Pop-Art’a Doyacağınız Bir Sergi – Andy Warhol İstanbul’da
Sanatseverlere, hafta sonuna renk katmak isteyenlere hatta sadece fotoğraf çekmek isteyenlere güzel haberlerim var! Pop artın dehası, fikirleriyle şaşırtan, sevgili Andy Warhol 90 adet orijinal eseriyle 7 Kasım – 29 Mart arası İstanbul’da! Ben de gittim, gördüm ve sizler için yazdım.. Buyrun Andy Warhol ve renkli dünyası..
Andy Warhol Kimdir?
Asıl adıyla Andrew Warhola, 1928 doğumlu Rus asıllı Amerikalı ressam, tasarımcı, film yapımcısı, yönetmen, prodüktör ve yazar. Evet yanlış duymadınız! Sadece ressam olarak bilsek de yapımcılığını ve yönetmenliğini üstlendiği kısa ve deneysel filmleri bulunuyor. Bunun yanında The Rolling Stones, Bob Dylan ve John Lennon gibi önemli isimler için de albüm kapakları ve tasarımlar hazırlamış. Pop-Art akımının en önemli temsilcilerinden olan Warhol’u ikonikleştiren eserleri de bu alanda yaptığı seri baskı çalışmaları..
Pop Art Nedir?
Pop Art, 1950’lerde ortaya çıkan ve 1960’larda Amerika ve Britanya’da gelişen ve popüler ve ticari kültürdeki kaynaklardan ilham alan bir sanat hareketi.. 1960’larda ve 70’lerden itibaren de bu akıma farklı kültürler ve ülkeler katkıda bulunmuş. 1957’de pop sanatçısı Richard Hamilton, arkadaşları Peter ve Alison Smithson’a yazdığı mektubunda pop art’ın özelliklerini ‘’Popüler (kitle için tasarlanmış), geçici (kısa vadeli çözüm), harcanabilir (kolayca unutulur), düşük maliyetli, seri üretilebilen, genç (gençliğe yönelik), esprili’’ olarak tanımlamış. Gayet anlaşılır ve özet niteliğinde, teşekkürler Hamilton :’)
Sergide Neler Var?
Girişte sizi Warhol’un ‘Bir gün herkes 15 dakikalığına ünlü olacak’ sözü karşılıyor. Biraz ilerideki odada sanatçı hakkında kısa bir bilgilendirme filmi oynatılıyor, fikir sahibi olmasanız bile hızlıca bir şeyler kapabilirsiniz.
#sagolwarhol mottolu sergide Andy Warhol’ün 90 adet orijinal eseri sergileniyor. Baskılama tekniğiyle çoğaltılarak yapılmış Meşhur Marilyn Monroe tablosu, Campbell Çorba Konserveleri, Elizabeth Taylor tablosu, Brillo Kutuları gibi en ünlü eserleri yakından görmek gerçekten heyecan verici. Roy Lichtenstein, James Indiana, Rosenquist, Mel Ramos ve hayranı olduğum Keith Haring gibi diğer ünlü Pop Art sanatçılarının da 40 eseriyle birlikte yaklaşık 130 eser sergileniyor. Hatta Türk bazı Pop Art sanatçılarının da çalışmaları da sergide yer alıyor ve zaman zaman çeşitli atölye çalışmaları, sohbetler, çocuklar için etkinlikler ve interaktif deneyimler de mevcut.
130 eser deyince çok büyük bir beklentiniz olmasın.. Her eseri dikkatle inceleseniz, fotoğraf çekinseniz bile en fazla 2 saatinizi alır. Fotoğraf çekinmek demişken, bu renkli eserlerin her biri adeta fotoğraf çekinmek için yapılmış gibi! 🙂 Roy Lichtenstein’ın Van Gogh odasında, serigrafi efekti veren ışıklarda ve özel tasarlanmış dekorlarda eğlenceli fotoğraflar elde edebilirsiniz 🙂
Küçük bir not: Warhol’un Fabrika (the Factory) adını verdiği evinin duvarlarına benzer olarak bazı kısımlarda alüminyum kaplama detayları ve Campbell’in çorbalarına gönderme yapan konserve kutular bulunuyor.
İkinci küçük bir not: Andy Warhol ve ilginç yaşam tarzını daha iyi anlamak isterseniz ‘Edie – Factory Girl’ filmini izleyebilirsiniz.
UNIQ Istanbul’a Nasıl Ulaşırsınız?
Anadolu Yakası’ndan gidecekseniz Kadıköy’den Söğütlüçeşme Metrobüs istasyonundan metrobüse binerek Zincirlikuyu’da inip Levent-Sarıyer çıkışından çıkıyorsunuz. Sonrasında buradaki otobüs duraklarından 41E’ye binerek Maslak Kültür Merkezi durağında indiğinizde UNIQ İstanbul‘a ulaşabilirsiniz. Kartal, Maltepe, Pendik, Tuzla taraflarından geliyorsanız 500T’ye binerek 4.Levent durağında inmeniz gerekiyor. Buradan metro alt geçitten yolun karşısına geçerek oradaki otobüs durağından 41E, 41AT veya 48L numaralı otobüslerden birine binip Maslak Kültür Merkezi durağında inebilirsiniz.
Avrupa Yakası’ndaysanız Yenikapı-Hacıosman metrosuna binerek 4.Levent’te iniyosunuz. Yine buradaki otobüs duraklarından 41E, 41AT, 48L numaralı otobüslerden birine binerek Maslak Kültür Merkezi durağında indiğinizde UNIQ İstanbul‘dasınız!
Ayrıca İstanbul’da Görülmesi Gereken 10 Müze yazımıza göz atmayı unutmayın!
Amerikan popüler kültürünün öne çıkan imajlarını kullanmayı seven Warhol, çalışmalarında günlük hayatta herkesin kullandığı nesneleri temel alıyordu. Yiyecek, içecek gibi sıradan ürünleri ya da markaları ve çok tanınan ünlüleri eserlerinde kullanmasının bir sebebi tabi ki var..
Sergiden, Warhol’un bununla ilgili söylediği birkaç cümleyi buraya ekliyorum.. ‘’ Amerika ile ilgili en harika şey varsılla yoksulun özünde aynı şeyleri tüketebilme geleneğini başlatmış olmasıdır. Düşünün ki Amerikan başkanı da, Liz Taylor da ve kim olursanız olun siz de Coca Cola içiyorsunuz; Coca Cola Coca Cola’dır ve ne kadar para öderseniz ödeyin sokakta bir serserinin de içmekte olduğu daha iyi bir cola yoktur. Bütün Coca Cola’lar aynıdır ve bütün Coca Cola’lar iyidir. Liz Taylor da Amerikan başkanı da sokaktaki serseri de bunu bilir.’’
Okuyunca bana çok mantıklı geldi 🙂 Siz de düşüncelerinizi, kendi yorumlarınızı ve sorularınızı burada yorumlara yazabilir veya Instagram hesabımdan benimle paylaşabilirsiniz 🙂
Sevgiler,
Bensu