GİDİLMESİ KOLAY, DÖNÜLMESİ ZOR OLAN BEYAZ ŞEHİR BELGRAD’A HOŞGELDİNİZ
Öncelikler herkese merhabalar efendim…Yazar olarak katıldığım bu yeni serüvenimin ilk yazısı ile karşınızdayım. Yazar olarak size vaadim; keşfedilmesi en güzel ve bir o kadar da gidilmesi kolay olan yerlere seyahat etmenizi sağlamak, içinizdeki seyahat ateşini canlandırmak olacak diyorum ve hemen yazımın asıl konusuna geçiyorum. İşte Belgrad hakkında bilmeniz gereken tüm bilgileri ve işinize çok yarayacak naçizane tavsiyelerimi de içeren Belgrad Gezi Rehberi sizlerle…
Belgrad Gezi Rehberi diyorum ama yazımda Belgrad hakkında klasik, uzun, tarihi bilgilerden ziyade, gitmeye karar verdiğiniz andan, döndüğünüz ana kadar “İyi ki bu yazıyı okumuşum” diyebileceğiniz tavsiyelere yer verdim, hazırsanız başlıyoruz…
İşte asıl konumuz; geçen senelerde hem kış ayında, hem de yaz ayında iki kere gitme şansına sahip olduğum, vize derdi olmadan, hem harika mimarisi hem de bol eğlencesiyle, gönlümün efendisi şehir “BELGRAD”. Belgrad, Sırbistan’ın başkenti olmakla birlikte, Sırpçada “Beyaz Şehir” (Beograd) anlamına geliyor. Ben giderken Belgrad’ın Sava ve Tuna nehirlerinin birleştiği noktada bulunan bir konumda bulunduğunu ve harika manzaralara sahip olduğunu duymuştum, ama inanın yazımın devamında da açıklayacağım üzere Belgrad çok daha fazlasına sahip.
BELGRAD’A NEDEN GİDELİM? HEMEN İKNA EDİYORUM…
Kabul etmemiz gerekiyor ki bu aralar Avrupa’da tatil yapmak istiyorsak karşımıza temel iki problem çıkıyor;
- Vize,
- Euro’nun Pahallılığı.
Bu iki sebep plan yapma umudumuzu yavaşça kenara bırakmamıza neden olurken ben buna izin vermiyorum;
1. problemimiz olan vizeyi hemen eleyin efendim. Pasaportunuz varsa hemen uçak biletlerine bakmaya başlayın, yoksa hemen pasaport başvurusunda bulunun derim. Çünkü bu tatlı mı tatlı, eğlencesi bol şehir vize istemiyor. Sadece pasaportunuzla birlikte uçak biletinizi alıyor ve gidiyorsunuz. Bu arada konuyla alakalı Vizesiz Seyahat Edilebilecek Ülkeler ve Kapıda Vize ya da Online Vize Veren Ülkeler yazılarını da bir okuyun bence.
2. problemimiz Euro için de müjdeyi patlatıyorum; Belgrad’ın para birimi EURO değil SIRBİSTAN DİNARI(RSD). 1 EURO = 118,20 Dinar’a karşılık geliyor. Bu açıklama biraz havada kalacağı için şöyle somutlaştırıyorum; Girdiğiniz en lüks restorantta komaya girene kadar yediğinizi ve içtiğinizi düşünün, maksimum 2.000.000 RSD tutar o da maaaximum. Ben gittiğimde 1.500.000’ün üzerine ne kadar çabalasam da çıkamadım açıkçası. Bu para da tahmini 15 EURO’ya denk geliyor. Ben 3 günlüğüne yanıma 100 EURO aldım, sabah kahvaltıdan gece vakitlerine kadar dışarıdaydım, o para ye ye bitmedi diyorum ve bu bahsi burada kapatıyorum.
BELGRAD’A NASIL GİDERİM?
