Mısır’a Gitmeden Önce Bilmeniz Gereken 12 Önemli Bilgi | Dünya’yı gezmeye başlamadan önce “En çok gitmek istediğin ülke hangisi?” sorusuna cevabım hep “Mısır”dı. Sonunda bu hayale kavuşmak harika bir duygu, bu yüzden Mısır benim için özel ülkelerden biri.
Mısır’a Gitmeden Önce Bilmeniz Gereken 12 Önemli Bilgi
Mısır binlerce yıldır bir çok uygarlığa, imparatorluğa ev sahipliği yapmış bir ülke. Çok fazla yaşanmışlığı olan toprakların bir enerjisi olduğuna inanıyorum. Mısır’a gelmeden önce de bu enerjiyi burada hissedeceğimi düşünüyordum.
Geldim, gördüm, hissettim. Bu kadim topraklara gitmeyi düşünüyorsan bu yazı senin için. Hem gezdiğim yerleri anlatacağım hem de bazı ipuçları vereceğim.
1. Mısır Vizesi
Mısır’a gideceksen ve bordo pasaportun varsa kapı vizesi alman gerekiyor. Bunun için uçakta verilen bir formu doldurman, uçaktan inince de pasaport sırasına girmeden önce 25 dolar ödemen yeterli. Yeşil pasaport sahibiysen vizeden muaf olduğun için uçakta verilen formu doldurman yeterli.
2. Mısır’da Para Bozdurma
Mısır’ın para birimi Mısır Poundu. 1 dolar yaklaşık 50 Mısır Poundu ediyor, bu yüzden hesaplama yapmak kolay oluyor.(Kasım 2024 kuru) Mısır’a giderken yanında bozdurmak için dolar götürmek en mantıklısı. Biraz bozuk dolarlar götürürsen dolarla da alışveriş yapmak mümkün ancak para üstü pound olarak veriliyor. Ayrıca kur farkından dolayı küçük miktarlarda zarar edebilirsin bu yüzden hangi ülkeye gidersen git yerel para birimiyle ödeme yapmak daha avantajlı oluyor.
Banquemısr yani Mısır Bankasında para bozdurmak en güvenlisi ve kur olarak da en uygunuydu. Havalimanında ya da bir çok yerde Banquemısr’ın bankamatiklerinden döviz bozdurmak mümkün. Mısır ucuz bir ülke olduğu için bir kerede fazla paralar bozdurmaya gerek yok.
Başlangıçta 100 dolar bozdurmak yeterli olacaktır sonrasında harcama durumununa göre tekrar bozdurabilirsin çünkü poundu tekrar dolara çevirmek pek kolay değilmiş. Kredi kartı da kullanmak mümkün tabi ben kullanmamayı tercih ettim. Önce güvenlik 🙂
3. Mısır’da Telefon Hattı
Havalimanından hemen yerel bir hat almak mümkün. Şehrin içinde de alacak yerler var tabi ki. E-sim uygulamaları da oldukça popüler artık ve genelde daha hesaplı. Ben gezerken dikkatimi dağıtmak istemiyorum o yüzden hat almamayı tercih ediyorum genellikle. Tavsiyemdir 🙂
4. Mısır Güvenli mi?
Hem evet hem hayır. Oyunu kuralına göre oynarsan hiç bir sorun yaşamazsın. Sharm al Sheikh gibi sadece deniz tatili yapmayı düşünüyorsan tur gerekli olmayabilir ama bir kültür turu istiyorsan Mısır’a turla gitmeni tavsiye ederim. Hem güvenlikten yana bir sorun yaşamazsın hem de bence bu kadar köklü bir tarihe sahip bir imparatorluğu iyi bir rehberden dinlemek iyi fikir.
Güvenlikten bahsederken bir kaç farklı açıdan değerlendirmek gerekiyor. Mısır bir Orta Doğu ülkesi olması hasebiyle savaş coğrafyasında bulunuyor o yüzden insan biraz endişelenebilir ama bu anlamda şuan hiç bir sıkıntı yok. Özellikle şehirlerarası yolculuklarda bir çok yerde polis kontrol noktaları görebilirsin, bu rutin bir durum. Dikkatli olman gereken kısım özellikle Kahire’de akşamları tenha yerlere gitmemek, turistik kısımlarda bir sıkıntı görmedim.
Seninle konuşmaya çalışan, “Seni otelde gördüm, ben oranın mutfağında çalışıyorum.” ya da “Taksi ister misin?” diye peşine takılan insanları görmezden gel, değerli eşyalarına sahip çık yeterli. Sürekli birileri bir şeyler satmaya çalışacak, onları da görmezden gel.
