13 Bitlis Gezi Tavsiyeleri – Şehir Tavsiyeleri Yazı Dizisi
Şehir tavsiyeleri yazı dizisinde sırada ülkemizin bir başka güzel şehri Bitlis sizlerle. Bu yazı serimizde, interaktif bir şekilde sizlere ülkemizin illerinden bilgiler vermeyi amaçlıyoruz. Sizlerin de katkıları ile Bitlis Gezi Tavsiyeleri yazımız sizlerle.
Efsaneler, Efsaneler, Efsaneler
Uzaklarda, çok uzaklarda iki tane dağ varmış; Bu dağların isimleri Nemrut Dağı’ymış. Bu dağlardan biri Bitlis’te, her iki dağ birbirinden farklı efsanelere sahip.
Doğada zulmü ile tanınmış olan Nemrut adında bir Firavun çevresine dehşet saçarmış. Bu kral, dağın o zamanlar var olan sivri doruğunda yaptırdığı kalede yaşarmış. Kral Nemrut’un kalesinde kendi adı ile anılan “Nemrut’un sönmez ateşi” yanarmış.
Günden güne güçlenen, tüm bölge halkına zalimce davranan Nemrut, yeryüzünde kendisinden başka hiçbir güçlü varlığın bulunmadığını göstermek için ulaşabildiği tüm düşmanlarını yok etmiş ve sonunda Tanrı’ya savaş ilan etmiş. Tanrı ise elçileri aracılığıyla Nemrut’a mağrurlanmamasını, kendisini yok etmek için kılını dahi kıpırdatmadan sadece karıncalarla bile sonunu getirebileceği haberini yollamış. Fakat Kral Nemrut buna kulak asmamış. Bunun üzerine Tanrı, Nemrut’un üzerine bir karınca ordusu göndermiş ve dağı oydurmaya başlamış. Bir süre sonra gök gürlemiş yer yarılmış, dağın doruğu Nemrut’un kalesi ile birlikte Tanrı’nın gazabına uğrayarak içine çökmüş.
Bir duman bulutu her yanı kaplamış, koca dağ aylarca görünmez olmuş. Duman kalktığında görüntü ibret vericiymiş; dağın üstü yok olmuş ve içinde bir krater oluşmuş, sönmez ateşe odun getiren yoldaki kervanlar taş haline gelmiş, Nemrut’un askerleri oldukları yerde taşlaşmış kalmış, Nemrut ölmüş ve pis kanı akıp pıhtılaşmış…
Yazımıza Bitlis’te bulunan Nemrut Dağı’nın efsanesi ile başladık. Bakalım Bitlis’te bizleri neler bekliyor.
Bitlis’in Konumu
Doğu Anadolu Bölgesi‘nde yer alan Bitlis‘i, güneyden Siirt, batıdan Muş, kuzeyden Ağrı illeri ve doğudan Van Gölü çevreler.
Bitlis Ulaşım- Bitlis Gezi Tavsiyeleri
@nidakürsatarat
Bitlis’e karayolu ve demiryolu ile ulaşım sağlamanız mümkün, dilerseniz çevre illere hava yolu ile gidebilir ve Bitlis’e karayolu ile devam edebilirsiniz. Ankara’dan kalkan Van Gölü Ekspresi deneyimlemeniz gereken harika bir güzergahıda sizlere sunuyor. Son durağı Bitlis’in Tatvan ilçesidir. Tren güzergahları ve gerekli bilgiler için linke tıklayabilirsiniz.
Bitlis’in Tarihi- Bitlis Gezi Tavsiyeleri
Bitlis tarihini değişik zamanlardan başlatmaktadırlar. 5000 yıllık, 7000 yıllık tarih gibi. Gerçekte Bitlis tarihi Neolotik Çağ dediğimiz Yeni Taş dönemine kadar uzanmaktadır. Bitlis ve yöresinin yazılı tarih öncesi oldukça karanlıktır. En önemli nedenleri yüzeydeki buluntuların az olması ve bugüne kadar gerçekçi bir arkeolojik çalışma yapılmamasıdır.
Bitlis ili sınırları içerisinde bulunan Süphan ve Nemrut Dağı dağlarındaki obsidyen (doğal cam yatakları), doğrudan olmasa bile dolaylı olarak bu yöre tarihinin Neolitik dönemine kadar çıktığını göstermektedir. Obsidyen yataklarından elde edilen doğal camın yontucu, kesici, kazıyıcı olarak çevredeki yerleşim yerlerinde kullanıldığı anlaşılmaktadır.
Yine yapılan çalışmalar sonucunda o döneme ait ticaret yolu Van Gölü‘nün doğusundan güneye (bugünkü Van ili sınırları içerisinde bulunan Kalkolitik – Maden Dönemi – yerleşme alanı olan Tilkitepe), batıda ise Diyarbakır il sınırlarına (Ergani yakınındaki çanak-çömleksiz bir Neolitik yerleşme yeri olan Çayönü) dek uzanmaktadır.