Eee artık sizi Belgrad’a gitmeye ikna ettiğimi düşünerek, önce nasıl gidersiniz, ve ben nerede kaldım onu anlatıyorum;
Ben Belgrad’a kışın uçakla, yazın da bir gezi firması aracılığıyla otobüsle gitmiştim. Ama önce şunu mutlaka söylemeliyim, turla gitmektense bireysel, kendi imkanlarınızla gitmenizi tavsiye ediyorum, zira ulaşım dahil, konaklama ve gezme açısından gayet kolay ve uygun fiyatlı bir şehir. Çok da büyük olmaması ve her yerin birbirine kolay bir şekilde bağlanması nedeniyle her şekilde bireysel hareket etmeniz çok daha uyguna gelir. Ben uçakla gittiğimde Ekim’de gitmiştim ama uçak biletimi 3 ay önceden almıştım, dolayısıyla gidiş-dönüş 500TL gibi bir fiyata denk geldi. Yaz-kış fark etmez, kısa süreli-uzun süreli kalmışsınız o da fark etmez, şimdiden uygun fiyatlı uçak kovalamaya bakın derim. Yazı ayrı kışı ayrı güzel bir şehir.(Tabii kışın soğuğu sağlam oluyor. Kalın giyinin.)
NEREDE KALIRIM? – Belgrad Gezi Rehberi
Şahsen benim derdim 3 günde şehrin altını üstünde getirmek, olabildiğince dışarıda gezmek olduğu için 2 arkadaşımla birlikte Airbnb’den merkeze yakın bir daire tutmuştuk, kendimizi şımartalım diye de konforlu bir daire seçtik ve 2 gece için kişi başı 35 Euro vermiştik. Ama emin olun çok daha ucuz fiyatlara daire kiralamanız mümkün. Güvenilir mi derseniz Airbnb’den yorumları okuyarak hareket edebilirsiniz, biz hiçbir sorun yaşamadık aksine çok memnun kaldık. Otel fiyatları hakkında net bir bilgi veremesem de, gayet güzel fiyatlara, şık oteller de bulunmakta. Dilerseniz otelde kalmak şeklinde de hareket edebilirsiniz.
MUTLAKA BURALARA GİT, GEZ, DOLAŞ, FOTOĞRAF ÇEK
Şimdi açık konuşmak gerekirse çok müzeci bir insan olduğumu söyleyemem. Zaten Belgrad adım başı müze dolu. Ben burada mutlaka gör şeklinde birkaç yerden bahsetme taraftarıyım;
Kalemegdan
Kocamaan bir alanda, içerisinde hem tarihi anıtları ve kiliseleri olan hem de muhteşem şehir manzarasının izlenebildiği bir yer burası. Gerçekten harika bir yer. Parkları da oldukça bol ve geniş. Görmeden dönmeyin derim, ben her iki gidişimde de gittim açıkçası.
Nikola Tesla Müzesi
Müzeci bir yapıya sahip olmasam da Nikola Tesla Müzesi’nin mutlaka görülmesi gerektiğini düşünüyorum. Çok büyük olmayan ama gezmesi zevkli, farklı bir müzeydi. Girişte herhangi bir ücret ödemedik, sadece rehberle tur yapmak istiyorsanız ücret ödüyorsunuz. Bir de ücret ödeyerek gezebileceğiniz ayrı bir kısım daha bulunuyor müzenin içinde. Müzenin resmi sitesini incelemek isterseniz diye şuraya bırakıyorum. Nikola Tesla Museum Offical Page
Skadarlija – Belgrad Gezi Rehberi
Aslında burası Belgrad’ın küçük bir caddesi oluyor. Ama başlangıçtan bitişe kadar o kadar tatlı, o kadar eğlenceli bir sokak ki imkânınız varsa hem sabah hem akşam bir geçin derim. Tabii yolun üzerinde sağlı sollu restoranlar da var ve sokağın ruhuna göre dizayn edilmiş şekilde sımsıcak mekânlar. Akşamları sokakta müzikler çalıyor, insanlar dans ediyor, sokaktan geçen insanlar danslara katılıyor, siz de “vay be adamların hiç mi gamı kederi yok” diyorsunuz. Sonra da bir bakmışsınız siz de onlara katılmışsınız. İster yemek yiyin, ister içeceğinizi için, isterseniz de sadece geçerken şöyle bir uğrayın, ama mutlaka o atmosferi bir soluyun derim.
