Lyon Gezi Rehberi | Gerçek Fransa’yı Hissettiren Şehir
Fransa denince gezmeyi seven hemen hemen herkesin aklına Paris gelir. Zaten dünyanın en çok turist çeken şehirlerinden biri olması da bunun bir ispatı. Ancak Fransa’nın gerçek kültürünü hissetmek, bu ülkenin geleneklerini, yaşam tarzını, yemeklerini deneyimlemek isteyen insanlar için Lyon gerçekten harika bir şehir. Avrupa’nın birçok kentinde olduğu gibi nehirlerle örülmüş olan Lyon, Fransa’nın en ünlü gastronomi şehri olarak da kabul ediliyor. Ayrıca her yıl düzenlenen Işık Festivali de Lyon’a gelmek için başlı başına bir sebep. O zaman iki günde rahatlıkla gezebileceğiniz bu güzel şehri anlatmaya başlayalım.
UNESCO Dünya Mirası Listesindeki Meydan: Terreaux
Dünyanın en ünlü meydanlarından biri olan Terreaux, Lyon’un en canlı ve hareketliliğin hiç bitmediği meydan. Meydanı çevreleyen kafe ve restoranlar Fransız ve dünya mutfağının en güzel lezzetlerini sunarken, sahip olduğu sanatsal öğeler ve mimarisi ile ziyaretçilerini büyülüyor. Burada bulunan belediye binası (Hotel de Ville) ve opera binası meydandaki en önemli ve görülmesi gereken yapılar. Gece hayatı için de en popüler nokta yine bu meydan ve buraya çıkan sokaklar.
Katoliklerin Hac Merkezlerinden Biri: Notre Dame Bazilikası (Fourviere)
Lyon’da gezilecek yerlerin en başında gelen Notre Dame Bazilikası sunduğu muhteşem şehir manzarası ile özellikle fotoğrafçıların ve gün batımını izlemeyi sevenlerin uğrak noktalarından. Dini yapılar ilginizi çekmiyorsa bile Saone ve Rhone nehirlerinin üstünde kurulu bu güzel şehri panoramik olarak izleyebileceğiniz en güzel nokta burası.
İliklerinize Kadar Fransız Kültürünü Hissedeceğiniz Bölge: Vieux Lyon – Lyon Gezi Rehberi
Eski Lyon anlamına gelen Vieux Lyon da UNESCO Kültür Mirasında bulunan bir başka lokasyon. Arnavut kaldırımlı daracık sokaklarda gezerken bir anda gerçek Fransa kültürünü en iyi yaşayabileceğiniz bir ambiyansta kendinizi bulabilirsiniz. Bu bölgenin en ünlü turistik mekanı olan Saint Jean Katedrali’ni gezdikten sonra geleneksel Lyon restoranlarında ve birbirinden ilginç ürünler satan onlarca dükkanda zaman geçirebilirsiniz.
Fransa’nın En Büyük 3. Meydanı: Bellecour
Aslında bu meydan Noel zamanı Avrupa’nın en renkli Noel pazarlarından birine ev sahipliği yapıyor. Normal zamanda da panayırların, mini fuarların, kültür sanat aktivitelerinin eksik olmadığı bir meydan. Bunun dışında mimari olarak pek bir özelliği yok. Sadece aşırı geniş bir alana kurulmuş durumda. Buranın en güzel özelliği şehrin en ünlü mağazalarının, lüks alışveriş noktalarının olduğu LaFayette’ye açılması.
Galyalıların İnşa Ettiği Amfitiyatro: L’amphithéâtre des Trois Gaule
Roma dışında pek az Avrupa kentinin merkezinde amfitiyatroya rastlayabilirsiniz. L’amphithéâtre des Trois Gaule de bunlardan biri. Galyalıların birleşmesinin şerefine inşa edilen ve şehrin en eski tarihi mekanlarından olan bu tiyatro gezilecek yerler konusunda odukça ilginizi çekecektir.
Bu mekanın dışında muhteşem bir mimari eser olan Bartholdi Çeşmesi, Antik dönemden izler taşıyan Saint Nizier Kilisesi, huzur dolu bir vakit geçireceğiniz Sathonay Meydanı, astronomik bir saate sahip olan ve 11. yy dan kalan Jean-Baptiste Katedrali bu güzel şehirde görmeniz gereken diğer mekanlar.
Müzeleri Gezmeyi Unutmayın
2 binden fazla kuklaya ev sahipliği yapan hatta Karagöz’ün de kuklasının da bulunduğu Musee Gadagne yani Kukla Müzesi görüp görebileceğiniz en renkli müzelerden biri. Sinemanın keşfedildiği şehir olarak kabul edilen ve Lumiere Kardeşlerin yaşadığı şehir olan Lyon’da sinemanın tarihini inceleyebileceğiniz ve bu kardeşlerin çektiği ilk filmi izleyebileceğiniz Sinema Minyatür Müzesi de şehrin en önemli müzelerinden.
Bir diğer önemli müze olan ve dünya tekstil tarihini gözler önüne seren Musee des Tissus evrensel bir tekstil tarihini gösteren Tarihi Dokular Müzesi unvanını almış. Musée de l’automobile Henri Malartre Müzesi de özellikle eski araba tutkunlarını sonuna kadar tatmin edecek bir müze. Şehir merkezinden 11 km uzaklıkta bulunan Rochetaille Kalesinin içinde bulunan bu müzeyi görmenizi tavsiye ederim.
Fransa’nın Yemek Başkentinin Bouchonları
Öncelikle Bouchon kelimesinin ne anlama geldiğinden bahsedelim. Bouchon Lyon’un en eski ve geleneksel yemeklerinin servis edildiği restoranlara verilen ad. Nesilden nesile aktarılan tariflerle sunulan yemeklerini Fransa’nın başka şehirlerinden bulamayacağınıza emin olabilirsiniz. Özellikle tabelasında “Mere” kelimesi geçen restoranlarda o mekana ve şefe özel tarifler servis ediliyor.
Bouchon açabilmek oldukça zor ve şehirde sadece 20 civarında bu özellikleri taşıyan restoran var. Bu kalite standardının doğru bir şekilde uygulanması, şehrin dünyanın en ünlü gastronomi şehirlerinden biri olmasını sağlamış. Buradaki şeflerin deyişiyle yazımızı bitirecek olursak, Paris’in Bistroları varsa; Lyon’un da Bouchonları var.
Paris Gezi Rehberi yazımız için Tıklayın
Dünya kadar paylaşımla dünyayı bizimle keşfetmek için Instagram adresimi de takip etmeyi unutmayın.
İyi seyahatler