İğneada Gezi Rehberi | Hafta Sonu Doğa Rotaları

İğneada Gezi Rehberi | Hafta Sonu Doğa Rotaları

Doğa bizi her an muhteşemlikleri ile büyüleyebiliyor. Öyle çok kare var ki bakacak, yaşanacak… Bozmadan anı yakalayalım, koruyarak çoğaltalım. Kısa yolculuklarla kolayca ulaşabileceğimiz rotalarımızda bu sefer “İğneada” ile karşınızdayız. Hep birlikte İğneada Gezi Rehberi ile huzura doğru yola çıkalım öyleyse…

Yeşil ile mavinin iç içe olduğu İğneada hafta sonu rotası, bütün hafta içinin stresini size unutturacak. Longoz ormanları, gölleri, sahili, doğa aktiviteleri sizi bekliyor.

İğneada Nerede?

Bulgaristan sınırında, kuzeybatıda Kırklareli’nin Demirköy ilçesine bağlı bir cennet. İstanbul’dan yaklaşık olarak 240 kmlik bir mesafede. Yolda öyle güzel alternatifler var ki, km ve saat tamamıyle size kalmış 🙂 Kıyıköy, Vize, Demirköy rotanızın üstündeki başlıca yerler.

İstanbul’dan İğneada’ya en kolay gidiş Mahmutbey Gişeler’den Lüleburgaz’a kadar otobandan ilerleyip, Pınarhisar – Demirköy rotasını takip etmek olsa da, Çerkezköy’den çıktıktan sonra, Saray – Vize – Poyralı – Demirköy yolu daha uzun olmasına rağmen inanın daha zevkli. Hem de yolda Citta Slow (Sakin şehir) olan Vize’yi de ziyaret edebilirsiniz. (Diğer şehirler ile ilgili TÜRKİYE’NIN SAKİN ŞEHİRLERİNİ TANIYALIM- CITTA SLOW TÜRKİYE  yazımızı okuyabilirsiniz.)

İğneada Longoz Ormanları

Nedir peki bu longoz? Longoz, su basar demek yani bu ormanlar ilkbahar ve kış mevsiminde yağış miktarının fazla olmasıyla tabanı sularla kaplanan yerlerdir. Sayısız endemik türe ev sahipliği yapan İğneada Longozları’nın, göğü delercesine uzanan ince gövdeli ağaçlarının eteklerini mevsimine göre su basıyor. Böylece sürekli ıslak kalan zeminde de birçok kara canlısına ek olarak su canlısı da yaşıyor. Kuru sezonda da yosunlardan dolayı kaygan olabilecek bölgenin yükseklerinde ise şahinden kartala birçok yırtıcı kuş türü barınıyor ve sarmaşık ya da dev örümcek ağı gibi görünen bitkilerin arasından şahin geçişleri ismi verilen boşluklar açılmış durumda.

Bu güzellikler yazmakla bitmeyecek kadar fazla, iyisi mi siz en azından bir hafta sonu gezisi için kendinize zaman ayırın ve bu cenneti yok olmadan görün, sonra da yok olmasına engel olmak için elimizden geleni birlikte yapalım, birlikte koruyalım.

Dünyada nadir görülen bir doğal güzellik olduğundan, 2007 yılında milli park ilan edilip koruma altına alınmış. Çünkü İğneada çevresi, muazzam bir flora ve fauna çeşitliliğine sahip. Bu açıdan Türkiye’nin en önemli doğa harikalarından biri diyebiliriz. Zaten yürüyüş yaparken ya da kano ile ilerlerken bu özel dokuyu hemen fark edebiliyorsunuz. Aynı zamanda kuş gözlem noktalarından biri. Türkiye’de bulunan 454 kuş türünün yarısı yıl boyunca İğneada’da görülebilmekte.

Kum incisi, Peygamber Çiçeği ve Kum Zambağı gibi özel bitki türleri, nesli tükenme tehlikesinde olan Yeşil Ağaçkakan, Cüce Karabatak, Akkuyruklu kartal ve Küçük Kerkenez gibi hayvan türlerine burada rastlayabiliyorsunuz. Elbette hepsi koruma altında. Lütfen zarar vermeyelim!

İçerisinde Mert Gölü, Pedina Gölü, Saka Gölü, Hamam Gölü ve Erikli Gölü olmak üzere 5 göl bulunmakta. Bunlardan İğneada merkeze kıyısı olan Mert Gölü’nde doğa aktiviteleri de yapabiliyorsunuz. Buraya gelmişken kano turu yapmadan sakın dönmeyin. Kanolar ormanın içinden değil, İğneada’nın merkezinde Mert Gölü’nün denizle birleştiği noktada. Mert Gölü sahilinden başlayan rota longoz ormanlarının içine kadar ulaşıyor. Çok keyifli, harika bir rota.