1891 yılı Osmanlı nüfus sayımına göre Bitlis‘te yaşayan kişi sayısı 75.760 kişidir. Bunların çoğunluğu Türkmenler ve Kürtlerden oluşmaktadır (44.467 kişi). Bitlis’teki en önemli azınlık ise 30.445 kişilik nüfusları ile Ermenilerdir. Ermenilerin toplam nüfus içindeki payları belirtilen yıllarda %40’ı bulmaktadır.
İşte Bitlisli ya da Bitlis’i Gezenlerden Şehir Tavsiyeleri
Gezilecek yerler – Bitlis Gezi Tavsiyeleri
Süphan Dağı:
Doğu Anadolu Bölgesi’nde Van Gölü’nün kuzeyinde olan Süphan Dağı, Patnos ve Adilcevaz dolaylarında yükselmektedir. Çıkmak için gerekli izin Adilcevaz yetkililerince verilmektedir. Süphan Dağı Patnos Malazgirt Ahlat ve Adilcevaz sınırları içinde yer almaktadır. Tırmanış için en uygun aylar; Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül aylarıdır. Süphan Dağı’na tırmanmak için genellikle doğu ya da güney yamacı tercih edilir. Tırmanış sırasında Van Gölü her an birbirinden değişik ve güzel görüntüler sunar. Türkiye‘nin üçüncü en yüksek dağı olan Süphan dağıdır. En yüksek zirvesi 4058 metre yükseklikteki Sandıktepe’dir.
Nemrut Dağı:
Yazının başında sizlere bahsettiğim efsanenin sahibi olan Nemrut Dağı ya da Nemrut Stratovolkanı, Bitlis İlinin Tatvan ilçesinde, Doğu Anadolu Bölgesi‘nde yer alan yüksek dağlardan biridir. Van Gölü‘nün batısına düşer. Nemrut, uyuyan aktif bir yanardağdır ve 1441 yılında son kez lav çıkışı olmuştur. Tepesindeki kraterde Nemrut Gölü yer alır. Krater etrafında, en yüksek tepe olan Sivritepe 2935 m, Doğu Nemrut Tepesi 2625 m, güneydeki Tursuktepe 2828 m ve batıda Nemrut Dağı Tepesi 2801 m yüksekliktedir. Geçmişte insanlar açıklayamadığı doğa olaylarını efsaneleştirmiştir ve bu efsaneler günümüze kadar gelip bizlere ulaşmıştır. Bir volkan patlamasının günümüze kadar ulaşan efsanesi oldukça ilginç ve sürükleyicidir. Teknolojinin ve bilimin gelişmesi ile birlikte; mucizeler ve efsaneler artık oluşmamaktadır. Bu efsanelerin yerini bilimin gerçekliği almıştır.
Ahlat Selçuklu Mezarlığı:
Bitlis‘in Ahlat ilçesinde, yer alan, Selçuklu dönemi mezarlığıdır. Ortaçağ Türk mimarisi mezarlarını içeren bir açık hava müzesi niteliğindedir. Mezarlar şehrin Meydan Mezarlığı çevresinde ve Ahlat’ın eski mahallelerinde yer almaktadır. Sayıları bin civarındadır. Ancak anıt niteliğinde olanlar 118 adettir. Alışılmış mezar ölçülerinden büyük, 3.50 metre yüksekliğe varan ve her cephesinde süsleme bulunan dikdörtgen pirizma şeklindeki şâhideleriyle tanınırlar.
Bitlis Kalesi:
Büyük İskenderin Komutanı Bedlis’e inşa ettirdiği bu kalenin hikayesi oldukça sürükleyicidir. Döneminin en güçlü ve korkulu lideri Büyük İskenderin bir sağlık sorunu vardır. Bu sorunu anlında hızla boynuz şeklinde büyüyen et parçalarıdır ve bu sorun Büyük İskenderi git gide rahatsız etmektedir.
Şifacıları bu hastalığın tedavisinin su kaynakları olduğunu söylerler; gittiği, feth ettiği her yerde ki su kaynaklarına girip şifasını arayacaktır. Şifacıların dediği her şeyi yapar ama bir türlü şifasını bulamayan Büyük İskender. Bitlis’te Kösür çayına yönelmiş, sonunda bu suyun kaynağı olan pınara varılmıştır. Bu pınarın bulunduğu, suların fışkırdığı o dağlık, ağaçlık yeşil tepeler İskender’in gözüne çok güzel görünmüştür. Her taraf zümrüt yeşilliğinde, reyhan ve değişik çiçeklerle bezenmişti, birkaç gün burada konaklamaya karar vermiştir. Bu suyun kenarında konakladıktan bir hafta sonra, Kösür suyunun derdine şifa olduğu ve boynuzlarının kaybolduğu görülmüştür.
