Marmaris Gezi Rehberi | Muğla’nın En Mavisi Marmaris
Yurtdışı kapıları kapanınca bu yıl vurduk kendimizi Türkiye’nin sahillerine =) Şaka bir yana Türkiye’nin sahilleri gibisini hiçbir memlekette bulamazsınız. Hele Ege kıyıları benim için bambaşka. Hem renkli köyleri hem de eşsiz plajları, akşamları serin esintisi ve damak çatlatan mutfağı ile bulunmaz nimet. Yalnız şu dönemlerde malumunuz dikkat edilmesi gereken hususlar var.
Özellikle hafta sonları günübirlikçilerle sahiller daha da kalabalık oluyor. Marmaris’te ise durum daha da farklı çünkü Marmaris hem yerli hem de yabancı turistlerin vazgeçilmez tatil mekanı. Marmaris Gezi Rehberi ’nde size sakin olan plajları da yazacağım ama şu dönemde ne kadar sakin olur bilemiyorum. Biz yaz başı gittiğimiz için oldukça boştu, hatta konakladığımız otellerin ilk müşterileriydik. Şunu söyleyebilirim ki Eylül ayının ortasından sonra yine sakin olacağını tahmin ediyorum. E hadi başlayalım =)
Marmaris ve Etrafında Gezilecek Yerler/ Marmaris Gezi Rehberi
Marmaris Merkez
Hisarönü olarak geçen eski mahalleyi sabah erken saatlerde ya da akşamüzeri gezmenizde fayda var zira sıcaktan eriyebilirsiniz. Marmaris merkezde ise akşamüzeri gezilebilecek en güzel yer Marmaris Kalesi. Gün batımını izlemek için en doğru nokta. Merkezde gündüz değil de daha çok akşamları vakit geçirmek mantıklı olacaktır. Barlar sokağı, restoran ve kafelerle dolu sahil boyu yürüyüş de yapabilirsiniz.
Aşıklar Yolu
Eski Marmaris yolu olarak da geçen bu iki tarafı kocaman okaliptüs ağaçlarıyla kaplı yol, Gökova mahallesinde bulunuyor. Marmaris’e giderken yukarıdan baktığınızda yolu fark etmemek mümkün değil. Zamanında bataklık kurutmak için ekilen okaliptüsler şimdi ziyaretçilere görsel bir şölen sunuyor. Arabanızı boş bulduğunuz bir yere çekip, kamp sandalyelerinizi çıkarın. Termosta çay da varsa geriye sadece doğanın sesini dinleyip huzur bulmak kalıyor.
Akyaka/Azmak Deresi
Cittaslow listesinde olan Akyaka beldesinde bulunan bu derenin bir diğer adı Kadın Azmağı. Doğal akvaryum görüntüsüne sahip bu dere 1. Derece sit alanı olarak korunuyor. Suyun sıcaklığı 10 derce ve suyu sodalı ve mineralli.
Dilerseniz tekne turu yapabilir dilerseniz dere boyunca kendinize bir yer bulup plaj kenarındaymışçasına takılabilirsiniz. Tekne turları (2020 yaz ücreti) kişi başı 15tl, yaklaşık 15-20 dakika sürüyor. Şu sıralar pandemi nedeni ile yarı kapasite müşteri alıyorlar ve maskesiz tekneye binmek yasak. Ayrıca tekneden suya atlamak da yasak. Daha önceki yıllar belli bir yerde mola verip suya atlamak için müsaade ediliyormuş diye duydum. Dere kenarındaki boş alanlarda ise kamp sandalyenizi açıp ya da örtünüzü serip serin suyun tadını çıkarabilirsiniz. Belli bir kısmı boş olan kıyının başka bir kısmı da restoran ve kafelerle dolu. Sıralanmış bu mekanlarda dere kenarında yemek yiyip kahvenizi yudumlayabilirsiniz. Azmak konusunda tek uyarım hafta sonu burada bulunmamanız. Bu güzelim yer kalabalıktan işkenceye dönüşebilir.
Konaklama için lüks bir konsept aramıyorsanız civar yerlere göre daha uygun fiyatlı olduğu için tercih edilebilir. Akyaka Plajı’nda meraklısına kitesurg (uçurtma sörfü) önerilir.
Yuvarlakçay
Köyceğiz beldesinde bulunan Yuvarlakçay’ın olayı hem yemek yiyip hem de serinlemek. Yuvarlakçay’ın efsanevi bir hikayesi var tabi =) Ama ismi yuvarlanarak akmasından geliyor. Yuvarlakçay kenarına kurulmuş restoranların her birinde doğal havuz oluşturulmuş ve her birinde salıncak var. Yeme içme fiyatları gayet makul. Balık, köfte, tandır ve karışık kızartma seçeneklerin başında geliyor. Buranın suyu da yaklaşık 10 derece, Hasan Boğuldu ve Azmak Deresi’nin en büyük rakibi ama ne olursa olsun bence bir girip çıkılmalı sular bunlar =) Hafta sonu gidecekseniz kahvaltıya gitmenizi tavsiye ederim, öğleden sonra oldukça kalabalık oluyor.
