YEDİTEPE İSTANBUL
Yeditepe İstanbul hakkında ne biliyorsunuz? Yeditepe İstanbul olarak tüm dünya tarafından bilinen, geçmişten bugüne uzanan tepelerin hangileri olduğu ve konumları hakkında genel bilgiler bu yazıda.
İstanbul’un Yedi Tepesi – Yeditepe İstanbul
“Sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul!
Görmedim gezmediğim, sevmediğim hiçbir yer.
Ömrüm oldukça, gönül tahtıma keyfince kurul!
Sade bir semtini sevmek bile bir ömre değer.
Nice revnaklı şehirler görülür dünyada,
Lakin efsunlu güzellikleri sensin yaratan.
Yaşamıştır derim, en hoş ve uzun rü’yada
Sende çok yıl yaşayan, sende ölen, sende yatan.”
Yahya Kemal Beyatlı ne de güzel anlatmış İstanbul’u. Zaman zaman kalabalığından ve kaosundan dolayı unutsak da aslında yüzyıllara sığan, dilden dile dolanan bu güzel şehir her zaman özel ve tek olmayı başardı. Taşı toprağı altın derler ya öyle gerçekten. Hal böyle olunca Büyükşehir Belediyesi’nin logosunda da sembolik olarak bulunan ve en az İstanbul kadar meşhur olan, tarihi sur içi bölgesinde kalan İstanbul’un yedi tepesi dillere pelesenk olmuş durumda ancak bu tepeler nedir ve nerelerdedir bir öğrenelim istedim. Bilinenden veya tahmin edilenden çok farklı! Keyifli okumalar 🙂
İstanbul’un Yedi Tepesi
İstanbul’un yedi tepesi günümüz hayatında İstanbul’da tepe diye andığımız alanlardan oldukça farklı tabii ki. Bu tabir tarihten bugüne gelen ve Tarihi Yarımada’da bulunan, o dönemki yapılaşmada da göze çarpan 7 bariz tepeden geliyor. İstanbul tıpkı dünyanın bir diğer güzel ve özel şehri olan Roma gibi yedi tepeye sahip.
Bu arada Roma ve çevresindeki şehirleri, kasabaları keşfetmek için de buraya göz atabilirsiniz!
1. Sarayburnu Tepesi
İstanbul’un kalbi diyebileceğimiz, şehrin ilk kurulduğu yerde, tarihi yarımadanın en can alıcı noktası olan ve Ayasofya, Aya İrini, İbrahim Paşa Sarayı, At Meydanı, Topkapı Sarayı ve Sultan Ahmet Camii gibi görenleri kendine hayran bırakan yapıların olduğu tepedir. Denizden yüksekliği yaklaşık 30 m civarındadır. Aynı zamanda İstanbul silüetinin en önemli parçasıdır.
Ayasofya gibi dünyaca ünlü ve farklı dinlere ev sahipliği yapmış bir eseri dolaşırken aslında İstanbul’un birinci tepesi olarak bilinen bir bölgede gezdiğimizi bilelim 🙂
2. Çemberlitaş Tepesi
Nuruosmaniye Camii, Kapalı Çarşı ve M.S. 330 yılında dikilen, hakkında çeşitli rivayetlerin olduğu bilinen, Çemberlitaş’ın bulunduğu tepedir Çemberlitaş Tepesi. Bulunduğu noktanın denizden yüksekliği yaklaşık olarak 40 m dir.
Yerlisi yabancısı herkes tarafından hayran kalınan, dünyada emsaline az rastlanan Kapalı Çarşı, ikinci tepe olarak geçen bu bölgenin en dikkat çekici merkezidir. Artık buranın da tarihi bir ticaret alanından daha fazlası olduğunu öğrenmiş olduk.
3. Beyazıt Tepesi
Mimar Sinan’ın en güzel eserlerinden biri olan Süleymaniye Camii’nin de içinde bulunduğu bölge İstanbul’un üçüncü tepesidir. İçinde gezerken ayrı güzeldir, uzaktan bakınca ayrı. Haliç’e anlam katan, hatta İstanbul’a anlam katan bu bölge tarihten bugüne cami ile birlikte İstanbul Üniversitesi’ne, Laleli Camii’ne, Çukurçeşme Hamamı’na, Süleymaniye Külliyesi’ne, Mimar Sinan Türbesi’ne ve Zeyrek Camii’ne ev sahipliği yapıyor.
