Yılbaşında Atina | Atina’da Gezilecek 22 Mekan

Merhaba,

Bu yazımızda yılbaşı planı yaparken bizi en fazla zorlayan Nerede Kutlamalıyım😊 sorusu üzerine bir rota önerisi ile çıkıyoruz.

Şimdiden keyifli okumalar dileriz😊

Yılbaşında Atina | Atina’da Gezilecek 22 Mekan

Yılbaşı için Yurtdışı Planı Yapmak

İlk başta bu fikir çoğu insane uzak gelse de gerçekten başlı başına farklı bir deneyim. Biz yıllık iznimizden kalan tatilleri de birleştirerek 1 haftalık bir yılbaşı rotası çıkardık. Yakın olması, özellikle yemek kültürünün benzemesi ve tarihi bir çok mekana sahiplik yapması sebebi ile Atina ‘yı seçtik.

Sadece yılbaşını kutlamak için yurtdışına çıkmak bizim için yeterli olmayacaktı.

Yılbaşında Atina’da Ulaşım ve Konaklama

Şehir beklediğimizden daha sakindi. Yılbaşını kapsayan haftanın başında orada olacak şekilde, uçak biletlerimizi aldık. Konaklama konusuna gelince, otelde kalmayı daha doğrusu tek bir odada sıkışıp kalmayı bir türlü sevemediğim için airbnb üzerinden  evimizi kiraladık. Tüm bu saydığım kemik detaylar tabi ki bir günde olmadı. Detaylı yorum taramaları, google mapsten sorgulamalar derken 3 günümüzü sadece bunun için ayırdık.

Noel Haftasında Atina  Gezi Rehberi

Tarihi yapısı ve kültürünü her zaman merak ettiğim başkentte 1 hafta boyunca koşturmaca olmadan, dolu dolu gezdim diyebilirim.

Merak ettiğim , yapmadan dönme diyeceğim ne var ise 1 ay öncesinden ajandama hepsini detaylı bir şekilde not aldım. Konaklayacağımız yer üzerinden, detay bir harita çıkardık. Her gün için ayrı bir gezi planı yaptık, birbirine yakın mesafedeki müze, anıt, yemek mekanlarını tek tek gezdik.

 1.Syntagma Meydanı – Kolonaki -LycabettusTepesi

İlk gün evimize yerleştikten sonra , Atina’nın merkez meydanı olan Syntagma ‘ya gittik, bulunduğumuz konum ile arası yürüme mesafesi ile yaklaşık 15 dk idi. Havanın güzel olması da bize yardımcı oldu😊

Hemen hemen kalan diğer günlerde de bu meydanı kullanarak diğer rotalarımıza ulaştık. Gerçekten Atina’nın ana meydanı diyebiliriz.

• Kolonaki , Atina’nın en şık caddesi diyebilirim, şöhretini tamamen hakediyor. Ünlü markaların tasarımlarını, en lüks restaurantları burada bulabilirsiniz. Noel de süslenen mekanlar ışıl ışıldı 😊
• Lycabettus Tepesi deniz seviyesinden 277 metre yukarıda bulunan Atina’nın en güzel seyir mekanı diyebilirim. Çıkması bi hayli yorucu oldu ama gerçekten değdi. Gün batımında burada olmak çok keyif verici bir aktivite. Eve yaptığımız kahvelerimiz ve yanımızdaki atıştırmalıklarımızla güneşi burada yolculadık.

  

  2.Ulusal Arkeoloji Müzesi –Omonoia Meydanı – Stani 😊

• Ulusal Arkeoloji Müzesi, Atina’da dünyanın en büyük Eski Yunan sanatı müzelerinden biridir. Neolitik, Kiklad, Miken ve Klasik, Roma, Helenistik… ve daha sonra Bizans, Venedik, Osmanlı, devrim ve hatta modern Yunan tarihine dair izler var. İçinde 11.000 den fazla sergi bulunuyor. Eserlere baktıkça gerçekten kısıtlı imkanlarla bu kadar sanat içeren eserler yaratılırdı diyorsunuz. Her bir detay , her bir işleme ayrı ayrı hayranlık uyandırdı.Sanat sever biri iseniz ,gezi için yaklaşık 1 günüzü ayırmanız gerekiyor.
• Omonoia Meydanı Atina’nın en eski meydanlarından birisi ve şehrin kuzey trafiğinin ana damarı diyebiliriz. Etrafında iş merkezleri, ufak tefek restaurantlar bulunuyor. Bize en büyük faydası farklı bölgelerde olan mekanları birleştirmesi oldu.

