DİDİM’E HOŞGELDİNİZ
Didim, Ege’nin en güzel deniz keyfini çıkarabileceğiniz yerlerden biri. Geldiğinizde eminim ki siz de bana hak vereceksiniz. Dünyaca ünlü antik kentleri ve mavi bayraklı plajı ile tatilcilere gerçekten geniş bir seçenek sunuyor. Yani sadece deniz tatili düşünmeyenler ve tarihi, doğayı sevenler için de güzel noktalardan bir tanesi. Ben Ege’nin bu özelliğini çok seviyorum. Tarihte birçok medeniyetlerin yaşadığı bu bölgede, hem gezip hem de denizin tadını çıkarabiliyorsunuz. O halde sizler için düzenlemiş olduğumuz Didim Gezi Rehberi ‘ne artık geçebiliriz.
Didim‘de şu anda birçok yerleşik yabancıyla karşılaşmanız mümkün. 1990’larda artan turizm ile İngiliz ve Alman milletlerinden gelen insanlar buraya hayran kalmış ve yerleşmiş. Yani gittiğinizde, karşılaştığınız turist aileler aslında buradan mülk edinerek, yaşamlarına devam edenler ve Türk ailelerle de güzel komşuluk ilişkisine alışmışlar.
DİDİM – Didim Gezi Rehberi
Aydın iline bağlı olarak 1991 yılında ilçe olan Didim, Kuşadası’na 70, Bodrum’a 110 km, İzmir’e 160 km uzaklıktadır. Güllük Körfezi olarak geçen bu bölgede yarımada şeklindedir Didim. Ayrıca bu şehir sahili boyunca sahip olduğu doğal kum plajları ile de epeyce ünlenmiştir. Didim, tarihi geniş bir şehir olması nedeni ile pek çok antik kente günlük turlarla veya kendi imkanlarınızla gezebileceğiniz mesafede bulunmaktadır.
Didim’in tarihi Neolitik Devre (M.Ö. 8000) uzanır. Tarihte de; Likyalılar, Persler, Seleucidler, Attalidler, Romalılar ve Bizanslılar’ın yaşadığı bir bölge olarak karşımıza çıkıyor. Karia Bölgesi denilen bu bölge, 1280 yılında Menteşe Beyliği, 1300 yılında Aydınoğlu Beyliği ve 1413 yılında Osmanlı İmparatorluğu egemenliğine girmiş. Cumhuriyet öncesine kadar da varlığını küçük bir Rum köyü olarak sürdürmüş. Yoran / Yeronda adlı bu köye, 1924 yılında mübadele kapsamında bu bölgeye Yunanistan başta olmak üzere Balkan ülkelerinden gelen halk yerleştirilmiş. 1967 yılına kadar köy olarak bilinen bölgede belediye teşkilatı kurulmuş ve 1991 yılında ilçe ilan edilmiş. Dönemler boyunca da farklı isimleri alan bu şehir, 1997’de isim değiştirilerek Didymaion’dan gelen “Didim” olarak yenilemiştir. Aşağıdaki harita bölgenin tarihi yerleşimini gösteriyor..
Didim’e Nasıl Gidilir ?
Didim, Kuşadası’na 70, Bodrum’a 110 km, İzmir’e 160 km uzaklıkta olduğunu yazmıştık. Yani neredeyse tüm tatil yerlerine yakın. Bodrum veya İzmir Havaalanı’na gelip, buradan aktarma yaparak Didim’e rahatlıkla ulaşabilirsiniz.
İzmir’e geldiğinizde otogara otobüs ile gidip, buradan neredeyse her saat başı Kamil Koç, Pamukkale, Didim Seyahat gibi firmaların araçları mevcut ve 30-40 TL arasında değişen fiyatları var.
Bodrum’dan ise yine merkez otogardan Didim’e giden otobüsleri kullanabilirsiniz veya havalimanından shuttle araçlar gibi minibuslar olabiliyor.
Eğer aracınız var ise İzmir-Aydın otobanından direk Kuşadası grişini geçtikten sonra Didim’e bağlanıyorsunuz.
Didim’e Ne Zaman Gidilir ?
Ege Bölgesi olduğu için aslında özel bir mevsimi yok diyebiliriz. Malum bahar ayları ve yaz ayları en ideal zamanlar eğer deniz kum güneş tatili isteniyorsa. Tarihi yerleri ziyaretler içinse kış ve bahar ayları daha rahat geçebilir.
Didim’de Gezilecek Yerler – Didim Gezi Rehberi
1. Milet Antik Kenti
Didim Akkoyun Köyün’e 5 km uzaklıkta yer almaktadır. Büyük Menderes nehrinin kıyısında kurulan antik kenttir. Konumundan dolayı bu antik kentte farklı dönemlerin eserlerini görebiliyorsunuz. Thales ve öğrencileri, Anaksimenes ve Anaksimandros’un yaşadığı yer ve pozitif bilimlerin başlangıcı olduğu için Fizikçiler Okulu olarak anlımakta.
Apollon ile Girit Kralı Minos’un kızı Akakallis; Akakallis’in üç çocuğundan biri olan “Miletos”a, Minos’un kötülük yapmaması için onu dağa bırakır. Çocuğa kurtlar bakar. Daha sonra çobanların büyüttüğü Miletos, Anadolu’ya gelerek Menderes nehrinin kızı “Kyane” ile evlenerek “Miletos” şehrini kurar.
