Özgürlük Timsali Yılkı Atları
Merhaba gezi dostları. Bundan sonra yazılarımla Resontheway sitesinde sizlerle buluşacağız. İlk yazımıza da Erciyes’in hırçın çocukları diye adlandırılan 500’e yakın attan oluşan Yılkı Atları ile başlıyoruz.
Son dönem fotoğraf merakının artması ve özel foto safarilerinin düzenlenmesi ile yıldızı hızla parlayan Yılkı Atları fotoğrafçıların yeni gözdesi olmakta. Özgürce dörtnala koşan atları fotoğraflamak için hem yurt dışı hem de Türkiye’deki profesyonel fotoğrafçıların ve ünlü bloggerların da bölgeye gelmeleri ile medyada geniş yer bulan Yılkı Atları ziyaretçi sayısını da gün geçtikçe arttırıyor.
Peki Erciyes’in eteklerinde ki Hörmetçi Köyü’nde yaşayan Yılkı Atları topluluğu nereden geldi, nasıl yaşıyor ve medyatik olarak anlatıldığı gibi gerçekten vahşi, yabani atlar mıdır?
Kar üstünde özgürce, dörtnala koşan Yılkı Atları
Verdikleri görüntüler ile özgürlüğün timsali diye anılan Yılkı Atları’nı gelin yakından inceleyelim.
Öncelikle belirtmek gerekir ki Yılkı Atları’na yabani yada vahşi demek balon bir popülarite yaratmaktan öteye gidemiyor maalesef. Çünkü Yılkı Atları, Hörmetçi Köyü’nde Ali Dayı olarak tanınan at tüccarının çiftliğinde yarı yabani olarak kalabalık bir sürü şeklinde bir arada yaşamakta.
Yılkı Tabiri;
Köy halkının yazın kullandığı atların kışın bakımının zor olması ve bu yüzden de yeminden tasarruf etmek adına atların doğaya salınmasına ve baharda da tekrar yakalanmasına deniyor. Bu da köy halkı tarafından ‘’Yılkıya bırakma‘’ olarak adlandırılıyor.
Ali Dayı, dededen beri atlarla iç içe olan ve at satışından geçimini sağlayan bir at tüccarı.Yaklaşık 400-500 atı bulunmakta ve bunların içinde hiç insan eli değmemiş atlarda mevcut. Atlar doğaya bırakıldığında öbek öbek otluyor ve sonrasında Ali Dayının ekibi tarafından toplanıyor.
Peki, yabani ya da vahşi atlar nerede?
Vahşi atlar olarak tabir edilen atlar da yine doğaya bırakılan Yılkı Atları‘nın zamanla eşleşmesiyle çoğalmış atlar.
Geçtiğimiz yüzyılda makineleşmenin hızla yaygınlaşması sonucu atlara ihtiyacın azalması ile artık işe yaramaz ya da yaşlı görünen atların doğaya terk edilmesi ve sahiplenilmemesi; zamanla bu atların çiftleşerek çoğalmasına ve özgür bir at topluluğu oluşturmasına yol açmış. Sayıları yüz ile yüz elliyi bulan bu yabani ve özgür YILKI ATI sürüsü son dönem Fotoğrafçı Nuri Çorbacıoğlu ve ekibi tarafından özel olarak aranmış olmasına rağmen maalesef hiçbir yerde izine rastlanmamış. (Burada insanın burnuna bir sucuk kokusu gelmekte 🙁 )
İşte o yüzdendir ki Ali Dayı elinde kalan 400-500 ata gözü gibi bakmakta yemlerini bakımlarını ihmal etmemekte ve olabilecek hırsızlık olaylarına karşıda önlemini almakta.
Yılkı Atları‘nın özelliği Rahvan Atı olmalarından kaynaklıdır ve bu atlar yaklaşık 100 km yol yapabilen atlardır. Bir tabire göre üzerinde Türk kahvesinin köpüğü bile dökülmeden yol alınabileceği bile denmektedir 🙂
Ali Dayı bu atları hem fotoğrafçılar için model olarak kullanırken hem de ziyaretçilerine müthiş bir görsel şölen sunmakta. Tabi en büyük gelir kaynağı atların özel yerlere satılmasından geliyor.
Çekim için bir araya toplanan atlar komutların verilmesi ile biranda tozu dumana katarak etrafa bırakılıyor. Gözünüzü kapatıp tekrar açtığınızda üzerinize doğru koşan 300 atı görünce kalp atışlarınızın hızlanması işten bile değil:)
Gelelim yılkı atlarını nasıl ziyaret edebileceğimize;
Yılkı Atları için yöresel köy kahvaltıları eşliğinde özel turlar düzenlenmekte. Ama Kapadokya – Ürgüp gezileri için gelen yerli ve yabancı turistlerde 1 saat mesafedeki bu köye araçları ile gelip atları fotoğraflamaktadırlar.
Şahsi olarak gitmek isteyenler ise Kayseri’ye geldiklerinde buradan Hörmetçi Köyü’ne giden ufak minibüsler ile Ali Dayı’nın çiftliğine ulaşabilir. Tabi önceden randevu almış olmanız ve bir grup oluşturmanız gerekiyor. Kişisel olarak da gösteri düzenlenebilir ancak bunların maliyeti biraz yükseğe mal olmakta. Grup olarak gittiğiniz takdirde ufak ücretler karşılığı daha önce hiç görmediğiniz müthiş bir görsel show izleyip fotoğraflama imkânı bulabilirsiniz.
Erciyes’in hırçın çocukları YILKI ATLARI’nı birde buradan izleyin
Yolunuz kayseri civarına düştüğünde, hem Kayseri’nin enfes lezzetlerini, hem de Erciyes’in eteklerinde Sultan Sazlığı civarında yaşayan bu yarı vahşi, özgür Yılkı Atları‘ını görmeyi sakın ihmal etmeyin.
At Türkün kanadıdır atasözü ve Nazım‘ın dizeleri ile veda ederken bir sonraki yazımızda görüşmek üzere , hoşçakalın 🙂
Atlılar atlılar kızıl atlılar
Atları rüzgar kanatlılar !
Atları rüzgar kanat …
Atları rüzgar…
Atları…
At…
Rüzgar kanatlı atlılar gibi geçti hayat !!
Nazım Hikmet Ran
Not: Fotoğraflar ve YILKI ATLARI sohbeti için Nuri Çorbacıoğluna ayrıca teşekkürler …
8 yorum
Çok beğendim, elinize emeğinize sağlık
Yeni yazılarınızı heyecanla bekliyorum
teşekkür ederimmmm, en kısa zamanda yeni yazılar gelecek, beni bekleyiiiiiinnn:)))
Çok güzel anlatmışsınız .Gitmiş gibi olduk inşallah bir hafta sonu yolumuz oralara düşerde uğrarız
teşekkür ederim:)
Çok güzel bir yazı olmuş emeğinize sağlık. Resimler muhteşem? hemen gidip göresim var.
çok teşekkür ederim , bencede hemen gelin, hatta çıkın çıkın gelin:)))
Gercekten sahane bir yazi paylasmissiniz devaminin gelmesini merakla bekliyorum. Profesyonel cekilmis fotograflar ayrica ilgimi cekti.Bu işte cok iyi yerlere geleceginiz aşikâr?
Çok teşekkür ederim 🙂