Bugün Rusya’nın en güzel şehri olan St. Petersburg Gezi Yazısı ile sizi bambaşka bir yolculuğa çıkaracağız. Bazı şehirler vardır hani, seyahatinizin üzerinden uzun bir zaman geçse bile aklınızdan çıkaramazsınız ve yeniden gitmek istersiniz. St. Petersburg da işte onlardan birisi. Kimine göre kanalları, kimine göre Dostoyevski ile bütünleşen edebiyat kimine göre de beyaz geceleri ile ünlü bir şehri. Her ziyaret edeni sonuna kadar tatmin eden bu güzel şehir için güzel bir haberimiz var. SunExpress 1 Eylül itibarıyla İzmir’den Rusya’nın ünlü şehri St. Petersburg’a direkt karşılıklı seferlerine yeniden başladı.
200 yıla yakın Çarlık Rusya’sına başkentlik yapmış olan St. Petersburg, 1703 yılında Rus Çarı Petro tarafından kurulmuş. Baltık Denizi kıyısında ve Neva Reva nehri üzerindeki 42 ada üzerinde kurulmasından dolayı burası Venedik gibi kanallar şehri. Ayrıca Rusya’nın 2. ve Avrupa’nın da en büyük 4. şehri. Bu yüzden şehirde görülmesi gereken yerler oldukça geniş bir alana yayılmış durumda. Şimdi bu muhteşem şehirde görmeniz gereken yerlere biraz daha yakından bakalım.
Kendinizi Dostoyevski’nin Romanlarında Hissedeceksiniz
Başta bahsettiğim gibi St. Petersburg, Dostoyevski ile de özdeşleşen bir şehir. Kendisi uzun yıllar bu şehirde yaşadı ve pek çok romanının konusu bu şehrin sokaklarında geçiyor. Dostoyevski’nin dışında Puşkin, Vladimir Nabakov, Anna Ahmadova gibi pek çok yazarın müzeye dönüştürülen evlerinin yanı sıra dünyanın en büyük müzelerinden biri ve aynı zamanda kışlık saray olan Hermitage Müzesi sanat ve edebiyat severleri sonuna kadar tatmin edecek mekanlar. Hermitage Museum
Avrupa’nın En iyi Tiyatrosu: Mariinsky
Bunların dışında yine en ünlü opera binalarından ve Neoklasik mimarinin en güzel örneklerinden biri olan Mariinsky Tiyatrosu da Avrupa’nın en iyi tiyatrosu olarak kabul ediliyor.
St. Petersburg Sarayları – St. Petersburg Gezi Yazısı
St. Petersburg uzun yıllar Çarlık Rusya’sının başkentliğini yapmış olmasından dolayı pek çok saray ve yönetim binasına da ev sahipliği yapıyor. Bunlardan biri de Moika Sarayı olarak da bilinen Yusupov Sarayı. Bu saray aynı zamanda Rasputin Müzesi’ne de ev sahipliği yapıyor. Müzenin dışında saray içinde bulunan kilise ve saray tiyatrosu da görülmesi gereken kısımlardan.
Gösterişli ve Büyüleyici Saraylar – St. Petersburg Gezi Yazısı
Rus donanmasının gücünü dünyaya göstermek amacıyla da inşa edilen devasa Amirallik Binası, Rusya’yı yabancılardan korumak için inşa edilen Petro ve Pavel Kalesi, şehrin bir diğer önemli sarayı olan ve harika bir bahçe ile çevrelenen Tsarskoye Selo, şehir merkezine 30 km uzaklıkta bulunan 173 çeşme ve havuza ev sahipliği yapan Peterhof Sarayı bu görkemli şehirde görmeniz gereken yapıların başında geliyor.
St. Petersburg Kiliseleri
Neden bu kadar iddialı bir giriş yaptığımı bu şehri ziyaret ettiğinizde çok iyi anlayacaksanız. Her biri birbirinden gösterişli, mimari açıdan büyüleyici olan St. Petersburg kiliseleri gerçekten büyüleyici mekanlar.
Daha Önce Gördüğünüz Kiliseleri Unutun!
Rus İmparatorluğu’nun deniz katedralleri arasında en son ve en büyük olarak inşa edilen Aziz Nicholas Deniz Katedrali, manastır olarak hizmet veren ve İtalyan Mimar Francesco Bartolomeo Rastrelli tarafından inşa edilen Smolny Katedrali, şehrin en gösterişli dini yapısı ve en çok ziyaret edilen yerlerden biri olan Voskresenia Khristova Kilisesi büyüleyici yerler.
Ayrıca, Vatikan’daki Aziz Petrus Bazilikası’ndan esinlenerek inşa edilen ve Napolyon karşı verilen savaşı Rusların kazanmasından dolayı zafer anıtı olarak kullanılan Kazan Katedrali ve 14 bin kişilik kapasitesi ile dünyanın 4. büyük katedrali olma özelliği taşıyan St. Isaac Katedrali bu şehirdeki onlarca önemli dini yapı arasında mutlaka görmeniz gerekenlerden.
Gösterişli Yapıların Uzandığı Kanallar
Kanallar şehri olarak da anılan St. Petersburg’da yapılması gereken en güzel aktivitelerden biri de tekne turu. Farklı konseptlerde ve sürelerde düzenlenen bu tekne turlarına şehrin birçok noktasından katılabilirsiniz. Bu yazıda bahsettiklerimizin yanı sıra en az onlar kadar önemli ve görülmesi gereken onlarca yapıyı da yine bu turlar sayesinde görebilirsiniz. Özellikle karanlık çöktüğünde yapıların aydınlatmaları sayesinde şehir görsel bir şölene dönüşüyor.
Sokaklarda da Sanata Doyacaksınız
Onlarca kilometrekare alana yayılmış olan St. Petersburg sokaklarında da onlarca ikonik heykel ve anıt sizleri bekliyor olacak. Adını Puşkin’in ünlü “Bakır Atlı” şiirinden alan ve yapımı 12 yıl süren Büyük Peter’in Atlı Heykeli görülmesi gereken heykellerden. Bunun dışında Rusya’nın tarihine ışık tutan ve dört büyük nehrini temsil eden Rostral Sütunları da bir diğer önemli mekanlardan.
24 Saat Canlı Bir Şehir – St. Petersburg Gezi Yazısı
Bunların dışında turistik ve tarihi mekanlarla çevrelenen ve 7/24 hayatın aktığı meydanlar ve caddelerde de oldukça önemli mekanlar. Özellikle Hermitage Müzesi’ne ev sahipliği yapan ve 47m yüksekliğindeki Alexander Sütunu’nun da bulunduğu Saray Meydanı ve şehrin en ünlü caddesi olan 4,5 km uzunluğundaki Nevski Bulvarı öne çıkan alanlardan. Özellikle Nevski Bulvarı boyunca onlarca kafe, bar, restoran, müze, kütüphane ve diğer tarihi ve turistik mekanlara da ev sahipliği yapıyor.
St. Petersburg’u bir yazıda anlatmak inanın çok zor. Sanata, edebiyata, mimariye doyabileceğiniz ve gezilecek mekanlar açısından dünyanın en zengin şehirlerinden biri. Özellikle beyaz gecelerin olduğu yaz ve kısmen bahar aylarında gün ışığı süresi de uzun olacağı için en az 3 günde bu şehri rahatlıkla gezebilirsiniz.
Dünya kategorimizin altında bir çok farklı ülkeden ve şehirden yazılara ulaşabilirsiniz. Dünya
İyi Seyahatler