki terkedilmiş evlerin verdiği duygu, hayalet şehirde dolaşıyormuş gibi hissettiriyor. Evler yıkık halde bir çoğunun çatısı yok, duvarları yıkık. Kayaköy’de yaklaşık 500 hane bulunuyor. Herbiri 50 m2 büyüklüğünde, iki katlı, birbirlerinin manzarasını kapatmayacak şekilde inşa edilmiş. Tüm bu evler İki Yunan Ortodoks Kilisesi ile birlikte koruma altında. Köyde en tepeye ulaştığınızda, bir tarafınızda çok güzel bir Ölüdeniz manzarası bir tarafınızda ise bütün köy ayaklarınızın altında.
Köy yollarının arazi yapısı sebebiyle dayanıklı sandalet veya spor ayakkabı giymenizi öneririm. Kesinlikle sabah erken saatlerde veya akşamüstü gezmelisiniz, zira güneş kafanıza geçebilir.
Kayaköy’e Ölüdeniz Hisarönü’nden kalkan minibüslerle gidilebiliyor. Hisarönü’nden 4,5km uzaklıkta, yaklaşık 7dk sürüyor.
Birgi Köyü
İzmir‘e 110 km uzaklıktaki Ödemiş‘e bağlı bir köy olan Birgi Köyünün 700 yıllık bir tarihi vardır. Yemyeşil dokusuyla tarihi ve kültürel bir hazine gibi. Frigler, Persler, Bergama Krallığı, Bizanslılar, Romalılar, Aydınoğulları ve daha sonrasında ise Osmanlılara bağlı olarak günümüze kadar gelmiş Birgi’ye her medeniyet kendinden izler bırakmış.
Birgi, koruma altına alınan kentsel sit alanlarından biridir. Daracık sokakları ve pek çok medeniyetin kalıntılarıyla doludur. Müthiş dokulu geleneksel eski konakları, medrese, türbe ve camileriyle görmeye değer bir köydür. Köyde Çakırağa ve Sandıkoğlu konakları gezilmesi gereken yerlerin başında geliyor. Birgi Ulu Camii ise 14. yüzyıl ağaç işçiliğinin en iyi örneklerinden biri olarak kabul ediliyor.
İzmir merkeze 110 km uzaklıkta yer alan Ödemiş merkezden yarım saatte bir Birgi’ye minibüsler kalkıyor.
Kaleköy
Antalya’nın Kaş İlçesi sınırları içerisinde yer alan, günümüz adıyla Kaleköy olarak anılan Simena çok şirin küçücük bir köy. Kaleköy’e sadece deniz taşıtlarıyla ulaşabiliyorsunuz. Ya benim gibi tekne turlarını kullanabilirsiniz ya da öncelikle karayoluyla Üçağız Köyü’ne ulaşmalısınız. Kaleköy’de araç seslerinden tamamen uzak, kuş cıvıltıları ve deniz sesinin hakim olduğu muhteşem bir doğa sizleri bekliyor. Küçük patikalar halinde birbirine bağlanan ve butik otellere dönüştürülmüş evler, sahil kenarındaki lokantalar, Kaleköy’e ismini veren kalesi ve mis gibi deniz bizlere Kaleköy‘ü tanımlıyor. Kaleköy nüfusu yaklaşık olarak 100 kişi.
Simena, antik bir Likya kenti. M.Ö 4. yüzyıldan günümüze kadar iskan gören stratejik bir nokta olma özelliğini koruyor. Bugun en sağlam kalıntı ise, günümüze kadar hala sağlamlığını ve canlılığını koruyan Kaleköy Kalesi. Sahilden yukarıya dik, patika bir yoldan kaleye ulaşılabiliyor.
Köyde dolaşırken köy halkının el yapımı ürünlerinden alabilir ve yine ev yapımı Kaleköy dondurmalarından yiyebilirsiniz.
Kale’de mükemmel bir deniz manzarası sizleri bekliyor. Fakat günün en sıcak saatlerinde kesinlikle kaleye çıkmanızı önermiyorum.
Söğüt Köyü
Anlatmaya kıyamadığım bir denizi ve dinginliği olan, gösterişten uzak bu köy Marmaris’in adeta gizli cenneti. Çam ağaçlarının beslediği tertemiz havası, neredeyse her daim cam gibi olan pırıl pırıl denizi, karşınızda bazı Yunan adaları, sakin doğası ve izlemeye değecek gün batımı. Halkı çok misafirperver, işletmelerinin çoğu aile işletmeleri ve size her konuda yardımcı oluyorlar. Denize iskelelerden de, ufak ve büyük plajlardan da girebilirsiniz.