Mısır’da alışveriş kısmından ayrıca bahsedeceğim. Mısır’da çok sıcakkanlı, samimi insanlarla tanıştım ama aynı zamanda insanları kandırmaya çalışan, sürekli çok yüksek fiyatlara bir şeyler satmaya çalışan, rahatsızlık veren insanlarla da tanıştım. O yüzden genel bir yorum yapmak çok mümkün değil.
5. Mısır’da Alışveriş
Mısır’da alışveriş zor zanaat. Gözünün ucuyla bir şeye baktığında pişman oluyorsun çoğu zaman. Çünkü satıcılar sürekli peşinde dolaşıp illa ki satış yapmaya çalışıyorlar. Bu durum çok bunaltıcı olduğu için hayatımda en az alışveriş yaptığım yolculuk Mısır olabilir.
Mısır’da alınabilecekler arasında Antik Mısır temalı objeler, papirüs kağıdı, esanslar( çok kalıcı ve güzel bulmadım açıkçası), mercan, firuz gibi doğal taşlardan yapılmış takılar❣️, Alabaster taşından yapılan objeler (Mısır dışında da bir çok yerde bulunan bir taş aslında) sayılabilir.
Turistlere normalinin bir kaç katı fiyat veriyorlar genellikle o yüzden pazarlık şart. Sürekli bir “Kazıklanıyor muyum acaba?” düşüncesi rahatsız edici. Bazı restoran ve kafelerde mönüde fiyatlar yazmıyor ki istedikleri fiyatı söyleyebilsinler.
Tabii halkın geneli oldukça fakir. Asgari ücret yaklaşık 90-100 dolar. Bahşiş isteyen, bekleyen insanlar çok haliyle. Birisi sana yardım etmek, fotoğrafını çekmek, ufak bir şey hediye etmek istiyorsa bil ki bahşiş bekliyor. Özellikle Piramitler bölgesinde deveye binmek isteyenler çok dikkat etmeli. 10 dolara anlaştıktan sonra sizi deveden indirmek için 100 dolar isteyebiliyorlarmış.
6. Mısır Mutfağı
Mısır’ın yemek kültürü bize çok yabancı değil aslında. Köfte, kebab, dolma, helva, türlü gibi benzer yemeklerimiz var. Bunun dışında yine Arap coğrafyasının genelinde yapılan falafel, humus(bizdekine göre tahin oranı daha fazla) bir çok yerde bulunabiliyor.
Mısır’ın ulusal yemeği de Koşeri. Pirinç, makarna, yeşil mercimek ve nohut ayrı ayrı pişirilerek karıştırılıyor. Soğan da kavrularak ekleniyor. Üzerine acı sos dökülerek servis ediliyor. Koşari Mısır sokak lezzetlerinin başını çekiyor. Ah olsa da yesem denilecek bir yemek değil ama fena da değil.
Mısır’da en sevdiğim şeylerden biri de mango suyu içmekti. Mangoları müthişli!
7. Mısır’a Ne Zaman Gitmeli ve Ne Giymeli ?
Mısır bir çöl ülkesi olduğu için yaz aylarında gitmek elbette ki tavsiye edilmiyor ancak bu dönemde gidersen de daha az kalabalık ve daha düşük fiyatlarla karşılaşacağın da bir gerçek. Sonbahar ve ilkbahar ayları en güzel zamanları bence. Kışın da tercih edilebilir hava bahar gibi oluyormuş. Ama ben sıcak insanıyım bu yüzden Kasım ayında gittim ve hava çok iyiydi.
Gündüz bunaltmayacak kadar ama elbiseyle veya tshirtle rahatça gezilecek kadar sıcak. Güneş kremi ve şapka almak iyi bir fikir. Akşamları ise üzerine bir ceket veya ince bir mont almak çoğu zaman yeterli oluyor. Cami ziyareti vb yapacak hemcinslerin yanında bir şal götürmeyi unutmasın.
Bu arada açık kıyafetler giymek konusunda bir sorun yok özellikle turistik bölgelerde ama Mısırlı beyler biraz fazla ilgili olduğu için rahatsız olmamak adına aşırıya kaçmamak tavsiyemdir :))
8. Mısır’ın Hayat Kaynağı: Nil
Nil, dünyanın en uzun 2. nehri ve Afrika’ya hayat veriyor. Nil havzası 11 ülkeyi kapsıyor: Kongo Demokratik Cumhuriyeti , Tanzanya, Burundi, Ruanda, Kenya, Uganda, Güney Sudan, Etiyopya, Eritre, Sudan ve Mısır. Nil’in 3 ana kolu var: Beyaz Nil, Mavi Nil ve Atbara. Uganda’dan doğan Beyaz Nil ile Etiyopya’dan doğan Mavi Nil Sudan’da birleşerek Mısır üzerinden Akdeniz’e dökülüyor.
