Su Tasarrufu – Geleceğin Suyuna Sahip Çıkma Rehberi
t arih 2 Ocak 2021. Büyükşehirlerin baraj doluluk oranlarına bakıyorum. İstanbul %21,83. Ankara %21,79. İzmir %37,74. Bursa %18,39. Biliyorum ki benim yaş grubum, en sıcak yılbaşını geçirdi ülkemizde. Karlar altında kalan şehirlerde uyanmak isterken, güneşle gözümüzü açtık İstanbul’da. 2020’nin son ayları neredeyse hiç yağış göremedik. Bu durum değişmezse barajlardaki doluluk oranı azalacak ve beklenilen hidrolojik kuraklığın gelmesiyle sonuçlanacak.
Biz istiyoruz ki, gezelim tozalım, dünyanın tadını çıkaralım. Bunu vicdanen daha rahat bir şekilde nasıl yapabiliriz? Ve evde kaldığımız bugünlerde nasıl su tasarrufu yapabiliriz, nasıl doğaya yardım edebiliriz? Bireysel olarak yaptığımız her bir şey fark ediyor. Biz aksini düşünüp tüketirken rahatlatsak da vicdanımızı, aslında aldığınız her önlem belki de büyük bir güç kazandıracak dünyaya.
Şimdi gelin gezmelere doyamadığımız güzel dünyamıza yapabileceğimiz birkaç basit önlemden bahsedelim.
İlk yapılması gereken belki de bilinçlenmek ve bilinçlendirmektir. Siz öğrendikten sonra neden bilginizi paylaşmayasınız ki. Biliyorum dünyanın en depresif konusu ve sizi tam bir buzzkiller yapabilir. Ama sonuçta belki de dünyanın sadede bir anını bile kurtarmış olursanız, siz bir kahramansınız.
Peki neler bilmemiz gerekiyor?
- Dünya nüfusunun artmasına bağlı olarak su talebi artıyor. 1950’lerde su kıtlığı çekebilme sayısı 12 iken, 2010’larda 43’e yükselmiştir bu rakam.
- Dünyadaki suyun yalnızca %1 içilebilir sudur.
- Atıksuların işlem görmeden doğaya salınması, mevcut kaynaklarında kirlenmesine yol açmaktadır.
- Bir hamburgerin su ayak izi 2400 litredir!
- Bir fincan kahvenin su ayak izi 130 litredir!
- Bir pamuklu tişört için harcanan su 2720, bir jean pantolon içinse 10850 litredir!!
- Küresel sera gazı emisyonlarının %8’i giyim endüstrisinden kaynaklıdır.
Sanırım topladığım bu kısa kısa bilgiler bile size ne yapmanız ve ne yapmamanız gerektiği konusunda ufak bir fikir vermiştir.
Neler Yapalım?
- Musluğu kapatın: En basit yöntem. 20 saniyede 2litre su harcandığını biliyor musunuz?
- Hergün duş almayın: Aldığınız duş vaktini minimize etmenin zamanı geldi.
- Bulaşık makinesinin tam yükle dolu olduğundan emin olun ve artık bulaşık makinesine koymadan önyıkama yapmayın. Çünkü aşırı gereksiz ve inanılmaz gereksiz.
- Çamaşır makinenizi en kısa devirlerde ve düşük derecelerde yıkayın. Mümkünse kıyafetlerinizi daha az yıkayın..
- Kullandığınız suların bir miktarı dönüştürülebilir sudur. Meyve sebze yıkadığınız suları çiçeklerinizi sulamakta kullanabilirsiniz. Sebzelerinizi haşlamak yerine buharda pişirebilirsiniz. Hatta pilav ya da makarna yaparken buharından yararlanabilirsiniz. Yaptım oldu!
- Yiyecek artıklarını kompost haline getirip topraklara gömerseniz, bitkilerin ihtiyacı olan birçok minerali almasını sağlamış olursunuz.
- Hayvansal ürünlerden mümkün olduğunca uzak durun. Leziz bir hamburgerin tadına varmayı çoğumuz seviyoruzdur. Ama su ayak izlerine baktığımızda vicdanımız sızlamıyor mu gerçekten?
- Moda sosyal yaşantımız için günümüzde daha da önemli bir yer tutuyor, bunu kabul edelim. Her gün daha çok sosyal medyanın etkisiyle bizi daha güzel, daha görünür kılabilecek ürünlerin cazibesine kapılıyoruz. Giyim ve kozmetik sektörü bizi büyülüyor. Ama bilinçli tüketiciler olarak, fast fashionürünlerden uzak durmalı, mümkünse 2. el ya da recycle ve upcycle ürünleri tercih etmeliyiz.
- Tüm bu maddelerden sanırım şu sonucu rahatlıkla çıkarabiliriz. Tüketim canavarı olmayın!!
Peki biz geziciler ne yapabiliriz?
- Yanınızda plastik şişe taşımayın. Tekrar kullanabileceğiniz mataranız olsun.
- Karton bardakta kahve yerine kendi termosunuzu getirin. Son 10 yılda kahve tüketiminin artması, heryerden gördüğümüz karton kahve bardaklarının artmasına neden oldu. Peki buna gerek var mıydı?
- Tekrar kullanabileceğiniz yemek kaplarını unutmayın. Seyahatinizde sizi doyuracak yemekleri yanınızda taşımanız, sizi birçok dertten kurtarır aslında. Ekonomisi bizden daha iyi olan ülkelerde, yemeğinizi yanınızda taşımanız her zaman daha ekonomiktir.
- Daha yeşil ulaşım araçlarını tercih edin. Karbon ayak izinizi azaltın. Bisiklet ve toplu taşıma her zaman daha iyidir.
- Evden ayrılıyorsanız, evin ısısını en düşükte tutun. Isınan bir evin, siz yokken ısınmasının hiç bir anlamı yoktur. Bütün elektrik tüketen ev aletlerinizi fişten çekin. Işıklarınızı kapatın.
Gerçek bir problemden bahsettiğimiz bu bölümde, umarım bir nebze de olsa sizi bilinçlendirmekte katkımız olmuştur. Umarım bilinçlendiğimiz kadar, kendimizde bu basit önlemleri yürürlüğe koyacak kadar cesaret bulabiliriz. Alışkanlıklarımızı değiştirmek 21 gün sürer. Ben inanıyorum ki, bir kişi bile 21 gününü geleceği düşünerek geçirse, kendi maddi kârı dünyanın mirası olacaktır. Hepimize yeşil bir yıl, yeşil bir gelecek diliyorum.
İsterseniz global bir site olan https://www.worldwatercouncil.org/en dan konu ile ilgili diğer başlıklara da göz atabilirsiniz.
PSİKOLOJİK SAĞLAMLIK İÇİN MUTLAKA OKUMANIZ GEREKEN 5 KİTAP
Mutlu yıllar!