Söğüt, yaz sezonunda o bilindik dolup taşan yerlerden değil, aksine müdavimleri olan şirin ve ufak bir yerdir. Hep böyle değer bilenler tarafından ziyaret edilmesi dileğiyle.
Burada badem ve keçiboynuzu yetiştiriciliği yapılıyor. Bal da yaygın olarak bölgede üretiliyor. Ama asıl olarak ahtapotun her türlüsünü yemek isteyenlerin mutlaka Söğüt‘e uğraması gerekiyor.
Şirince Köyü
İzmir’in Selçuk ilçesinde bir dağ köyü olan Şirince şüphesiz Türkiye’nin en estetik köylerinden biri. Hatta bu köy, hatırlarsanız 2012’de Mayaların kıyamet senaryoları sayesinde iyice meşhur olmuştu.
Köy görsel anlamda çok keyifli, fotoğraf meraklıları için adeta bir cevher.
Selçuk – Şirince arası arabayla 7 kilometre yani 12 dakika,
İzmir Şirince arası 87 kilometre yani 1,5 saat sürüyor. Buraya İzmir’den gelecekler için İzmir garajından ise her 40 dakikada bir Selçuk’a otobüs kalkıyor.
Şirince’yi turistik anlamda öne çıkaran şeylerden biri de şarapları. Meyve şarabı çok meşhur. Burası aslında bir Rum Köyü olduğundan burada zaten bir şarap kültürü varmış. Ama genel anlamda dediğim gibi meyve şarapları meşhur; elma, çilek, şeftali, karadut, kavun… Çoğunun gerçek meyve şarabı olmadığı, aroma katılmış şaraplar olduğu da söyleniyor.
Şirince‘de birçok restoran ve konaklama seçenekleri bulunuyor. Gitmişken Nesin Matematik Köyü‘nü ziyaret etmeyi de atlamamalısınız.
Gölyazı
Bursa‘nın Nilüfer ilçesine bağlı, Uluabat(Apolyont) Gölü ‘nün göz bebeği olan Gölyazı Köyü eşsiz gün batımı manzarası, sıcakkanlı insanları ile Türkiye’nin güzel köylerinden biridir. Kurtuluş savaşı sırasında Rumların yaşam sürmüş oldukları yerlerin başında bulunan Gölyazı Köyü ardından mübadele yolu ile Türklere geçmiştir.
Gölyazı Köyü, Apollon Krallığının merkezi olarak da bilinmektedir. Aynı zamanda köyde her sene bir leylek şenliği de yapılmaktadır. Aslında leylekler köyün simgesi gibidir. Bu köy yılın belli zamanlarında leyleklerin göç zamanı konaklama yeri olmaktadır.
Gölyazı, Ulubat(Apolyont) Gölünün ortasındaki adaya köprü ile bağlıdır. Bölge sit alanına sahiptir. Köy meydanına geldiğiniz de ise çınar ağaçlarını kahvehane ve camileri göreceksiniz.
Doğanbey Köyü
Aydın-Söke’nin küçük, sakin, huzur dolu Doğanbey Köyü, zamanında mübadeleye ev sahipliği yapmış Ege topraklarından biridir. Yerleşim sebebiyle eski ve yeni Doğanbey olarak da ikiye ayrılır. Yenisi daha aşağıda köylülerin oturduğu yerleşim merkezi, gezilecek olan eski ise sadece 1 ailenin yaşadığı eski Doğanbey. Köy sanki zamanın bir yerinde kalmış hissi uyandırıyor insana.
Bu köyde “Mor Fincan Çiçeği” adında bir çiçek var. Dünya üzerinde sadece bu köyde yetişiyor, bu sebeple koparılması yasak. Köydeki “Osmanlı Kıyafetleri Müzesi”’ne gidince duvarda bu çiçeği görebilirmişsiniz.
Köyün ilk ismi Rumca odalar anlamına gelen Domatia imiş. Bir avlu içerisinde kutu kutu odalardan oluşan evlerin mimarisinden bu ismi almış. Köydeki tüm Rum taş evleri koruma altında ve ancak aslına sadık kalmak koşulu ile restore edilebiliyor. Evler orjinal bir mimari harikası. Köyde cafeler, restoranlar, hediyelik eşya dükkanları bulunmuyor. Bu ticareleşme istenmiyor. Rant hayallerinden uzak idealist köylü ve entelektüellerin burayı koruma çabası takdir edilesi.