Nil, Tanrı’nın Mısır’a bir lütfu, bereketin simgesi. Mısır’da yaşam Nil Nehri boyunca
devam ediyor. Bu yüzden Nil, Mısır için hayat demek. Nil olmasaydı Mısır’da bugüne kadar kurulmuş medeniyetlerden bahsedemezdik. Nil belli dönemlerde taştığı ve her yer sular altında kaldığı için Mısırlılar takvimi icad etmek, matematik hesaplamaları yapmak zorunda kalmışlar.
Nil sebebiyle Mısır’da çok ilginç bir coğrafya var. Şehirler arası yolculuk yaparken Nil’in havzasının yemyeşil ve bereketli topraklar olduğunu, Nil’den biraz uzaklaşınca ise çorak çöl topraklarının başladığını görebiliyorsunuz.
1960-1970 yıllarında Mısır’ın Aswan şehrinde Sovyetler’in desteğiyle baraj yapılmış. Nil’in suyunun geçtiği ülkeler arasında paylaşılması konusu çoğu zaman bir kriz hatta savaş haline gelebiliyormuş. Mısır bu konuda diğer ülkelere pek söz hakkı vermeyerek Nil’in sularının aslan payını kendine alıp bir miktar da Sudan’a veriyor.
Diğer ülkeler özellikle Etiyopya elektik ve su sıkıntısı çektiği için adil paylaşım yapmak istiyor. Mısır veto etse de 2011 yılında Rönesans Barajı’nı inşa eden Etiyopya, Mısır ile savaşın eşiğine gelmiş ve Mısır’a gelen su miktarı azalmış. Mısır bu durumdan çok rahatsız.
Nil’in taşma dönemlerinde toprak çok bereketleniyor ve dünyanın en kaliteli pamuğu olan Mısır Pamuğu elde ediliyor. Etiyopya’nın yaptığı baraj sadece Mısır’a gelen su miktarını azaltmıyor aynı zamanda meşhur Mısır pamuğunun kalitesini de olumsuz etkiliyor.
Nil denince akla gelenlerden biri de saldırganlıklarıyla nam salmış Nil Timsahları. 5 metre uzunluğuna ulaşabiliyorlar. Nil’de seyahat çok keyifli olsa da timsah çıkar mı korkusu olmuyor değil. Nubilerin yaşadığı köy dışında timsah görmedim çok şükür ki. Nubi köyünde timsahlar var isterseniz yavru timsahları kucaklayabiliyorsunuz. Ayrıca isim şehir oynarken bizi kurtaran “N” harfli yegane hayvandır Nil Timsahı 🙂
9. Mısır Piramitleri – Mısır’a Gitmeden Önce Bilmeniz Gereken 12 Önemli Bilgi
Mısır dendiğinde ilk akla gelen gizemli piramitler. Piramitlerin gizemli olmalarının sebebi 4500 yıl önce teknolojik imkanlar olmadan(?), mühendislik harikası yapıların inşa edilmesi ve hala ayakta kalabilmeleri. Bunun nasıl mümkün olabildiği üzerine çeşitli teoriler üretilse de hiç biri tam olarak bu gizemi açıklayamıyor. Bazıları piramitleri uzaylıların ve hatta cinlerin yaptığına bile inanıyor.
Antik Mısır’ın ilk ve en eski piramidi Sakkara’da yapılmış olan Zoser Piramidi.
Piramit aslında Firavunlar için yapılan mezarlara verilen isim. Mısır’da 138 piramit olduğu söyleniyor.
Bunlardan en önemlileri ve en büyükleri Kahire’nin Giza bölgesinde yer alan 3 büyük piramit: Keops(Khufu), Kefren(Khafra) ve Mikerinos(Menkaura) Bu üç piramit, peş peşe başa geçmiş üç kuşak firavun tarafından yapılmış. Keops Piramidi Antik Dünya’daki 7 harikadan biri ve günümüze kadar ayakta kalabilen biricik eser. Keops Piramidi 146 metre olarak inşa edilmişse de şuanda 138 metre yüksekliğinde.
