Sokak Sanatı İle Meşhur 10 Şehir
Sokak Sanatı nedir?
sokak sanatı dendiğinde günümüzde hepimizin aklına ilk olarak grafitiler gelmektedir. Fakat sokak sanatı asıl olarak şehirlere, sokaklara hayat veren graffitiler ve murallardır. Peki bu ikisinin farkı nedir? Grafiti, genelde kamusal bir alanda yer alan duvar ya da yüzeye çizilmiş, kazınmış veya püskürtülmüş yazı ve çizimlerdir. Genel olarak protest bir yapıya sahip olurlar. Mural ise çok geniş bir alana çalışılan duvar resmidir. Modern fresk olarak da görülebilir. Duvar resminin ayırt edici bir özelliği, kullanılan alanın mimari yapısının bir şekilde resme uyumlu olarak dahil edilmesidir.
Sokak sanatı, şehirlerin turizmin vazgeçilmez birer parçası haline gelmelerinde büyük yer ediniyor. Sosyal medya ve fotoğraf hayatlarda bu kadar büyük yer edinmiş iken muralların reklam yapması ile şehirlere dünyanın dört bir yanından ziyaretçiler geliyor.
Sizi daha fazla sıkmadan bu kısa bilgilerden sonra dünyada sokak sanatı ile meşhur 10 şehire bakalım isterim.
1. Berlin, Almanya
Sokak sanatı denildiğinde ilk akla gelen, sokak sanatının başkenti Berlin.
Şehri saran pembe boruların her birinin bir ucu bir inşaat alanına, diğer ucu ise bir kanal ya da kanalizasyona çıkıyor. Çünkü Berlin’de, özellikle şehir merkezinde yapılan kazılarda kolaylıkla su seviyesine ulaşılıyor ve pembe borular bu suyun geri pompalanmasını sağlıyormuş. Boruları üreten firma, çocukların ve gençlerin en çok beğeneceği renk olacağını düşünüp pembeyi seçmiş.
2. Dünya Savaşı sonucu olarak şehrin tam ortasında Berlin Duvarı bulunmaktadır. Berlin’de sokak sanatı dendiğinde akla ilk Doğu Yakası Galerisi-East Side Gallery geliyor. Tarihi bir sembol haline gelmiş olan Berlin Duvarı’nın bir parçası adeta sanat galerisidir. Yaklaşık 1,5 km uzunluğundaki, hava güzel ise keyifle nehir kenarında yürünen açık hava galerisinde, dünyanın dört köşesinden onlarca sanatçının 100’den fazla eseri yer alır. Dönem dönem değişen bu eserler gerçekten görülmeye değer.
2. Angoulême, Fransa
Angoulême, dünyanın önde gelen turist merkezlerinden değildir fakat şehir, Avrupa Görsel Sanatlar Okulu’na ev sahipliği yapmaktadır. Takma adı ise “Çizgi roman Başkenti”dir. Angoulême Uluslararası Çizgiroman Festivali, Avrupa’nın en büyük, Dünya çapında ise Tokyo Comicket Festivali’nden sonra ikinci sırada gelen, uluslararası bir çizgiroman festivalidir.
3. Londra, İngiltere
Sokak sanatlarının bir diğer başkenti diyebileceğimiz bir şehirdir Londra.
Dünyanın en esrarengiz sanatçılarından biri olan ve kendisiyle ilgili İngiliz olması dışında neredeyse hiçbir şey bilmediğimiz sokak sanatçısı Banksy ünlü olmayı reddedip, maskesi ardına saklandıkça dikkatleri daha çok üstüne çeken bir aktivisttir.
Kendini “gerilla artist” olarak nitelendiren sanatçı eserleri ile savaş karşıtı, çevreci, hayvan haklarını savunan ve tüketim çılgınlığını eleştiren mesajlar vermektedir. Banksy‘nin, 2016 yılında İstanbul’da en büyük koleksiyonu sergilenmiştir. Burada ilginç bir detay vardır ki, Bansky’nin bu sergiden haberi yoktur, birbirlerinden dünya görüşü olarak son derece farklı olduklarını anlayabileceğimiz eski küratörü olan Lazarides tarafından yapılmış bir sergidir.
