Milas Gezilecek Yerler | Çökertme ve Ören Gezi Rehberi
Yaz geldi ancak bir yandan da pandemi devam ediyor. Kalabalıktan uzak bir yer arayışı çok daha önemli artık. Hem cam gibi berrak denizi olsun hem de sakin bir yer olsun diyorsanız o zaman size Muğla’nın Milas ilçesine bağlı olan Ören ve Çökertme’yi tavsiye ediyorum. Konaklamak için seçenek çok. Günlük-haftalık kiralık evler, oteller, pansiyonlar mevcut.
Ören Gezi Rehberi
Gökova Körfezi’nin incisi Ören’in halk plajında balıklarla birlikte yüzmeye hazır olun. Su tertemiz, masmavi. Önümüzde dağ manzarası, upuzun plaj boyunca sıralanmış palmiyelerin güzelliği eşliğinde denize giriyoruz. Yüzerken durup durup manzarayı izlemeden duramıyoruz. Plajda duş, giyinme kabinleri, vc, şezlong, şemsiye gibi imkanlar mevcut. Bazı yerleri kum ancak sahilin kum olduğu yerlerde deniz çok berrak değil, plajın sonuna doğru sahil çakıllaştıkça güzelleşiyor. Deniz sığdan başlayıp derinleşiyor, çocuklu aileler içinde çok uygun. Sualtında fotoğraf çekiyorsanız çok net kareler yakalayacağınızdan da emin olabilirsiniz. Gece hayatı hiç yok onu da eklemeden geçmeyeyim. Başta da dediğim gibi burası sessiz sakin bir tatil beldesi.
Buraya kadar gelmişken mutlaka yamaç paraşütçülerinin atladığı Alatepe’ye de çıkmalısınız. Sosyal Medya’da Gökova – Milas fotoğraflarına baktığınızda çok sık rastlanan adeta Muğla’nın sembolü haline gelmiş kalbin diğer yarısının elle tamamlandığı Gökova’yı tepeden gören manzara fotoğrafı buradan çekiliyor. Akşamüzeri çıkıp orada ki işletmede çay kahve içip önünüzde mavi ile yeşil renklerde kilim gibi uzanmış manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.
Yakınların da ki güzel koylara gelecek olursak;
Akbük Koyu
Bir çok kişi tarafından Gökova’nın Akvaryum Koyu olarakta anılıyor. Koya, Ören tarafından giderken yol üzerinde durup manzarayı tepeden izlemelisiniz. Görür görmez kalbimi bıraktığım yerlerden. Kızım da yüzmeyi burada öğrendi, kolluklarını yanımıza almayı unutmuşuz berrak masmavi suyu görünce kolluklarının kolunda olup olmadığını düşünmeden ‘su harikaaa’ diyerek suya atladı. Bir iki kulaç derken böylelikle kollukları bırakmış oldu. Bizim için bu anlamda da özel bir yer Akbük Koyu.
Gitmek için Haziran ve Eylül aylarını tercih edersiniz su nispeten daha soğuk oluyor. Temmuz-Ağustos aylarında ise çok ama çok kalabalık oluyor. Bu dönmelerde gidecek olanlar kalabalıktan buranın tadını çıkaramayabilir. Denize girmek için birbirine 3-5 dk. uzaklıklarda farklı birkaç koy seçeneği mevcut istediğinizi değerlendirebilirsiniz. Dağların denizle buluştuğu Akbük’te kendinizi doğanın tam kalbinde hissedeceksiniz. Kamp atan arkadaşlar için bölgede özel kamp alanları var. Diğer tüm imkanlarda yine burada mevcut. Ücretli otopark’ı da var.
Çökertme Gezi Rehberi
Mandıra Filozofu filminin çekilmesiyle adı daha sık duyulan, Ören’e yaklaşık 20-25 dk. kadar uzaklıkta ve Ören kadar sessiz hatta oradan çok daha sessiz küçük şirin bir yer Çökertme. Halkı da bir o kadar sıcak, samimi. Nereye giderseniz gidin sanki evinizde gibi hissediyorsunuz. Yol boyunca zeytin ağaçları, tertemiz denizi, sakin koyları ile aradığınız dinginliği kesinlikle burada bulabilirisiniz. Bodrum’a 2 saatlik mesafede olan bu köy, el değmemişliğini hala koruyor.
Kelimenin tam anlamıyla ‘kafa dinlemelik’ tatil isteyenlere şiddetle tavsiye ediyorum. Kitabınızı alın, deniz kenarına inin sizi içine alan dinginliğe kendinizi bırakıp zamanı unutun. Ören için söylediğim gece hayatı, eğlence mekanı olmaması burası içinde geçerli o nedenle gelmeden önce tatilden istediğinizin ‘sakinlik’ olduğundan eminseniz buraları tercih edin. Buranın gece hayatı gün battıktan sonra deniz kenarında bir restorantta rakı-balık yapıp, denize vuran yakamozu izlemek ki bence çokta keyifli.
