Longoz Mantarları | İğneada’da Karşınıza Çıkabilecek Mantar Türleri
İğneada, Kırklareli’nin Demirköy ilçesine bağlı, Trakya’nın Karadeniz sahilinde bir belde Adı ise bölgeyi Osmanlı topraklarına katan İne Bey’den geliyor. Zamanla “İğne” oluyor. Bugüne kadar gitmediyseniz hemen rotanızı çizin ve yeşilin her tonuyla dans etmeye, doğayı ciğerlerinize çekmeye hazır olun. Gitmeden önce de İğneada Gezi Rehberi | Hafta Sonu Doğa Rotaları yazımıza bi bakıverin. Ben bu yazımda Longoz Mantarları | İğneada’da Karşınıza Çıkabilecek Mantar Türleri başlığı altında size bir takım doğa mucizeleri göstereceğim. Birbirinden renkli, ilginç, farklı çekici ve az biraz öldürücü:)
Mantar Nedir?
İğneada – Longoz Mantarları
Başlamadan uyarayım, bulunduğunuz bölgeyi tanımıyorsanız bulduğunuz her mantarı yemeyiniz efenim. Birazdan göreceksiniz, envai çeşit mantar var. Kimisi yenilebilir, kimisi zehirli, kimisi zehirli olmadığı halde sağlığa zararlı… Bu arada mantar zehirlenmelerinin tedavisi mümkün değil. Karaciğer yetmezliğine sebep olduğu için ciddi tehlikeli. O yüzden like edip geçelim. Hazırsanız başlıyoruz.
Russula Silvicola (Acı Kusturan Mantar)
Bu kırmızı şapkalı tatlış mantar görünümünün aksine tadı çok acı ve yenildiği zaman kusturan hafif zehirli bir mantar türüdür. Açık kırmızı ve pembe renkli de olabilir ki benim karşıma çıkan açık kırmızıydı. Öldürmez, süründürür 🙂
Russula Virescens (Küflü Mantar)
Görseldeki gibi yüzeyi koyu yeşil, köşeli yamalar ile kaplı bir tür Russula Virescens. ayrıca kendine özel soluk yeşil şapkası ile tanınır. Russula aslında kelime anlamı olarak kırmızı veya kırmızımsı demek. Sıfat olan ”virescens” ise ”yeşil olmak” anlamına geliyor. Bu tür yenilebilen bir mantar türü ancak yüzüklü verisyonlarından uzak durulmalı.
Fomes Fomentarius (Kav Mantarı)
Bu mantarı yerlerde veya ağaçların üzerinde sıklıkla görebilirsiniz ve zannediyorum en işlevsel mantarlardan biri. At toynağına benzeyen etli kısmı kav yapımında kullanılıyor. Elyaflarından eldiven, şapka gibi eşyalar yapılabiliyor. Cerrahlarca kan dindirmede, dişçilerce dişleri kurutmada, balıkçılarca yem olarak kullanılan yapma böcekleri kurutmada kullanılıyor. Ayrıca bu mantarın içini minik minik ufalarsanız üerine bir kıvılcım düştüğü anda kor oluyor ve doğada ateş yakmanızı sağlıyor.
Daha ne yapsın bu Fomes Fomentarius size? 🙂
Porçini (Fındık Huş Mantarı)
Belotaceae ailesine ait bir mantar olarak ön plana çıkan porçini mantarı, özellikle şapka kısmındaki çörek benzeri görüntüsüyle dikkat çekiyor. Şapka kısmı koyu renkli olması ile beraber gövde bölümü beyaz renge sahip bir mantardır. Aynı zamanda özel aroması ve lezzeti ile fark yaratır:)
Amanita Caesarea (Sezar Mantarı)
İmparator Mantarı veya Sezar Mantarı olarak bilinen bu arkadaşın ilginç bir hikayesi var. İsmi tahmin edebileceğini gibi İmparator Sezar’dan geliyor, çünkü zât-ı âlîleri bu mantarı çok seviyor. Hatta rivayete göre ormandaki bu tür mantarların hepsini toplatıyor, başkası yerse kellesini alıyor. Dünyada görüp görebileceğimiz en lezzetli mantar olduğu söyleniyor.
Clathrus Ruber (Yılan Kafesi Mantarı)
En ilgincini sona sakladım:) Ben dağılmış haline denk geldim, ancak bu mantar aslında yumurtaya benziyor. Şöyle kiii;
Zehirli bir tür olarak kayıtlara geçmiş olsa da, kafes şeklini almadan evvelki volva içindeki halinin yenilenebildiği söyleniyor. Ama kokusu sebebi ile zaten yemek istemeyeceksiniz. Büyümüş hali içerisinde toksik maddeler barındırdığından kesinlikle zehirli. Foti çekip geçelim…
Gördüğüm, dokunduğum, kokladığım mantarları paylaşmak istedim sizinle. Daha bunlar gibi onlarcası var, o yüzden hemen bir kitap önerisi bırakıyorum aşağıya. Hatta doğaya böyle destekleyici kitaplarla çıkmanız şiddete öneririm.
Doğa ile flörtleşmelerimiz hiç bitmesin…
Diğer yazılarıma buradan ulaşabilir, daha fazla bilgi için buraya tıklayarak instagram hesabımı takip edebilirsiniz.
Sevgiyle kalın.
İlgili yazılar:
Kıyıköy İğneada Gezi Rehberi | Kırklareli’nin Cennet Köşesi