Marmaris Plajları / Marmaris Gezi Rehberi
Kız Kumu
Orhaniye’de bulunan meşhur Kız Kumu Plajı, koyun ortasında 600 metre boyunca uzanan ve denizin ortasında yürüyormuş hissi veren sığlıktır. Açıkçası beni hayal kırıklığına uğrattı çünkü su bulanık. Tabi ki buranın da efsanevi bir hikayesi var, hatta iki efsane yazmışlar burası için =) Şimdi buraya uzun uzun yazmıyorum ama yine bir prenses ve fakir bir balıkçının aşkı… Plajın başında da, efsanede geçen prensesin heykeli var. Kız Kumu’na sabah erken saatlerde ya da akşamüzeri gitmenizi tavsiye ederim, özellikle de yürümeye niyetliyseniz öğlen saati güneşin altında hiç zevkli olmaz.
Selimiye/ Bozburun/ Söğütköy
Bu üçlü Çeşme, Alaçatı ve Ilıca üçlüsü ile kapışır =) Konsept olarak karşılaştırılamaz tabi ama bence şu anda hepsi insan işgali nedeni ile doğallığını ve sakinliğini kaybetmiş durumda.
Selimiye
Selimiye’den başlarsak; sahil boyunca sıralanmış butik otel, pansiyonlar ve her otelin önünde kendine ait minik iskeleleri mevcut. Butik dediysek baya butik =) Konaklama ücretleri 600-1.000 tl arasında değişiyor ama genelde 2 kişilik odalar sezonda 800tl civarı (oda+kahvaltı). Bu kadar para verip burada konaklayacaksanız bilin ki teknelerin arasından, ılık ve bulanık bir denize gireceksiniz. Selimiye’den beklentimden midir nedir burada da hayal kırıklığına uğradım. Tek güzel yanı (pandemiden dolayı) tesisler dışarıdan günübirlik müşteri kabul etmiyorlar. Yani sabah gideyim denize gireyim akşam dönerim diye plan yapmayın. Selimiye merkezi ise sahile uzanan küçük bir kapalı caddeden oluşuyor. Oldukça lüks markalar, dükkanlar ve kafelerle karşılaşabilirsiniz. Genel olarak fiyatlar üst düzeyde.
Selimiye’ye kadar gidip de denize girmeden dönecek miyiz diyenler, şöyle gelin hele! Selimiye’ye girdikten sonra yol sonuna kadar gittiğinizde sizi bir halk plajı karşılayacak. Sığliman (Akkum Plajı) olarak geçen bu plaj kumluk ve biraz bulanık. Sahilde bolca yer var ve yeme içme temin edebileceğiniz bir tesis de mevcut. Ama benim gibi sakinlik arıyorsanız size ufak bir sır vereyim! Sahilin sağ tarafından, ağaçların içinden giden bir patika yol ver. Yaklaşık 10 dakikalık bir yürüyüş sonrası Cennet Koyu’na ulaşmış olacaksınız. Şemsiye taşımanıza gerek yok çünkü ağaçlık bir koy. Bence bu üçlü arasında gidilebilecek en güzel yer Cennet Koyu. Tabi sandalyenizi ve nevalenizi taşımanız gerek!
Bozburun
Bozburun’a gelecek olursak; Selimiye’ye göre daha sakin ve daha doğal kalmış. Yol kenarında yine dizilmiş pansiyonlar ve yolun karşısında (kumsal olmadığı için) kurulmuş iskeleler mevcut. Buradaki konaklama ve yeme içme fiyatları daha makul. Yalnız güneşlenirken arkanızdan sürekli araçlar geçiyor ve plaj olmadığı için direk derinleşen bir suya giriyorsunuz. Yani küçük çocuklu alileler için biraz sıkıntı. Burada günübirlik müşteri kabul ediliyor ayrıca halk plajı da düşünülmüş. Şahane de bir günbatımı var, günbatımında denize yakın yerlerde olmanızı tavsiye ederim.
Söğütköy
Anlata anlata bitirilemeyen bu küçük köye ne yazık ki gidemedim. Ama öğrendiğim kadarıyla burada meşhur bir ahtapotçu varmış (Ahtapotçu Mehmet Usta) ve gitmeyeni dövüyorlarmış. Bir de illa günbatımını burada izleyin diyorlar =) Varsa giden yorumlara alalım lütfen.
