Efes-Şirince-Seferihisar – İzmir Çevresi Gezilecek Yerler
İzmir, büyük şehirlere inat huzurun olduğu bir şehir. Burada hiçbir şey aceleye gelmez. Türkiye’nin üçüncü büyük ili. Görülecek yerler arasında Antik dönemden kalmış sayısız eserler mevcut. Türkiye’nin birbirinden güzel kasabaları ve sahil şeritleri, plajları, nefis koyları ve mükemmel lezzetleri burada bulunur. Merkezden biraz uzak ancak mutluluğa fazlasıyla yakın köyleri ve İzmir Çevresi Gezilecek Yerler
İzmir’e Nasıl Gidilir?
İstanbul’dan isterseniz kara yolu ile şehirler arası otobüs ile 10 saatte, isterseniz hava yoluyla 40-45 dakikada İzmir’e ulaşabilirsiniz.. Yıl boyunca bir fiil çalışıp tatili hak ettiğimi düşünüyorum. Benim tatil anlayışım da biraz deniz, güneş ve tarihi yerler. Sizlere gitmiş olduğum Selçuk, Efes, Meryem Ana Evi, Şirince, Seferihisar, Sığacık’dan bahsedeceğim.
Bulunduğum kasaba Ürkmezden Selçuk’a gitmek için minibüse bindik. Yaklaşık 60 dakika sürüyor. Selçuk sapağında inip yürüme mesafesinde Efes (Ephesos) vardık. Sizlere tavsiyem ilkbahar ya da sonbaharda gitmelisiniz. Yanınız da bol su ve şapka bulundurun.
İzmir Çevresi Gezilecek Yerler
EFES (EPHESOS) ANTİK KENT
Büyük İskender’in Generalinin kurduğu Efes, Helenistik dönemden Roma dönemine ve Roma döneminden Hristiyanlığın doğuşuna mimarlık ve dinsel tarih temsillerine ev sahipliği yapmış bir yer.
Efes Antik Kenti’nin mermer sokaklarında dolaşırken net görebiliyorsunuz. Görkemli şehir kapılar, anıtsal yapılar, hamam, evlere su sağlayan çeşmeler, siyasi ve dini tören meydanları, kutsal alanlar, üst sınıf kişilerine ait evler büyük ölçüde korunmuş ve günümüzde gezilebiliyor. Hristiyanlık tarihinde önemli bir yer tutan Meryem Kilisesi, Hristiyanlık dininin ana hatlarının belirlendiği 431 yılı Konsül Toplantısının yapılması yer olması ile ünlü Celsus Kütüphanesi ve Hadrionus Çeşmesi antik kentin önemli yerlerinden.
Efes Antik Kenti rehber ile birlikte gezmenizi öneririm. Gişelerde ki görevlilerden rehber isterseniz size hemen yardımcı oluyorlar. Giriş ücreti 40 TL.
Müze Kartı geçiyor. İçeride işletilen bir büfe var fiyatlar uçuk ama müze kartına indirim yapıyorlar bilginize.
MERYEM ANA EVİ
Bülbül dağı üzerinde Efes Antik Kenti yakınlarındaki Meryem Ana Evi, tarihi kültürel ve arkeolojik dokusuyla hem Hristiyanların hem de Müslümanların en çok rağbet gösterdiği kutsal bir yer. Papa IV. Paul tarafından Hristiyan dünyası için resmi bir hac merkezi olarak ilan edilen Meryem Ana Evi’ni her yıl on binlerce Katolik Hristiyan hacı olmak amacıyla ziyaret ediyorlar.
Hz. Meryem’in, Hz. İsa’nın annesi olarak kabul ve ilan edildiği bu evde St. John ile birlikte yaşamının son yıllarını geçirdiğine de inanılıyor.
Efsaneye göre Hristiyan dünyasında 15 Ağustos tarihinde Hz.Meryem’in göğe yükseldiğine inanılıyor ve Meryem Ana Evi’nin bahçesinde geleneksel olarak bu tarihte her yıl ayin düzenleniyor. Hristiyanlar burada mum yakıp, para, aşk ve mutluluğu simgeleyen üç çeşmeden ayrı ayrı su içerek hacı oluyorlar.