Kapıkırı Köyü
Muğla-Milas‘ta yer alan Bafa Gölü’nün hemen kenarında yer alan doğal güzellikte bir köydür. Bafa Gölü yaklaşık 2000 yıl önce Ege Denizi’nde bir körfezken önünü kapatan alüviyonlar nedeni ile denizden ayrılıp göl haline gelmiş. Göl kenarı çadır konaklaması için de oldukça idealdir. Bodrum ile arası yaklaşık 40 dakikadır.
Kapıkırı buradaki tek köy değil, birbirinden güzel köyler yanyana sıralanmış şekilde devam ediyor. Gölün üzerinde 4 adet ada bulunuyor. Adaların üzerinde Antik Yunan’dan kalmış olan olan Heraklia Antik Kenti kalıntıları bulunuyor. Bu sayede de en çok ilgiyi çeken bölge haline gelmiş.
Kapıkırı Köyünden küçük kayıklarla bir saatlik bir göl turu yapabilirsiniz. Kayıklar sizi kuşların bolca bulunduğu ve köylülerin Kuş Adası dediği adaya götürüyor.
Güzelcehisar Köyü
Küçük bir köy ve de tertemiz bir koya sahip. Turistik demek çok zor, kalınabilecek bir pansiyon, birkaç tane de kamping var.
Güzelcehisar’ı en ilgi çekici kılan ise, heybetiyle etkileyen kıyıdaki lav sütunları. 80 milyon yılda oluşan lav sütunları dünyada sayılı ülkelerde bulunuyor(Türkiye ve ABD). Güzelcehisar, Bartın’ın diğer turistik beldeleri olan Amasra ve İnkumu gibi yerlerden kendini soyutlamış. Güzelcehisar’a özel araçla, minibüsle veya bisikletle ulaşım sağlayabilirsiniz.
Sığacık Köyü
Sığacık, İzmir’in Seferihisar ilçesine bağlı bir sahil mahallesidir. Türkiye’nin ilk “Cittaslow”, “Yavaş Şehir”, “Sessiz Şehir” unvanına sahip yeridir. Sığacık Cittaslow
İlçe merkezine 7 kilometre uzaklıkta olan Sığacık, denizi, doğası ve tarihi dokusu ile hem gözünüzü hem de ruhunuzu besleyecek küçük bir sahil kasabasıdır.
Gezilecek yerler: Teos Antik Kenti, Sığacık Kalesi, Kaleiçi Sokakları, Sığacık Pazarı
Deniz konusuna gelecek olursak iki tane tertemiz denizi olan plaj bulunmaktadır fakat akvaryum gibi koylara ulaşabilmek için tekne turu mutlaka önerilir.
Germiyan Köyü
Germiyan Köyü İzmir‘in Çeşme ilçesinde yer alır. Slow Food olarak adlandırılan Yavaş Gıda hareketine ilk katılan köy olarak ünlenen köy, her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlar.
Peki nedir bu Yavaş Gıda hareketi? Yavaş Gıda hareketi geleneksel lezzetleri yaşatmayı, katkısız ve doğal gıdalar üretip tüketmeyi amaçlar. Germiyan Köyü sakinleri bu harekete katılmış ve üretimlerini yapmaya başlamışlardır. Germiyan Köyü oldukça sakin ve huzurlu bir atmosfere sahip. Sokakların duvarları ve binaların dışında, birbirinden farklı görseller ile renklendirilmiş güzel resimler bulunmakta. Köy asla bozulmamış, eski köy geleneklerini ve ortamını hala korumakta.
Bir diğer değerli köylerimizden olan lavanta diyarı Kuyucak Köyü için daha önce yazdığım bu ayrıntılı yazımı ziyaret edebilirsiniz.
Dilerim rotalarınıza ve seyahatlerinize keyif katabilmişimdir ve katabilirim.
Sevgi ve sağlıkla kalın #kuşmisalikıvırcık
SEREN AYDIN
1 Yorum
Web siteleri arasında farklı kategoriler nezdinde düzenlenen web ödülleri etkinliğine siz de katılabilirsiniz. Bu sayede toplist üzerinde web sitenizle ilgili organik tanıtımlar yoluyla web sayfanıza ziyaretçi sağlarsınız ayrıca promosyon değerlendirmeleriyle ve çeşitli sosyal etkinliklerle marka değerinizi oluşturarak blogların etkinliğini kazandığı mecralarda yerinizi sağlamlaştırırsınız. Şimdi blogunuzla başvurmak isterseniz detayları inceleyebileceğiniz linke göz atabilirsiniz.
Mail: iletisim@webodulleri.tk
Web: http://www.webodulleri.tk