Knez Mihajlova
Burası da İstiklal Caddesi’ne benzer bir cadde ama çok insan kalabalığı olmuyor.. Birçok alışveriş mağazası, restoranlar, kafeler var. Burası şehrin pahalı yerlerinden diyebilirim, bu yüzden restoran ve kafeleri çok tavsiye etmiyorum. Ama hediyelik eşya satan mağazalar çok tatlı, mutlaka bakın, hatta ufak birkaç şey alabilirsiniz.
Gece hayatı da oldukça renkli ve gümbür gümbür. Birçok pub ve gece kulübüne sahip bir şehir. Adım başı her yer pub zaten. İçecekler de gayet makul fiyatlarda.. Ama kışın gidiyorsanız dikkatli olun, genellikle kış aylarında büyük gece kulüpleri sadece hafta sonları veya belirli günler açık oluyor.
NE YESEM, NE İÇSEM?
Öncelikle Belgrad’da spesifik şu kafeye oturun, şu restorana gidin diyemem çünkü çok fazla yer var ve hepsi birbirinden güzel. Gönül rahatlığıyla hoşunuza gideceğini düşündüğünüz her yere oturabilirsiniz.
Ne yenir konusuna gelirsek Belgrad’ın kendine has birkaç yiyeceğini denedim. Öncelikle “Burek” şeklinde söyledikleri, bizim böreklerimize benzeyen börekleri var. Bizim böreklerimizden görünüşü ve tadı çok farklı olmamakla birlikte gitmişken deneyebilirsiniz.
“Cevapi” denen bir köfteleri var. Bu köftenin farklı versiyonları varmış duyduğum kadarıyla. Biz söylediğimizde normal İnegöl köfte şeklinde bir köfte gelmişti önümüze. Denenebilir ama çok da bir olayı yok açıkçası.
Ne içilir kısmında da mutlaka denemeniz gerektiğini düşündüğüm ülkenin yerel içkisi “Rakija” yı altın harflerle şuraya yazıyorum. Bunu Belgrad dışında içmeyin aman, kolonya gibi şeyleri Rakija diye satıyorlar. Shot şeklinde içiliyor ve damak tadınıza göre çeşit çeşit meyve aromalarına sahip alkollü bir içki. Ama gerçekten sert bir alkol, meyve suyu içer gibi içerseniz ciddi çarpılabilirsiniz, uyarıyorum.
Eğer yeterli zamanınız varsa ve şehrin tadını iyice çıkarmak istiyorsanız benden size bir tavsiye; Tuna ve Sava Nehirleri kıyısında bisiklet sürmek. Kalemegdan’dan aşağıya, nehrin kıyısına doğru ilerlediğinizde hem kıyıda muhteşem balık restoranları bulunuyor, hem bisiklet kiralayabileceğiniz yerler. Dilerseniz gün batımında yemeğinizi yiyerek manzaranın tadını çıkarabilirsiniz, dilerseniz de bisiklet kiralayarak tüm şehri nehrin kıyısından bisiklet sürerek izleyebilirsiniz. Saatlik olarak uygun fiyata kiralıyorsunuz. Çok keyifli bir tecrübe, vaktiniz varsa mutlaka tavsiye ediyorum.
Sonuç olarak, eğer Belgrad Gezi Rehberi‘mi okuyup biraz olsun meraklandıysanız, Belgrad‘a gidiniz efendim.1 gün olmuş,2 gün olmuş,1 hafta olmuş fark etmez… Her mevsim ayrı güzel, eğlenceli bir şehir. Hatta ve hatta henüz Avrupa‘ya açılmadıysanız listenin ilk sırasına Belgrad‘ı alın derim. Gönlümün efendisi Belgrad‘ı bu yazımla umarım size de sevdirebilmişimdir.
Bir sonraki yazımda görüşmek üzere, kendinize iyi bakın…