SELÇUK’UN GÖZDESİ AYASULUK KALESİ
İzmir’in tarihi ilçesi Selçuk’a hakim bir tepe üzerinde yer alan Selçuk Kalesi, Ayasuluk olarak da biliniyor. Kale tarihinin eski dönemlerine doğru gidersek eğer MÖ.1000’li yıllarda Efes Antik Kenti’nin ilk yerleşim yerlerinden biri olduğu anlaşılmış. Lidya Kralı’nın kenti almasıyla Artemis Tapınağı çevresinde düzlük bir alana taşınmış bir kent. Selçuk Kalesi, moloz taş, devşirme malzeme ve tuğla kullanılarak inşa edilen bir yapı ve 15 kule ile güçlendirilmiş. Doğu ve Batı yönünde iki ana girişi bulunan Ayasuluk Kalesi içinde bulunan yapılar depremler ve savaşlar yüzünden yıkılmış. Yapılan yenileme sonucu günümüzde eski halini almış. Kale Türklerin eline geçtiğinde Ayasuluk ismini almış.
Kent Aydınoğulları Beyliği döneminde bir süre başkentlik yapmış. Kalenin üst noktasında yer alan sarnıç Bizans döneminde bir bazilikanın doğu bölümüymüş. Yağmur suları ile beslenen sarnıç, çevresindeki hamamın ve çeşmenin su ihtiyacını karşılıyormuş.
Aziz Yuhanna’nın 90 yaşındayken İncil’ini burada yazdığı inancının yaygın olduğu kale içinde bulunan caminin yanındaki evlerin temelleri kazılar sonucu ortaya çıkarılmış. Birbirlerine bitişik olarak inşa edilen ve alt katları ahır olarak kullanılan evlerin üst katı yaşam alanı olarak kullanılıyormuş.
Selçuk Kalesi’ne ulaşmak için öncelikle İzmir’den Selçuk’a gelmelisiniz. Kale St. John Kilisesi’nin içinden geçerek 150 metre yürüme mesafesinde bulunuyor.
İSA BEY CAMİİ
İsa Bey Camii, Anadolu Beylikleri dönemine ait en eski ve gösterişli eserlerden biri. Selçuk Efes’in ilk kurulduğu, Yunan, Roma, Bizans ve Türk dönemlerinde kesintisiz yaşamın sürdüğü Ayasuluk Tepesi’nde yer alıyor. Anadolu Beyliklerinden Aydınoğulları, idare merkezi olan Ayasuluk’ta 103 yıl hüküm sürmüşler. 1375’te Aydınoğlu İsabey tarafından Mimar Şamlıoğlu Ali’ye yaptırılmış.
Efes Antik Kenti ve Ayasuluk Tepesi ile birlikte UNESCO listesinde yer alıyor. Antik dünyanın 7 harikasından biri olan Artemis Tapınağı ile İncil yazarlarından Aziz Yuhanna’nın mezarının olduğu St. Jean Bazilikası’nın arasında kalıyor.
EGE’NİN NAZLI KÖYÜ ŞİRİNCE
Şirince, İzmir’e 85km Selçuk’a 8 km uzakta yer alan şirin bir Rum köyü.1923 yılındaki Türkiye–Yunanistan mübadelesi nedeniyle Türkler taşınmış. Rumca’da Kirkice, Kirkince olan köyün adı,sonrada Çirkince olarak telaffuz edilmiş.1930 yılında İzmir Valisi’nin önerisiyle 160 haneli bu küçük köy Şirince şeklinde söylenmeye başlamış. Köy evlerinin tümü 2 katlı. Araç girmeyen dar, labirent gibi uzayan taş döşemeli sokaklarında kaybolmak mükemmeldi. Mutlaka sizler de kaybolmalısınız. Mutlaka köylü teyzelerden otlu gözleme yiyin. Ev yapımı tarhana, dağ kekiklerinden alın, meyveli şarapları deneyin.
Köyde 2 kilise bulunuyor. Bunlar; St. Jean Baptist ve St.Demetrius Kiliseleri.
Şirince St. Jean(John) Baptist Kilisesi
St. Jean Kilisesi, 15. yüzyıldan kalma bir kilise. Hz. İsa’nın çarmıha gerilme dönemlerinde, İsa, annesi Meryem Ana’yı, en yakın arkadaşı ve havarisi olan St. John emanet etmiş birlikte Kudüs’ten Efes civarına gelerek yerleşmişlerdir. Kilisenin çevresinde ise şarap mahzeni yer alıyor. İçine girip gezebileceğiniz mahzende şarapların tadına da bakabiliyorsunuz satın da alabiliyorsunuz.
