Tehlike Altındaki Doğa Harikaları – Yok Olmadan Önce Görmeniz Gereken 10 Doğal Güzellik
Ne yazık ki insanoğlu her şeyi tükettiği gibi üzerinde yaşadığı dünyayı da yavaş yavaş tüketiyor. Petrol atıkları, savaşlar, doğal afetler, su tüketimi, kimyasallar derken 100 yıla kalmadan elimizdeki doğal kaynakların büyük bir bölümünü kaybedeceğiz. Önlem alınmazsa doğal güzelliklerin bir kısmı sular altında kalacak, bir kısmı erozyonla çökecek, bir kısmı ise kuruyup yok olacak. Dünya üzerinde yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan, Yok Olmadan Önce Görmeniz Gereken 10 Doğal Güzellik bu yazıda.. Dileriz en kısa sürede bilinçlenir ve dünyanın dengesini alt üst etmeyi bırakırız..
1. Madagaskar Ormanları, Madagaskar – Yok Olmadan Önce Görmeniz Gereken 10 Doğal Güzellik
Binlerce bitki türüne ve yüzlerce hayvan türüne ev sahipliği yapan Madagaskar Ormanları geçtiğimiz 30 yılda en çok tahribata uğrayan alanlardan biri konumunda. Her yıl 200 ile 300 bin hektar alan yanarak yok oluyor. Bu şekilde devam ederse önümüzdeki 35 yılda ne yazık ki ormanların büyük bir bölümü yok olacak ve ada özelliğini kaybedecek. Madagaskar ve muhteşem güzellikteki ormanlarını görmek için maalesef elimizi çabuk tutmamız gerekiyor.
2. Galapagos Adaları, Ekvador
Her yıl binlerce turistin ziyaret ettiği Galapagos Adaları, dev kaplumbağaları, deniz iguanaları, tropik kuşları ve çeşitli bitki türleriyle adeta fantastik bir dünya. Ekvador açıklarında bulunan ada topluluğuna kontrolsüzce yapılan girişler ve yabancı türlerin bırakılmasıyla doğal hayat uzun süreler boyunca tehlike altında kalmış. Şimdilerde tehlike bir nebze olsa da azalmış durumda. İnsanların biyoçeşitlilik üzerindeki etkilerini en aza indirmek için yolcu gemileri açıkta demirliyor ve ziyaretçiler adalara sadece botla ulaşabiliyor. Yiyecek getiremiyorlar ve yerel vahşi yaşama dokunamıyorlar. Muhteşem değil mi?
3. Ölüdeniz, İsrail – Yok Olmadan Önce Görmeniz Gereken 10 Doğal Güzellik
Diğer adıyla Lut Gölü olarak da bilinen Ölüdeniz, İsrail ile Ürdün arasında sınır niteliğinde. -430 metre yüzeyi ile dünyanın en alçak gölü olma özelliğine sahip. Aynı zamanda dünyanın en tuzlu üçüncü gölü. Öyle tuzlu ki batmadan su yüzeyinde durmaktansa suya batabilmek daha zor 🙂 Bunun yanı sıra buradaki çamurun ve göl suyunun ise birçok cilt sorununa iyi geldiği ve şifalı olduğu söyleniyor. Ne yazık ki artan hava sıcaklıkları nedeniyle göl 50 yıl içinde tamamen kuruma tehlikesiyle karşı karşıya.
4. Maldivler – Yok Olmadan Önce Görmeniz Gereken 10 Doğal Güzellik
Balayı çiftlerinin en çok tercih ettiği noktalardan biri olan Maldivler, Hint Okyanusu’ndaki rakımı en düşük ülke. En yüksek noktası deniz seviyesinin yalnızca 3 metre üzerinde ve denizlerin yükselmesiyle beraber önümüzdeki yüzyılda tamamen sular altında kalabilir. ‘Ohoo 100 yıla kim öle kim kala?’ diyorsanız, demeyin çünkü küresel ısınma hızla buzulları eritmeye ve deniz seviyesini yükseltmeye devam ediyor. Maldivler’e ve dünyadaki birçok doğa harikasına biçilen ömür çok daha kısa olabilir.