Arpabükü
Çökertme’nin saklı kalmış koylarından biri. Bir çoğunuzun buranın adını ilk kez duyduğundan eminim. Daha çok teknelerin uğradığı içte kalan bir koy burası. Karadan ulaşım çok meşakkatli olsa da buna değer. Çökertme’nin merkezine ulaştıktan sonra taşlık, kayalık yollardan yürümek gerekiyor. Yanınıza yiyecek, su gibi ihtiyaçlarınızı mutlaka almalısınız etrafında hiçbir işletme yok. Çok ağır çantalarla da yürümeyin çünkü yürüme yolu sahiden çok zorlayıcı.
Tahmin edeceğiniz gibi çocukla yürümekte çok zor olacaktır. Yoruldukça durup, burada çok başka görünen doğanın tadını çıkararak ilerledik. Deniz buralarda hep olduğu gibi berrak, tertemiz. İçi biraz daha büyük taşlık ve kimi yerlerinde deniz kestanesi de oluyor o nedenle deniz ayakkabılarınızı yanınızda bulundurun. Denizden çıkınca gölgede oturmak isterseniz hemen arka tarafında ağaçlar var doğal şemsiye görevi görüyorlar bundan daha iyi ne olabilir. Deniz, kum, güneş, ağaçlar..
Çakalbükü
Adını, burada tatil yapıp İstanbul’a döndükten sonra öğrendiğim bir yer burası. İnstagram’da paylaştığım bir fotoğrafın altına orada yaşayan biri yazmıştı. Ören’den çıkıp Çökertme’ye ilerlerken arada bir yerde yolun aşağısında kalıyor. Yoldan görünen manzara öyle cezbedici olunca ister istemez durup bakmak istiyorsunuz. İlk gittiğim yıl sadece tepeden manzarayı izleyip fotoğraflamakla yetinmiştim, o günün planı faklı olduğu için aşağı inip denize girememiştim ama aklımın bir kenarına yazmıştım burayı. Bir yıl sonra ne yaptım ne ettim yolumu tekrar buralara düşürdüm. O denize girmeliydim. Aracı yol kenarında bırakıp aşağıya doğru yürüyerek iniliyor. 4*4 aracınız varsa araçla rahatlıkla inersiniz.
Yine burada da hiçbir işletme yok, tedarikli gitmek şart. Ağaç altlarından birine kamp sandalyenizi atıyorsunuz denizin, kuşların, doğanın sesine kulak veriyorsunuz. Çökertme koylarının hangisine giderseniz gidin zamanın durduğuna yemin edebilirim. Siz ve doğa başka hiçbir şey yok. Bu sahilde mangalda yapılabiliyor, çöplerinizi bırakmamak şartıyla tabii. Böyle bakir kalmış yerler o kadar az ki korumak için elimizden geleni yapmamız gerekiyor. Bu bilinci oluşturup nesilden nesile aktarabilirsek dünya daha yaşanılası bir yer olur. Plaj uzun, yürüyüşler yapıp bol bol fotoğraf çekebilirsiniz. Biz çocuklarla uçurtma uçurup çok eğlenmiştik..
Buraların Dışında;
Ören ile Çökertme arasında Türkevleri Mevkii’nde denize girecek çok sayıda plaj seçeneği var. Deniz kenarlarına kampta atılabiliyor. Akşamları ışıklandırma çok olmadığından plaja uzanıp yıldızları izlemek için iyi bir nokta.
Ayrıca Ören konum olarak Bodrum Ve Akyaka’nın ortasında yer alıyor. Dilerseniz birer gün ayırarak Bodrum Mazı Koyu’nu, Akyaka Azmak Çayı’nı, Ula’da altın rengi kumu ile ünlü içerisinde antik kentte bulunan Sedir Adası (Kleopatra Plajı)’nı görebilirisiniz. Sedir Adasına giderken Aşıklar Yolu (Eski Marmaris Yolu)’nda fotoğraf çekilmeyi de unutmayın. Hatta bu yol üzerinde Akçapınar Köyü’nde kano kiralayan işletmeler var. Burada kano kiralayıp Azmak Çayı üzerinde kano yapabilirsiniz. Siz kanoda kürek çekerken bir görevli de motorlu tekneyle sizi takip edip yönlendiriyor. Kanodan inip çayın buz gibi suyunda yüzmek için zamanınızda oluyor. Bol aktiviteli ve eğlenceli bir deneyim.
Ben gezip bitirdim ve ruhumun bir parçasını oralarda bir yerde bıraktım. Bu yaz bu rotaları gezecek olanlara şimdiden keyifli vakitler dilerim.
Milas Gezi Rehberi Yazımıza da Bu Linkten Ulaşabilirsiniz.
Ayrıca Fethiye Gezi Videosuna da aşağıdan ulaşabilirsiniz.
Sorularınız olursa her zaman cevaplamaya hazırım. İnstagram hesabım; @yoldabidilek
Sevgiler.