Piramitlerin yapılma amacı dünyada kalıcılığı sağlamak ve öteki dünya Tanrılarına güç gösterisi yapmak. Firavunlar gemileri, altınları ve değerli eşyalarıyla beraber gömülürlermiş ki öbür dünyada da eşyalarını kullanabilsinler.
Antik Çağlarda piramitler beyaz sıvayla kaplanır ve tepe kısımları da altından yapılırmış. Tamamen yatay mimamirinin olduğu o çağlarda, çölün ortasında hem yükseklikleri hem de güneşte ışıl ışıl parlamalarıyla kilometrelerce öteden görünürlermiş. Zaten 20. Yya kadar da piramitler dünyanın en yüksek binalarıymış.
Giza Sfenksi Dünya’nın en büyük yekpare taş heykeli. Gücü temsil eden, kutsal sayılan aslan gövdeli ve firavun başlı bir heykel. Yükselen güneşi karşıladığı için Giza Piramitleri’nin koruyucusu olduğuna inanılıyor.Bülent Ersoy’a benzediğini söyleyenler de var 🙂
Piramit bölgesinde yaklaşık 20 dakikalık deve turları da oldukça popüler ama dediğim gibi güvenilir birilerini bulmak ve sıkı bir pazarlık yapmak şart.
Piramitlerin içine girmek konusu var bir de. Piramitin içine girmek ekstra bir ücret ödemek koşuluyla mümkün. Yaklaşık 10 dolar gibi bir ücreti vardı sanırım. Açıkçası yaptığım araştırmalardan öğrendiğim kadarıyla içeri girmenin çok da bir esprisi yok bana göre.
Çok dar ve kolostrofobik bir yer gibi duruyor, biraz da meşakkattli bir etap. Bu yüzden ben tercih etmedim ama piramitin içine girmiş olma hissini yaşamak istiyorsan bunu deneyimlemek mümkün.
10. Kahire
Kahire oldukça kaotik, karmaşık ve hijyenden çok uzak bir şehir. Hijyen konusu Mısır genelinde bir problem aslında ama en çok Kahire’de hissettim bunu. Özellikle camilere girecek olursan galoş veya sonrasında atmak isteyeceğin bir çorap iyi bir fikir.
Kahire tam bir Orta Doğu şehri. Yoksulluk, savaş izleri hepsini görmek mümkün. Şehir Yeni Kahire ve Eski Kahire olarak ikiye bölünmüş durumda. Eski Kahire oldukça harabe bir görünüme sahip. Özellikle Ölüler Kenti denilen kısmı çok ilginç.
İnsanlar Osmanlı ve Memlük mezarlarının üzerinde yaşıyorlar. Ve yaklaşık beş yüz bin kişilik bir nüfustan bahsediyoruz! İnanılır gibi değil gerçekten. Yeni Kahire kısmı ise daha modern binaların olduğu, nispeten yeşil alanlar görülebilen bir bölge. Mısır Müslüman bir ülke olsa da %14lük Hıristiyan bir kesim var ve onlara Kıpti deniliyor.
Oldukça rahat bir şekilde dinlerini yaşayabiliyorlar ve çok güzel kiliseleri var. Özellikle mağara içine kurulmuş olan kiliseleri çok ilginç. Aynı zamanda küçük bir Yahudi kesim de Mısır’da varlıklarını sürdürüyor.
Kahire’nin piramitlerden sonra en etkiliyeci yerleri bence kesinlikle müzeler. Tam anlamıyla gezebilmek için çok uzun zaman gerekiyor tabi ama müzeleri bile gizemli hissettiren bir ülke varsa o da Mısır bence.
Kahire’de şehir merkezini ve Han el Halili’yi de görmek gerek. Ne ararsan bulabileceğin büyük bir çarşı. Burada bulunan ve Mehmet Akif Ersoy’un da Kahire’deki uğrak mekanı olan El Fishawi kahvesinde bir kahve içmek de Kahire turistliğinin şanından 🙂 Tavsiyem şu ki satıcıların aşırı mobbingine uğramamak için çok yol kenarında değil de biraz daha içlerde otur. Ben tam kenarda oturduğum için 6383774 kişi bana bir şeyler satmaya ya da kına yapmaya çalıştı.
Nil Nehri’nde gece yapılan açık büfe yemekli danslı şovlu tekne turunu da kesinlikle tavsiye ediyorum. Hem yemekler güzeldi hem de çok eğlenceliydi. Hayatımda gördüğüm en iyi dansözleri orda gördüm diyebilirim. Bir de dansöz seni sahneye çıkarmak istiyorsa elinden kurtulamıyorsun. Nerden bildiğimi sorma 🙂
11. Aswan
Kahire’den Aswan’a yaklaşık 1 buçuk saatlik bir uçak yolculuğuyla geçmek en rahat seçenek. Tren ya da otobüsler de var ama çok uzun ve konforsuz olduğu söyleniyor. Aswan kesinlikle çok sevdiğim bir şehir oldu. Kahire gibi kaotik değil daha sakin ve huzurlu bir şehir.