5. Kilimanjaro Dağı, Tanzanya
Kitaplara, efsanelere konu olmuş muhteşem güzellikteki Kenya’daki Kilimanjaro Dağı küresel ısınmadan nasibini almış durumda. Dağın zirvesindeki karların erimeye başlamasıyla önümüzdeki 15 yılda 10.000 yıllık buzulların tamamen yok olma riski var. Bu da dağın doğal yapısının tamamen değişmesine, belki de yok olma ihtimali ile yüz yüze kalmasına neden olabilir. Bu güzelliği daha fazla vakit kaybetmeden görmek gerek..
6. Salonga Ulusal Parkı, Kongo
Salonga Ulusal Parkı, Kongo Nehri havzasında bulunan Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde bulunuyor. 36.000 km²’yi kapsayarak Afrika’nın en büyük tropikal yağmur ormanı olma özelliğinde. 1984’te UNESCO Dünya Miraslarına girmiş olsa da ülkenin doğu yarısında yaşanan iç savaş nedeniyle, 1999’da Tehlike Altındaki Dünya Mirasları’na eklendi. Şimdilerde çok iyi korunuyor ancak hala tehlikeyi atlatabilmiş değil. Parkta düzenlenen turlarla doğal hayatı ve nasıl korunduğunu yakından görebilirsiniz.
Salonga Ulusal Parkı Resmi web sitesi için: Salonga National Park
7. Amazon Ormanları, Brezilya
Büyük çoğunluğu Brezilya’da konumlansa da 9 farklı ülke sınırlarında bulunan Amazon Ormanları dünyanın en büyük yağmur ormanları olarak biliniyor. Yaklaşık 5 milyon kilometrekareye yayılan ormanlar yüzlerce bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yapıyor. Şimdiye kadar yapılan bilinçsiz tarım ve son zamanlarda artan dev yangınlar ormanların önemli boyutta tahribatına sebep olmuş durumda.. Dünya oksijeninin yüzde 20’sini tek başına karşılayan Amazon Ormanları, Güney Amerika’da keşfedilecek en güzel destinasyonlardan.
8. Patagonya Buzulları, Arjantin
En ünlüsü Perito Moreno Buzulu olan Patagonya Buzulları küresel ısınma sebebiyle yok olma tehlikesi altında. Muhteşem mavi renkleriyle, kristal görünümüyle buzullar dünyanın her yerinden turistleri kendine çekiyor. UNESCO koruması altındaki Perito Moreno Buzulu bir yandan eriyip parçalanırken diğer yandan yavaş yavaş kendini yenileyen bir yapıya sahip. Gerçek bir doğa harikası değil de ne?
Patagonya Buzulları’nın günden güne değişimi: Melting Beauty
9. Komodo Adası, Endonezya
Endonezya’da bulunan Komodo ve çevre adaları dünyanın en iyi dalış noktalarına sahip. Muhteşem mercan kayalıkları ve her şekil ve büyüklükte, renklerle dolu balıkları burada görebilirsiniz. Mercanlar henüz zarar görmemiş olsa da, çevrecilere göre artan asitlenme ve yükselen sıcaklık resifleri yok edebilir. Henüz hala muhteşem güzellikteyken Komodo ve çevresini görülecek yerler listenize eklemeyi unutmayın..
Endonezya’ya yolunuz düşerse , Bali Gezi Rehberi‘mize göz atmayı unutmayın.
10. Meke Gölü, Türkiye
Konya’nın Karapınar ilçesinde bulunan Meke Gölü 8 bin yıllık geçmişe sahip. Ancak uzmanlar tarafından jeolojik bir miras olarak değerlendirilen ve “dünyanın nazar boncuğu” diye tanınan Meke Gölü‘nde su neredeyse tamamen kurumak üzere. Konya Havzası’ndaki yeraltı kaynaklarının bilinçsiz tüketimi yüzünden göl özellikle yaz aylarında tamamen kurumasına rağmen hala göçmen kuşların Türkiye üzerinde mola verdiği nadir doğa harikalarımızdan biri olarak gösteriliyor.
Bensu.
2 yorum
Doğayı bu hızla tüketmeye devam edersek çocuklarımız bu manzaraları ne yazık ki eski fotoğraflardan görebilecek. Çok yazık…
Maalesef çok haklısınız 🙁