Antalya Çevresinde Görmeniz Gereken 10 Doğal Güzellik

Antalya ve Çevresindeki Saklı Cennetler

Memleketim olduğundan mıdır bilinmez ancak bence Antalya bölgesi dünyanın en güzel yerlerinden 🙂 Tarihi, doğal güzellikleri, güneşi ve plajları ile görülmesi gereken birçok yerin bir arada bulunduğu bir şehir. Eğer bayram tatilinde buralara gelmeyi düşünüyorsanız sadece denizi ve plajları değil doğal güzelliklerini de görmeden gitmeyin. İşte Antalya Çevresinde Görmeniz Gereken 10 Doğal Güzellik! 

1. Düden Şelalesi

Antalya il merkezine yaklaşık 10 km uzaklıkta Kepez ilçesinde bulunan Düden Şelalesi şehir merkezine yakınlığıyla kolayca gidip ziyaret edebileceğiniz bir doğa harikası. 20 metre yükseklikten dökülen şelale ve çevresi tropikal bir bölgedeymişsiniz hissini uyandırıyor. Ayrıca Antalya’nın sıcağından kaçıp biraz serinlemek için müthiş bir seçenek. Şelaleyi ziyaret ettikten sonra su kıyısındaki mekanlarda yemek yiyebilir ve doğanın tadını çıkarabilirsiniz. Bu güzelliğe şehir merkezinden kalkan belediye otobüsleriyle ulaşabilirsiniz. Giriş: 5 TL Öğrenci: 3 TL

2. Kurşunlu Şelalesi

Burası aslında 1986 yılından beri tam adıyla Kurşunlu Şelalesi ve Tabiat Parkı olarak geçiyor. İlginçtir ki keşfedilmesi de o yıllarda olmuş. Şelaleyi görebilmek için yemyeşil patika yollardan, su şırıltıları ve kuş seslerinin içinden yürümeniz gerekiyor. Müthiş değil mi?! Antalya’ya Alanya tarafından geliyorsanız merkeze girmeden Isparta karayoluna dönüşte tabelasını göreceksiniz.

Merkezden ise yaklaşık 25 km uzaklıkta bulunuyor. Kesinlikle görülmesi gerekenler arasında bulunan Kurşunlu Şelalesi’ne belediye otobüsleriyle ulaşabilirsiniz. Giriş: 8 TL Öğrenci:4 TL

3. Uçansu Şelalesi

Antalya‘nın Gündoğmuş ilçesi sınırlarında bulunan Uçansu Şelalesi, Çündüre Şelalesi olarak da biliniyor. Antalya‘ya 167 km uzaklıkta bulunduğundan biraz saklı ve el değmemiş şekilde kendisini korumuş. Kar sularının erimesiyle birlikte Mart-Haziran arasında sular çoğalıyor ve şelale en kuvvetli ve muhteşem haline ulaşıyor. Eğer sonbaharda giderseniz sular azalacağından pek de etkilenmeyebilirsiniz. Ayrıca burası birazdan bahsedeceğim Alara Çayı‘nın kaynaklarından bir tanesi. Serik‘te bulunan Uçansu Şelaleleri ile karıştırmayın diye konumunu buraya bırakıyorum.

4. Alara Çayı ve Alarahan

Alara Çayı, Alanya sınırları içinde bulunan ancak merkeze 38 km uzaklıkta, yaklaşık 62 km uzunlukta yeşillikler içinden geçip Akdeniz’e dökülen bir çay. Çok eski zamanlardan beri, Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlı İmparatorluğu tarafından İpek Yolu üzerinde kervanların duraklama noktası olarak yüzyıllarca kullanılmış. Doğal güzelliğinin yanında tarihi de görmek isterseniz Alara Kalesi ve Alara Han’ı ziyaret edebilirsiniz. Serinlemek isterseniz de suya girmek serbest, tabi soğukluğuna dayanabilirseniz!

5. Dim Çayı ve Dim Mağarası

Alanya’da bulunan Dim Çayı biz Alanyalılar için yazın en kısa yoldan serinleme noktası 🙂 Alanya şehir merkezine 6 km uzaklığıyla kolaylıkla ulaşabileceğiniz bir yer. Su üzerinde kurulan piknik alanlarında alabalık yiyebilir, dinlenebilir ve eğer cesaretiniz varsa buz gibi suya girebilirsiniz.

Piknik alanlarından biraz daha yukarı devam edince Dim Barajı’na ulaşıyorsunuz. Baraja doğru giden yol üzerinde Dim Mağarası yol ayrımı bulunuyor. Mağarayı ziyaret edip, Dim Çayı vadisini kuşbakışı seyretmek isterseniz bu yolu kullanabilirsiniz. Türkiye’nin ziyarete açılan ikinci büyük mağarası olan Dim Mağarası içerisinde sarkıt, dikit ve travertenlerden ilginç görünümlü oluşumlar bulunuyor.