Philae Tapınağı veya bir diğer adıyla Isis Tapınağı kesinlikle görülmesi gereken 2000 yıllık bir pagan tapınağı. Isis Tapınağı Nil üzerinde bir adaya inşa edilmiş, daha sonra Aswan Barajı inşaatı ile sular altında kaldığı için titiz bir çalışmayla başka bir adaya taşınmış. Buraya ancak tekne ile ulaşılabiliyor haliyle.
Aswan’da görülmesi gereken bir diğer yer yine tekneyle ulaşılabilen rengarenk bir köy olan Nubi köyü. Nubi köyüne giderken Nil’in yeşil havzası sizi karşılıyor. Kimi yerde de altın kum tepeleri bu yolculuğu keyifli hale getiriyor.
Nubi Köyü’nde Afrika etkisini hem insanların ten renklerinde, hem mimaride hem satılan hediyelik eşyalarda hissetmek mümkün. Nil timsahlarını da bu köyde görmek ve minnoşlarıyla haşır neşir olmak mümkün. Tabi ki bu fırsatı kaçırmadım. Vahşi hayvan sevgim sorgulanmasın 🙂
12. Luksor
Aswandan Luksor’a çöl manzaraları eşliğinde yaklaşık 5 saatlik bir kara yolculuğu ile geçtim. Yol üzerinde çok kez polis kontrol noktasında durdurulmasak belki daha kısa sürebilirdi tabi. Bu yolculukta Nil’in geçtiği yerlerin ne kadar yeşil olduğunu ve Nil’in etkisinin olmadığı yerde çorak çöl topraklarının başladığını fark etmemek mümkün değil.
Luksor benim için Piramitler bölgesinden sonra en güzel şehir olabilir. Luksor ve Karnak tapınaklarına oldukça hayran oldum. Favori tapınağım Karnak. Güngüz ayrı gece ayrı güzel Karnak. Karnak’ta Gece ses ve ışık gösterilerinin yapıldığı Light and Sounds Show’a gittim ama anlatımları biraz sıkıcı bulduğumu söylemeliyim.
Sesler kimi zaman çok boğuk çıkıyor ve anlamakta güçlük çektim. Biraz da gereksiz uzatılmıştı. Ama işin ışık kısmı ve gece vakti antik bir Mısır Tapınağı’nda olmanın verdiği gizem hissi harikaydı.
Luksor’da sıcak hava balonuna binme şansın da var gün doğumunda Krallar Vadisi üzerinde uçuyor. Açıkçası bana çok gerekli gelmedi. Kapadokya gibi havadan gezmek gereken bir yer olduğunu düşünmüyorum ama otelimden onlarca balonun sabah Nil üzerinde süzüldüğünü görmek güzel bir manzaraydı.
Luksor’da Krallar Vadisi bulunmakta burada Orta Mısır Dönemi’nden sonra yaşayan Firavunların mezarları var. Bu dönemden sonra firavunlar, piramitler yerine vadiler kazılarak oluşturulan mezarlara gömülmüşler. Mezar ne kadar derine kazırlırsa o kadar iyiymiş.
Burada bir çok Firavun mezarı bulunuyor ve ziyaretçiler sadece 3 mezar gezebiliyor. Bu 3 mezar belirli periyodlarla değiştiriliyor böylece kral mezarlarının daha az zarar görmesi hedefleniyor. Gerçekten muhteşem şekilde süslenmiş, insanı hayran bırakan bir şekilde inşa edilmişler. Görmeden dönme derim.
Mısır’ın ilk kadın Firavun’u olan Hatşepsut’un Tapınağı da Luksor’da olmazsa olmazlar arasında. Hatşepsut’un bir kayaya oyularak ve 3 taraça halinde inşa edilmiş tapınağı oldukça heybetli bir yapı. Devasa heykeller, süslemeler, sütunlarla bezenmiş bu tapınağı da mutlaka görmelisin.
Kadim Mısır yolculuğu beni çok mutlu etti umarım seni de eder 🙂
Daha fazla fotoğraf için Instagram sayfamı inceleyebilirsin. Zeynep Çiçek
Mısır hakkındaki diğer yazılarımı için Tıklayın
Unutma! Yollarda hayat var…