Şirince St.Demetrius Kilisesi
Şirince Köyü‘nün girişinde bulunan kilise XIX. yüzyılda Rumlar tarafından yaptırılmıştır. Yunanistan’dan gelen göçmenler tarafından bu kilisenin cami olarak kullanıldığı, çarpık bir mihrap ile anlaşılmakta. Freskler günümüze kadar gelebilmiş.
Şirince Köyü’nde Şirin Kahvaltı
Sabah erken saatlerde köye geldiyseniz, Şirince manzaralı restoranların birinde köy manzaralı kahvaltı yapabilirsiniz. Reçel, pişi, sigara böreği ve sınırsız çay ile serpme kahvaltı yapabiliyorsunuz. Kahvaltı fiyatları 30 ile 35 TL arasında.
Şirince Köyü Meyveli Şarapları
Rumların şarap geleneği köyde meyveli şarapla sürdürülüyor. Köyün dört bir yanında meyveli şarap yapan yerler var. Meyve aromalı şarapların alkol oranı düşük olduğundan gerçek şarap beklentisine girmeyin.
Kumda Kahve İçin
Sıcak kumda yavaş yavaş pişen Türk Kahvesi, şirince ile özdeşleşen lezzetler arasında.
Mürver Şerbeti
Dere kenarında yetişen mürverin özünden yapılan mürver şurubu serinletici hoş bir karşılama içeceği.
Şirince’de Konaklama
Şirince butik otelleri ve pansiyonları ile keyifli mola verebileceğiniz bir durak. Güllü Konakları, Nişanyan Hotel ve ilginizi çekecek hikâyesi ile Sihirbazın Evi’ni not edebilirsiniz.
SEFERİHİSAR-SIĞACIK GEZİLECEK YERLER
Türkiye’nin ilk Citta Slow’u yani ‘Sakin Şehir’ Seferihisar’ın 2009 yılında alınmış bu unvan şehirleşme ve küreselleşme karşısında, mimarisi, kültürü, bozulmadan bugüne gelen, nüfusu 50 binin altındaki yerleşkelere İtalya’daki bir komite tarafından verilmiş ve sıkı bir şekilde denetlenmektedir.
Seferihisar’da gezilecek yerler Teos Antik Kenti, Sığacık Kalesi ve Marinası, Sığacık Pazarı mutlaka gezilmesi gereken yerler.
Türkiye’nin diğer sakin şehirleri için Citta Slow Türkiye yazımıza göz atmayı unutmayın..
SIĞACIK
Surların içine saklanmış Arnavut kaldırımlı avlulu, cumbalı, tahta panjurlu konaklarla dolu mükemmel korunmuş mimarisi ile gözlere ve ruha hitap eden bir sahil kasabası.
Sığacık Kalesi
Limanın hemen yakınında bulunan Sığacık Kalesi’nin Selçuklular döneminde yapıldığı tahmin ediliyor. Depremler yüzünden hasara uğramış ve daha sonra birçok kez tamir görmüş. Kalenin tarihteki önemli yeri, Osmanlı döneminde Kaptan-ı Derya Piri Reis’in önerisiyle Rodos Seferine hazırlanan Kanuni Sultan Süleyman emri üzerine donanma komutanı Parlak Mustafa Paşa tarafından 1521-1522 yılları arasında Teos Antik Kenti harabelerinden taşınan taşlarla yeniden inşa edilip deniz üssü olacak şekilde kullanılmıştır. Kalenin 3 kapısı var.
Sığacık Pazarı
Sığacık’ta Pazar günleri kale içinde kurulan üretici pazarı. Bu pazarda yiyecek, içecek, kullanılacak eşya, incik boncuk mevcut. En çok ev hanımlarını görebilirsiniz. Hiçbir pazarda göremeyeceğiniz kadar birçok yiyecek tezgahı bulunmakta.
Sığacık’ta Nerede Kalınır
Kale içindeki tarihi evlerden bazıları pansiyon olarak işletildiğinden orada konaklama imkânınız olabiliyor. Villa Teos Konuk Evi, Ion Slow City Hotel, Mavi Zeytin Butik Otel kalabileceğiniz oteller arasında.
Bilmediğin bir yere gitmek, bilmediğin bir yönünü keşfetmektir. İzmir’in şirin köylerini,ve şehirlerini sizlerle gezmeye devam edeceğim..