Bu üçlüyü bir günde yapabilirsiniz ya da her birinde ayrı ayrı konaklamak da aşırı zevkli olur bence. En azından hepsinin günbatımını görüp, hangisinin daha güzel olduğuna karar verirsiniz =) Marmaris Gezi Rehberi
İçmeler Plajı
Bence konaklama için en güzel ve uygun yer burası. Marmaris’in merkezi aşırı kalabalık ve betonlaşmış durumda. Ama İçmeler daha ağaçlık ve daha sakin. Plajı herkese yetecek kadar büyük ve akşamları da Marmaris merkezi aratmayacak kadar canlı. Sahilde özel şezlonglar da var, halk için ayrılmış bölüm de. Benim en sevdiğim yer İçmeler oldu. Buradan Marmaris merkeze araçla 10 dakikada ulaşabilirsiniz, yürümeyi seviyorsanız çok güzel bir sahil yolu var, yürürken hiç sıkılmazsınız.
Turunç Plajı
Marmaris’in bir diğer güzel plajı da Turunç. İçmeler Plajı’nın hemen yanında olan bu koyun etrafı tepelerle çevrili. Marmaris merkeze 21 km mesafede, hem şezlong hem de halk plajı kısmı mevcut. Turunç Plajı’na giderseniz şnorkelinizi almanızı tavsiye ediyorum.
Kumlubük Plajı
Turunç Plajı’ndan sonra Amos ve sonrasında da Kumlubük Plajı geliyor. Tekne turları ile gelebileceğiniz Kumlubük’de bolca balık restoranı mevcut. Yani akşama kadar takılmalık bir yer =) Ayrıca trekking parkuruna sahip ve 5.000 yıllık tarihi olan bir mağara da bulunuyor. Arada kalan Amos Koyu’na da gidebilir ve yol üzerinde Amos Antik Kenti’ne uğrayabilirsiniz. Tabi bu aktiviteleri yapmak için yürüyüş yapmayı seviyor olmanız ve doğru zamanı seçmeniz gerek =)
Marmaris’te gidebileceğiniz diğer koy ve plajlar;
- Marmaris Merkez Plajı
- Cennet Adası Plajı
- Sedir Adası Plajı (Kleopatra Plajı)
- İncekum Plajı
- Çamlı Plajı
- Akyaka Plajı
- Kadırga Limanı
- Gerbe Koyu (Gerbe Kilisesi)
- Çiftlik Plajı
Marmaris marinada yürürken tekne turu düzenleyen onlarca firmanın tanıtımına denk geleceksiniz. Tekne turları 70-100 tl aralığında değişiyor ve yukarıdaki koyların çoğunu kapsıyor. Farklı rotalar da var tabi. Bence vaktiniz varsa 2 gün, 2 farklı rotayla tüm koyları gezebilirsiniz.
Bir diğer konu ise su altı severler için gelsin. Cennet Adası ve Keçi Adası’nda yarımşar saatlik tüplü dalış içeren tekne turları da mevcut. Bunların ücreti ise 150 tl civarında. Tüplü dalış detayları için reshontheway youtube kanalından Marmaris Dalış Videosu’nu izleyebilirsiniz.
Marmaris’te Nereye Gitmeyin!
Gerçekten ilginç bir başlık ama zamanımızı ve enerjimizi boşa harcadığımız iki nokta oldu. Birisi Bördübet Plajı. Datça’dan Marmaris’e geçerken vaktimizi değerlendirelim denize girelim dedik. Korkunç toprak yollara girdik ve sonuç, çamurlu otlu boş bir plaj. O internet aramalarında çıkan fotoğrafların, lüks bir otele ait olduğunu anladık ama çok geçti =)
Bir diğer vakit kaybımız ise İçmeler Kanyonu idi. Allahım! Arama motorunda çıkan fotoğraflar bildiğiniz cennet. Birkaç tane doğal göl ve rengi turkuaz mavisi. Tırmandık! Ve bildiğiniz yosun içinde kurbağalı bir su birikintisi ile karşılaştık. Yok bu değildir deyip daha da yukardakine tırmandık ve manzara aynı =) Durağan suyun bu şekilde olması çok mantıklı tabi. Sanırım ilkbaharda dağlardan eriyen karla beraber su devir daim oluyor ve doğru mevsimi ilkbahar diye düşündük.
Efendim sizlere iyi tatiller diliyorum. Eğer Marmaris’e giderseniz Datça’ya da gidiverin naçizane tavsiyem. Buyurun Datça Gezi Rehberi’miz. Diğer yazılarım için buraya, instagram hesabım için de buraya tıklayabilirsiniz. E hadi havalar soğumadan çıkın çıkın gidin gari =)
2 yorum
Böyle güzel yerleri keşke sadece kıymetini bilecek insanlar kesfetse. Aksi halde şu güzelim doğayı mahvediyoruz.
Haklısınız keşke dediğiniz gibi olsa.