Günümüzde hala bu suya İskender Çeşmesi denilmektedir. Bu çeşme Bitlis‘e 10 km. uzaklıkta, Duav yaylasındadır. Derdine şifa bulan İskender bu yerin ve suyun ebedileştirilmesi için Bedlis‘i yanına çağırarak müstahkem bir kale yapmasını istemiştir. Komutanına dönerek; ‘Ben İran (bazı Kaynaklarda Hindistan) seferinden dönünceye kadar buraya öyle bir kale yap ki, benim gibi bir kral veya kumandan dahi onu ele geçiremesin. Böylece bu kalenin ve yerin ismi kuşaktan kuşağa, yüzyıldan yüzyıla ebedileşsin’ demiştir. Bu emri alan Bedlis hemen işe başlamış, bir yıl gibi kısa bir sürede M.Ö. 331 tarihinde bugün ki kaleyi yapmayı başarmıştır.
İskender Seferden döndükten sonra Kaleyi ziyaret etmek istemiştir. Fakat komutan İskender’in kaleye girmesine izin vermemiştir. İskender’de kaleye girmek için etrafını kuşatmıştır ama kaleye bir türlü girememiştir. Bunun üzerine komutanı İskendere Kalenin anahtarlarını göndermiştir. Anahtarı gören iskender madem anahtarları vericektin bizi ne diye uğraştırdın der. Komutanıda derki benden sizin bile feth edemeceğiniz bir kale yapmamı istediniz bende size bunu kanıtlamak istedim . Komutanın dediği bu sözler İskender’in çok hoşuna gider ve Kaleyi Bedlis’e bırakır.
@heksiovuc
- Bitlis merkezi görmeden başka ilçe ve illere geçmeyin, ara sokaklarını mutlaka ziyaret edin; sizleri muazzam güzellikler bekliyor olacak.
- Kışın gelirseniz kayak merkezine uğrayın.
- Hizan sonbaharda inanılmaz güzel. Rengarenk bir ambiyansa bürünüyor.
- Merkeze 20 km ötede Kasrik Köprüsü var. Taş kemerli şahane bir köprü.
- Gökmeydandaki İslahiye Medresesi ve Cami görülmesi gereken yerlerden.
- Yine merkezde Bitlis Kalesi, 5 Minare, Tas Köprüler, Türbeler ve Seyir terasları da var.
- Cittaslow yani Sakin Şehir seçilen Ahlat Selçuklu Mezarlığı, Harebe Şehir ve Nemrut Krater Gölü muhteşem mekanlar.
- Adilcevaz‘daki Van Gölü kıyılarının rengi Maldivleri andırıyor.
- El-Aman (Rahva) Hanı ve Kervansaray’ı da listenize eklemelisiniz.
- Reşadiye’de yoldan geçerken manzara ve konum eşsiz.
- Pek fazla kimsenin bilmediği Gümüşkanat şelalesi. Tortum ile yarışır. (63 m)
@suleymanaktas67
- Hizan Sonbahar’da gerçekten çok güzel.
@hbbdal
- Nemrut krater gölü, Ahlat Selçuklu mezarlığı , Adilcevaz Aygır Gölü muazzam yerler.
@tgccgmssy
- Tatvan çok güzel bir ilçe.
Yeme – içme Tavsiyeleri – Bitlis Gezi Tavsiyeleri
- Çorti Aşı, Katıklı Dolma, Ayran Aşı, Bitlis Lokması.
@heksiovuc
- Büryan yemek isteyenler; Saat 12’yi geçirmeden, Azmi veya Medeni ustada yiyebilirler
- Tatvan’dan Bitlis merkeze geçerken sol tarafta kalan Adabağ Petrol ofisinde; içli köfte, kavurma, mumbar, kuru fasulye yenilebilir.
@mustafa.temel.92
- Tatvan sanayisinde yediğim döneri unutamam.
Atalarımızın bir kısmının Bitlisli olması ve sülalemde en sevdiğim kişilerden biri olan amcamın 40 yıllık eşi Nezihe yengemin Bitlisli olması benim Bitlis mutfağına olan ilgimi güçlendiren sebepler. Çünkü yengem evlerine her gidişimizde bize Bitlis mutfağının en güzel lezzetlerini hazırlardı. Aklıma gelenleri buraya bırakıyorum.
- Bitkis köftesi ve Büryan ete doyabileceğiniz harika lezzetler.
- Ciğer taplama, Tutmanc Aşı, Şekalok, Gılorik, Has Dolması, Mişevşi, Turşu Aşı, Çireş Çorbası, Kengerli Pilav, Turşulu Dolma, Fındık Dolması, Gari Aşı, Soğan Köftesi, Halise
Ne Alınmalı? – Bitlis Gezi Tavsiyeleri
- Kök boyalı rengarenk kilimler
- El emeği halılar
- Ceviz ve Reçeli
- Harik adı verilen yöresel ayakkabılar
- Toprak çanak-çömlekler.
- Ahlat İlçemizde yapılan her biri sanat eseri olan bastonlar
- Kara kovan balı
- Küp peyniri
Şehir tavsiyeleri yazılarımız sizlerin de katkısıyla devam edecek. Hikayeleri takip ederek istediğiniz şehirle alakalı tavsiyelerinizi yazabilirsiniz. Bir önceki Bingöl Tavsiyeleri yazımızı da buraya bırakıyorum. Bingöl Tavsiyeleri