Şehrin silüetine Topkapı Tepesi gibi katkısı büyük olan Beyazıt Tepesi yaklaşık 50 m yükseklikte yer alıp şimdilerde tarihi dokuyu da en çok hissettiğimiz bölgelerden biridir.
4. Fatih Tepesi
Fatih Camii ve Bozdoğan Kemeri gibi iki ünlü ve önemli eserin yer aldığı tepe tarihte de hep en gözde bölge olmuştur. Yüksekliğinden olsa gerek hem Bizans döneminde hem de Osmanlı döneminde imparatorlar bu tepeye prestijli anıtları kondurtmuşlardır. Şimdilerde Fatih Camii’nin olduğu bölgede Bizanslılar zamanında 12 havariye adanan Havariyyun Kilisesi yer alıyormuş.
5. Yavuz Sultan Selim Tepesi – Yeditepe İstanbul
Beşinci tepe adından en çok söz edilen padişahlardan biri olan Yavuz Sultan Selim adıyla karşımıza çıkıyor. Denizden yüksekliği yaklaşık olarak 50 m olan tepe tahmin edersiniz ki harika bir manzaraya sahip. Yavuz Sultan Selim Camii’ne ziyarete gittiğinizde Haliç’i de içine alan bu manzaranın da tadını çıkarmak lazım.
Bu tepenin en ikonik yapısı olan caminin yapımı sırasında esere adını veren Yavuz Sultan Selim’in ölmesi ve yapıyı oğlu Kanuni Sultan Süleyman’ın tamamlaması da ilginç bir bilgidir. Tepenin ve caminin ismi onun adı ile anılırken bu nadide eseri görememiş olması üzücüdür maalesef.
Beşinci tepede yer alan diğer önemli ve tarihi yapılar ise Fener Rum Patrikhanesi, Fethiye Müzesi (eskiden Pammakaristos Manastırı) ve Kariye Camii (eskiden Kariye Kilisesi)’dir.
6. Edirnekapı Tepesi
Denizden 70 m yüksekliğiyle tarihte surların en iyi izlendiği tepedir. Mihrimah Sultan Camii ise bu tepenin en önemli yapısıdır. Topkapı Sarayı’nda sergilenen Kaşıkçı Elması‘nın bu tepede bulunduğuna dair de rivayetler vardır. Bu tepede eskiden yer alan en önemli yapı ise Tekfur Sarayı‘ydı.
7. Kocamustafapaşa Tepesi
Günümüzde Haseki Külliyesi‘nin bulunduğu tepede Roma döneminde Arkadius Forumu ve sütunu bulunmaktaymış. Ancak Osmanlı hakimiyeti söz konusu olduğunda bu yapıların yerini tabii ki camiler ve külliyeler almıştır. Kocamustafapaşa Tepesi’nin diğer altı tepeden en önemli farkı ise Trakya tarafına doğru olan tek tepe olmasıdır.
Yine Mimar Sinan’ın kalfasının bir eseri olan Cerrahpaşa Camii‘nin bulunduğu tepe denizden 60 m yüksekliktedir.
İstanbul gibi engebesi çok, manzara noktası bol bir şehirde aklımıza ilk gelen tepeler tabii ki bunlar olmuyor. Günümüzde daha çok Çamlıca Tepesi, Pierre Loti, Nakkaştepe gibi yine hem doğal hem de tarihi değeri olan tepeler popüler. Ancak dillere destan bu yedi meşhur tepeyi bilmemek çok büyük ayıbımız olur diye düşünüyorum. Bu tepelerde yer alan yapıların çoğunu ücretsiz, bir kısmını ise Müze Kart ile ziyaret edebilirsiniz.
Faydam dokunduysa ne mutlu bana!
Diğer yazılarım için buraya, Instagram hesabım için ise buraya bakabilirsiniz.
Yolunuz hep açık olsun, sevgiler..
Ezgi