  

• Stani ‘de Ballı Yoğurt  çok araştırdık ve en iyisini bulduk😊 Greek yoğurdu, gerçekten üst seviye. Ulusal Müze den çıktıktan sonra Omonoia meydanı üzerinden Stani’ye ulaştık. Bir Ballı Yoğurt bu kadar mı güzel olur ,gerçekten oluyormuş. Mekan 1931 yılından beri hizmet veriyor, ufacık ama gerçekten niş ürün çıakrıyorlar. Elimden gelse paket paket alıp yanımda İstanbul’a getirecektim, tadı o derece güzeldi.

    3.Plaka–Anafiotica -Akropolis Müzesi

• Plaka, Atina’nın en eski yerleşim yerlerinden biri. Kolonaki nasıl ışıl ışıl ve şık bölgesi ise Plaka da bir o kadar uzun ve dar sokakları cumbalı evleri ile size kendinizi geçmiş zamanda hissettriyor. Atina’nın belki de en güzel yeri denilebilir.Acropolis’in hemen alt tarafında yer alır.Daracık sokakları, sokak satıcıları, tavernaları ve elbette ki yemeğe doyamayacağınız souvlakileri ile başınızı döndürebilir. Atina’nin en turistik muhitlerinden biri olan Plaka, kafeteryalarıyla ve restorantlarıyla da meşhurdur.
• Anafiotica, Plaka ile yakın hatta cadde ile ayrılıyor diyebiliriz. Bembeyaz evleri ile Santorini tarzını hissettiriyor. Anafiotika bölgesinde dolaşırken, evler ve sokaklarda iç içe şekilde olduğu için çok sessiz olmanız gerekiyor. İnsanlar yaşadığı için rahatsız olma ihtimalleri biraz fazla.

  

• Akropolis Müzesi, Paris’te bulunan Louvre Müzesinde ve diğer Avrupa ülkelerindeki müzelerde de Akropolis ’ten götürülmüş eserler bulunur. Akropolis antik şehrinin girişinde bulunan bu büyük müze, aynı adı gibi modern bir mimariyi yansıtır. Müzenin bütün katlarında şeffaf zemin ile döşenmiş ve bu sayede ziyaretçilerin alt kattaki tarihi eserleri görme olanağı var. Müzede bulunan tarihi eserlerin hepsi, toplam üç kata ayrılan salonlarda sergileniyor. Birinci katta sergilenen eserler Akropolis’in yamacından çıkarılan tarihi eserlerdir. İkinci katta, Erectheion ile Nike tapınağından çıkartılan heykel ve değerli eşyalar sergilenmektedir. En üst kata çıkıldığında ise, bu eşsiz güzellikteki müzenin en etkileyici kısmına gelinir. Yalnızca PARTHENON için ayrılan bu katta, resimlerden kalanlar ve heykeller sergileniyor.Müze için yarım gün ayırmanız yeterli. Detaylı gezmemize rağmen Ulusal Müze kadar eser barındırmadığı için ayrdığımız zaman kafi oldu

     4.Atina Akropolisi’ndeki Tarihi Mekanlar – Café Avissinia

• Erekhtheion, tapınak  MÖ 406 yılında inşa edilmiş olup Akropolis’in kuzeyinde yer almaktadır ve Athena ve Poseidon’a adanmıştır.

• Herodes Antik Tiyatrosu, Atina Akropolisi’nin güneybatı tepesinde bulunan tiyatro,  MS 161 yılında inşa edilmiş olup 1950’de restore edilmiştir.

• Partenon, Athena’nın tapınağıdır, MÖ 5. yüzyılda Atina Akropolisi’nde inşa edilmiştir. Antik Yunan’dan günümüze kalan yapılar arasında en iyi bilinenidir ve Antik Yunan mimarisinin en büyük eseri olarak kabul edilir. Dış cephesinde kullanılan heykeltıraşlığın, Yunan sanatının en yüksek noktası olduğu düşünülür.

• Hephaistos Tapınağı, Atina Agorası’nın kuzeybatısında Agoreos Kolonos tepesinin üzerinde yer almaktadır. 7. yüzyıldan 1834 yılına kadar, Aziz Yorgo Akamates’in Yunan Ortodoks Kilisesi olarak hizmet vermiştir.Mimarı düzeninde;  Dor yapısı, Antik Yunan mimarisi,klasik mimari içerir.
• Attalos Stoası, Atina Agorası’nda yer almakta olup MÖ 1. yüzyılda Kral II. Attalos adına inşa edilmiş ve 1952-1956 yılları arasında restore edilmiştir.
• Café Avissinia, yaptığımız detaylı araştırmada en güzel yılbaşı yemeklerinin bu mekanda çıktığını not almıştık. Uzo su , mezeleri, güzelim taverna şarkıları ve aile mekanı olması bizi her yönden mutlu etti. Bütün yorgunluğumuzu bu mekanda bıraktık😊

     5.Ermou Caddesi – Monastiraki- Prison of Socrates

•  Ermou Caddesi, tüccarların koruyucusu anlamında simgelenen eski Yunan tanrısı Hermes’den adını       almış olan Ermou Caddesi,  bir buçuk kilometre uzunluğunda bir yol olup, Kerameikos arkeolojik alanını Monastiraki, Psiri ve Thiseio üzerinden Syntagma Meydanı’na bağlar.