Not: Rehberli kano turları da mevcut, tercih ederseniz rehber eşliğinde de yapabilirsiniz. Kano deneyiminiz olmasa da kısa bir eğitimin ardından gidebileceğiniz bir rota. 1.5 saat içerisinde hem spor yapmış hem de bu büyüleyici doğayı daha çok hissetmiş oluyorsunuz.

Dupnisa Mağarası

Kırklareli’nin Sarpdere köyünde bulunan Dupnisa Mağarası, Trakya Bölgesinde  ziyaretçilere açık olan tek mağara. 2720 metre uzunlukta olan mağaranın sadece 500 metresi ziyaretçilere açık. 2000’li yılların başında ziyaretçilere açılan mağara bir çok yarasaya ev sahipliği yapıyor. Gezmeye gittiğinizde rahatlıkla görebiliyorsunuz. Bu nedenle yılın belli zamanlarında (Mayıs-Kasım) açık. Diğer aylarda yarasalar kış uykusuna yattığı için mağara ziyaretçi kabul edilmiyor.

Mağara içerisinde bir de yer altı nehri bulunuyor. İçerisinde bulundurduğu farklı renk tonlarında sarkıtlar ve  dikitler ile sütunların yer aldığı büyüleyici bir mağara. Giriş kısmı biraz serin olabiliyor, yanınızda hırka bulundurmanızı öneririm. Mağara çıkışında yemek yiyebileceğiniz, çay içebileceğiniz, oturup dinlenebileceğiniz doğanın içinde derenin aktığı harika yerler de mevcut.

Limanköy- İğneada Feneri

İğneada’ya 10-15 dk uzaklıkta, Balkanlardan gelen Türkler tarafından kurulmuş bu köyde en bilindik yer ise Fransız Feneri. Limanköy girişinden sola devam ettiğinizde İğneada Feneri sizi karşılıyor hemen. Sultan Abdülmecit döneminde Fransız mimarlara yaptırılan fenerden manzarın tadını çıkarabilirsiniz.

Limanköy’ü güzel kılan bir diğer özelliği ise ormanların içinde saklı kalmış ufak koyları. Bu koyları biraz gezerek bulabilirsiniz. Deniz kenarında huzurlu sessiz sakin biraz zaman geçirmek isterseniz uğrak yeriniz Limanköy olabilir.

İğneada’da Kamp

İğneada’da hem ücretsiz hem de ücretli kamp kuracağınız alanlar bulunuyor.

• İğneada Mert Gölü Mesire Yeri:Ücretsiz ve yeni kampçılara uygun bir alan. Mert Gölü’ne ve merkeze yakınlığı iyi bir avantaj. Alan oldukça geniş, ateş yakılabiliyor. girişte çeşme var, duş yok, tuvalet de sıkıntılı. Tuvalet ve duş konusunu Mert Gölü çevresindeki tesislerde ya da limana doğru giderken kumsaldaki plajlarda çözebilirsiniz. Ormanın tüm temiz havasını iliklerinize kadar hissedebileceğiniz sessiz ve sakin bir yer.
• Beğendik Köyü Kamp Alanı:

Ücretsiz ama yeni başlayan kampçılar biraz zorlanabilir. Merkeze uzak olan Beğendik Köyü’nde yer alıyor. Bulgaristan‘ın hemen yanında, deniz kıyısında harika bir yer. Plaj çok geniş ve sakin. Bu alanda kamp kurmak çok keyifli oluyor ama rüzgarlı günlerde ormanın iç kısmında kamp yapmanızı tavsiye ederim. Doğa ile iç içe olacağınız, ineklerle yüzebileceğiniz, dalga sesleri eşliğinde keyif yapacağınız bir kamp alanı. Etrafta herhangi bir tesis yok. Yani tuvalet, duş, çeşme yok. Hazırlıklı gelmek gerekiyor.

• İğneada Longoz Ormanları Milli Parkı Kamp Alanı:                                           Orman, içerisinde doğa ile baş başa bir kamp yapabilirsiniz. Kamp alanına giriş ücretlidir. Alan karavan için de uygundur. Kontrollü ateşinizi de yakabilirsiniz. Tuvalet, duş, çeşme yok fakat merkeze çok daha yakın bir noktada.

Her şeyden uzaklaşıp doğanın tadını çıkaracağınız bir tatil sizi bekliyor. İçindeyken tekrar ne zaman geleceğinin hayalini kuruyor insan. Her mevsimi ayrı güzel olsa da, sahillerinin de tadını çıkarabilmek için Eylül son fırsat benden söylemesi 🙂

Sorularınız ve ayrıntılı bilgi talepleriniz için bana ulaşabilirsiniz. melisderyaokur

Sağlıkla kalın, güzel günlere…

Melis