6. Damlataş Mağarası

Mağaralardan bahsetmişken Türkiye’deki en ünlü mağaralardan biri olan Damlataş’ı atlamak olmaz. Oldukça küçük olmasına rağmen Türkiye’de turizme açılan ilk mağara olma özelliğini taşıyor. Ayrıca içerideki sarkıt ve dikitlerin M.Ö. 20.000-15.000 yılları arasında meydana geldiği sanılıyor (yok artık!) İçerinin sıcaklığı yaz kış 22 derece civarında ve havasındaki fazla karbondioksit  ve yüksek oranda nemin astım hastalarına çok iyi geldiğini söylüyorlar. Damlataş Mağarası Alanya şehir merkezine 3 km uzaklıkta, deniz kıyısında bulunuyor. Deniz kıy ısı derken meşhur Kleopatra Plajı’nın ta kendisinden bahsediyorum! Mağarayı gördükten sonra kendinizi Kleopatra Plajı’na atabilir ve çok da serin olmayan Akdeniz sularına bırakabilirsiniz.

7. Tazı Kanyonu – Köprülü Kanyon Milli Parkı

Son birkaç yılda popüler hale gelen Tazı Kanyonu, Köprülü Kanyon Milli Parkı sınırları içerisinde bulunan gerçek bir doğa harikası. 400 metre yüksekliğe sahip kanyona gidiş yolunun detaylı anlatımını buraya bırakıyorum, ki kaybolmayın 🙂 Eğer o fotoğraflarda gördüğünüz manzaranın olduğu yere çıkmak isterseniz arabayla bir noktaya kadar çıkabilir ve kalanında yaklaşık 500 metre tırmanarak tepeye ulaşabilirsiniz. 4×4 arazi aracınız var ise hiç yürümeden de zirveye kadar çıkabilirsiniz. Kamp, kaya tırmanışı, rafting veya sadece doğa yürüyüşü de yapabilirsiniz.

8. Köprülü Kanyon – Köprülü Kanyon Milli Parkı

Tazı Kanyonu’nun biraz daha aşağısında bulunan, Milli Park’a da adını veren Köprülü Kanyon Türkiye’deki en iyi rafting noktalarından biri. Rafting yaparken botlarla engelleri aşarken aynı zamanda etrafı da izleyebilirsiniz. Yok ben rafting yapmam derseniz de piknik alanlarında veya kendi durduğunuz noktalardan suyun ve yeşilin tadını çıkarabilirsiniz.

9. Sapadere Kanyonu

Alanya şehir merkezine 45 km uzaklıkta bulunan Sapadere Kanyonu içinden yürüyerek deneyimleyebileceğiniz türden bir kanyon. Kanyona ulaşım 1 saat sürse de Toroslar’da yeşilliklerin arasından gitmek çok keyifli. Girişe ulaştığınızda tahtadan yapılmış yürüyüş yolundan yolculuğunuza devam ediyorsunuz. Kocaman kayaların yanından geçerken altınızdan akan buz gibi su ve göreceğiniz manzaralar fazlasıyla huzur verici. Yolun sonunda 8 metre yükseklikten dökülen muhteşem güzellikteki küçük bir şelaleye ulaşıyorsunuz. Eğer mayonuz yanınızdaysa ve dayanıklıysanız burada şelalenin oluşturduğu buz gibi doğal havuzda yüzmek serbest. Yolculuk sonunda acıkırsanız kanyon çevresinde yemek yiyebileceğiniz restoranlar da bulunuyor. Giriş: 10 TL

10. Koru Denizi ve Doğal Plajlar

Antalya’nın Gazipaşa ilçesinde bulunan Koru Denizi diğer adıyla Doğal Havuzlar pek adı duyulmamış doğal güzelliklerden. Benim gibi dalgalı deniz sevmeyenlerdenseniz burası tam da size göre. Ne kadar doğru bilinmez ama kendi kendini filtre eden tek deniz olma özelliğine sahip olduğu söyleniyor. Ayrıca da deniz kaplumbağalarının yumurtalarını bıraktığı Akdeniz sahilindeki 17 merkezden birisiymiş. Ulaşıma gelince, ne yazık ki toplu taşıma yok özel aracınızla gitmeniz gerekiyor. Giderken beraber yüzeceğiniz balıkları, diğer deniz canlıları ile doğal su altı güzelliklerini izlemek için deniz gözlüğünüzü yanınıza almayı unutmayın! 

Diyeceğim o ki Antalya’ya ve ilçelerine gelirken sadece deniz-kum-güneşi değil de doğal güzelliklerini de keşfetmeden buralardan ayrılmayın. Ayrıca ne yiyeyim diye düşünüyorsanız Antalya’da Yenilmesi Gereken 15 Lezzet  yazımıza göz atmayı unutmayın. Umarım işinize yarar, sevgiyle kalın.

İyi seyahatler,

Bensu.