•  Monastiraki, yunancada küçük manastır olarak bilinen Atina’nın başlıca alışveriş merkezlerinden biri olan caddedir. Monastiraki Bit Pazarı’nda geleneksel sabunlar, el yapımı sandaletler ve hediyelik tişörtler satan dükkanlar vardır. Civardaki caddeler çoğu Akropolis manzaralı olan geleneksel tavernalar ve restoranlarla doludur.
• Prison of Socrates, Sokrates’in burada hapsedildiğine dair gerçek bir kanıt yok, ancak tarihin bir şekilde inanmak ve tarihin bir parçası olmak her zaman harika. Sadece tarihin büyük adamlarından birinin burada olabileceğini hayal etmek için bile gitmeye değer.

    6.Olimpos Zeus Tapınağı – Hadrianus Kemeri – Panathenaic Stadium

• Olympian Zeus, Zeus’a adanmış olan Olimpos Zeus Tapınağı Antik Yunanistan’ın en büyük tapınağıydı. Yunanların çok tanrılı dönemde taptıkları tanrılardan en büyük olanı için diktikleri heykeldir. Aynı zamanda en büyük heykel olarak bilinmektedir. M.Ö 6. yüzyıla dayanan bir tarihi vardır.  Uzunluğu 108, genişliği ise 43 metredir. İlk yapıldığı dönemde 108 adet sütun bulunmaktaymış Ancak zamanla barbarlar tarafından yağmalanan yapıdan günümüze sadece 15 adet sütun kalmıştır.

• Hadrianus Kemeri, Atina’da bulunan bir Roma kemerdir. MS 132 yılında Roma İmparatoru Hadrianus’un kente katkılarını kutlamak amacıyla inşa edilmiş olup Akropolis’in güneydoğusunda yer almaktadır.

• Panathenaic Stadium, Antik zamanlarda inşa edilen stadyum, Tanrıça Athena onuruna düzenlenen Panathenaik Oyunları‘nda kullanılmaktaydı. Bu sıralarda tribünler tahtadan yapılmıştı. MÖ 329 yılında, Atinalı Lycurgus tarafından mermer kullanılarak baştan aşağıya yenilenen stadyum, 140 yılında Herodes Atticus tarafından genişletildi ve 50.000 kişi kapasiteli oldu. 1896’daki ilk Olimpiyat Oyunları’na ev sahipliği yapan stadyum, alanındaki en eski yapılardan biri ve tamamı beyaz mermerden yapılan tek stadyumdur.

     7.National Garden – Parliament House

• National Garden, Ulusal Bahçe Yunanistan’ın başkenti Atina’da bulunan bir parktır. Park, Yunanistan Parlamento Binası’nın hemen arkasında yer almaktadır. Park, bazı antik kalıntılar, mozaikler ve diğer özelliklere ev sahipliği yapmaktadır. Şehrin ortasında nefes almak için enfes bir dinlenme mekanı😊

• Parliament House, Yunanistan’ın ilk kralı Otto’nun isteği üzerine kraliyet ailesi için inşaa edilmiştir, 1843 yılında monarşi kalkana kadar bu durum devam etmiş.Bina 1935 yılından itibaren Parlamento binasına dönüştürülmüş.Pazar günleri geleneksel nöbet değişim törenlerini izleyebilirsiniz.

Yazımda sizlerle çok keyif aldığım ve mutlu olduğum yeniyıl tatilimin detaylarını paylaşmaya çalıştım. Uzun soluklu tatil planı yapmayı seviyorsanız bu rota tam size göre😊

        Yapmadan Dönme:

• Akropolisi gezmeden
• Taverna da eğlenmeden
• Café Avissinia ve Café Noel de vakit geçirmeden dönme😊

Daha fazla bilgi ve gezi fotoğrafı için instagram hesabım @geziparolasi ‘nı takip edebilirisiniz.

Öğümce Beykoz Gezi Rehberi için bağlantıya TIKLAYABİLİRSİNİZ

Sevgiyle kalın😊

Yazar : Dilara Kızılçelik