4. Bethlehem, Filistin
Sokak sanatında siyaset büyük yer tutar ve bunun en gerçekçi örnekleri şüphesiz Filistin’in Bethlehem kentidir. Sokalardaki çalışmalarda, protesto sahneleri çok önemli bir yer tutar. İsrail’in Batı Şeria’ya ördüğü duvar, sanatçıların ve aktivistlerin mesajlarını topluma gösterebildiği çalışma alanı haline gelmiştir.
5. Prag, Çek Cumhuriyeti
Prag, sokak sanatı direnişinin güzel örneklerini sergilemiştir. Çalışmaların önde gelenleri Lennon Duvarı’nda yer alır. Komünizm döneminde duvar, politik mesajlar için bir tuval görevi görmüş ve ne zaman polisler duvarları boyayıp graffitileri yok etse, ertesi gün yenilerinin ortaya çıktığı görülmüştür.
John Lennon Wall gittiğinizde mutlaka ziyaret etmenizi önerdiğim bir noktadır. Burada grafitilerin yanında John Lennon parçalarını çalan sokak sanatçılarını dinlemeniz de olasıdır, sokağın son derece tatlı bir ambiansı vardır.
6. Melbourne, Avustralya
Dünyanın en huzurlu ülkeleri arasında gösterilen Avustralya’nın ikinci büyük kenti olan Melbourne adeta sokak sanatının işgali altında. Politik resimlerden daha çok popüler kültüre yer vermesi dikkat çekiyor. Son dönemde dünyaca popüler olan Nusret’in saltbae pozundaki graffitisini burada görebilirsiniz.
7. Los Angeles, Amerika
Los Angeles’da yer alan sokak çalışmalarının farklı bir yönü vardır. Hepsi sanatçılara büyük desteklerle hazırlanmış ve çalışmalarında sponsorlukları ve kişisel web sayfaları gibi bilgilere yer veriliyor.
Duvar resmi, Prens Harry’i “Sakin ol ve Ellerini Yıka” başlıklı bir kapüşonlu tasvir ediyor. Fotoğraf: Robyn Beck/AFP
8. New York, Amerika
New York’ta ilk graffiti örnekleri 1960’larda ortaya çıkmaya başlamıştır. Çalışmaların yapıldığı ilk mekanlar tren vagonları ve boş beton duvarları olmuştur. New York City, modern grafitilerin doğduğu yerdir, bu yüzden sokak sanatında her mahallenin kendine özgü bir kişiliği bulunmaktadır.
9. Montreal, Kanada
Kanada’nın Montreal şehrindeki sokak sanatının büyük kısmı yoksulluk gibi siyasi-politik çalışmalardan oluşur.
10. Buenos Aires, Arjantin
Evler, garajlar, alt geçitlerin canlı renklere büründüğü sokak sanatının güzel örneklerini görebileceğiniz bir diğer kent ise Buenos Aires’tir. Şehrin bu denli bir popülariteye ulaşmasının ana sebeplerinden biri sokak sanatı çalışmaları için belediyelerden herhangi bir izin alma zorunluluğu olmaması. Yalnızca o binanın sahibinden izin almanız yeterli.
Buenos Aires’te mural çalışmaları yapmak, yaptırmak isteyen birçok insan, sokak sanatı projeleri düzenleyen en popüler kurum olan Buenos Aires Street Art kurumla iletişime geçiyor. Çünkü kurum tarafından şehrin dört bir yanında mural yapılabilecek alanlar belirleniyor, yer arayışı olan sanatçılar o alanlara yönlendiriliyor ya da evinin/mekanının duvarına mural isteyenlere sanatçı bulunuyor.
Diğer yazılarıma da buradan ulaşabilirsiniz. Keyifli okumalar !
Soru ve yorumlarınız için instagram sayfama beklerim 🙂 serennaydin