Milet halkıının özellikle M.Ö. 6. yy.da deniz ticaretini ele geçirmelerinden sonra Akdeniz ve Karadeniz’de kurdukları koloniler sayesinde ticaretlerini artırmışlar ve İyon devletinin başkenti haline gelmiş.
Bu antik kent içerisinde farklı yapılar göreceksiniz. Milet Tiyatrosu, Yunan – Roma (Greko-Romen, Greco- Roman) dönemine ait denilebilir. Helenistik dönemde 5 bin 300 kişilik olan tiyatronun kapasitesi, Roma döneminde 19 bin kişiye çıkarılmış. Bugün tiyatronun üçüncü katı yerinde, Bizans ve Osmanlılar zamanında kullanılmış bir kalenin kalıntıları görülüyor. Tiyatronun arkasından devam ettiğinizde, kentin 4 büyük limanından kalan yere varıyorsunuz. Triton , yarı insan yarı balık şeklinde bir varlığın tasvir edildiği kabartmalı bir anıt, limanı göstermekte.
Faustina Hamamları. Anadolu’daki en büyük Roma hamamlarından biri olan bu yapıyı, Roma İmparatoru Marcus Aurelius, eşi Faustina için yaptırmış. Hamamda soğuk – sıcak – ılık kısımlar, soyunma odaları ve havuz bulunmakta.
Antik kent giriş ücreti 14 TL ve MüzeKart geçerli
Yaz: 08:00 – 19:00
Kış : 08:30 – 16:45
2. Apollon Antik Kenti (Didyma)
Tanrı Apollon bir gün Didyma yöresinde çobanlık yapan Brankhos’a rastlar. Onun saf ruhundan ve nazik yaklaşımından çok hoşlanan Apollon, ona biliciliğin (yani kehanetin) sırlarını öğretir. Öğrendiği tanrısal sırları insanlara aktarma amacındaki çoban Brankhos, bugünkü Apollon Tapınağı’nın bulunduğu yerdeki defne ormanı ve su kaynağının hemen yakınına tanrısı Apollon adına ilk tapınağı kurar.
Antik Milet’in kutsal kapısından başlayan ‘Kutsal Yol’, deniz kenarını takip ederek Didim’in (günümüzde Mavişehir olarak bilinen) Panormos limanına ulaşmaktaymış. Buradan sonra ise güneye doğru kıvrılarak Apollon Tapınağı’nın adak ve sunu terasının önünde son bulmuş. MÖ 300’de Miletoslular tarafından, dini ayinlerin yapıldığı en büyük tapınak olarak inşaa edilmiş. Tarih ilerledikce bir dönem Bizanslılar tarafından da kullanılmış ve depremler nedeniyle de yıkılıp, tekrar inşa edilmiş.
3. Priene Antik Kenti
Didim merkeze 40 km, Söke’ye 15 km kadar olan antik kente Güllübahçe rotasını izleyerek varabiliyorsunuz. Didim Altınkum’dan veya merkezden Akköy minibüsleri ile Balat’ta aktarma yaparak Priene Antik Kenti’ne devam edilebilirsiniz. Söke garajından da Priene’e direkt minibüs seferleri yapılmaktadır.
MÖ 2. yüzyılda, İyon uygarlığının bir parçası olarak kurulan Priene, aralarında Efes ve Milet’in de olduğu 12 İyon şehir devletinden biriymiş. Hippodamus tarafından geliştirilen ‘grid sistemi’ (Izgara biçimli) dünyada şehir planlamasının öncüsü olarak da kabul edilen bir planlamaymış.
Priene Antik Kenti içerisinde; Demeter Tapınağı, Athena Tapınağı (MÖ 4. yüzyıl), 5 bin kapasiteli antik tiyatro, agora, Zeus Tapınağı, bouleuterion (MÖ 150), Yukarı Gymnasion, Aşağı Gymnasion, Mısır Tapınağı, Büyük İskender’in Evi, Bizans Kilisesi, nekropol ve konut alanları mevcutmuş. Fakat gittiğinizde sunaklardan, sütunlardan ve antik tiyatrodan görebileceğiniz yapılar görebiliyorsunuz.
Antik kent giriş ücreti 7 TL ve MüzeKart geçerli.
Yaz: 08:00 – 19:00
Kış : 08:30 – 16:45
4. Akbük
Didim’e 23 km, Mandalya Körfezi’nin Akbük Koyu sahil şeridinde Çukur, Yavan, Yarık isimli üç koyu bulunan ve mavi bayraklı plajları ile huzur tatil noktalarından biridir. Tarihi MÖ 4.000’li yıllara dek uzanana Akbük, doğal güzellikleri ve su sporları ile de ünlü noktalardan birisi. Ayrıca ormanlar da doğa yürüyüşü ve kamp yapmak isteyenlere de güzel bir seçenek sunuyor.
Akbük Koyu, doğal bir liman ve yöredeki en lezzetli balık çeşitlerinin en lezzetlileri çipura, levrek, dil balığı ve sarıyanak kefali.
5. Saplı Ada
M.Ö 1500’lü yıllara kadar uzanan uzun bir tarihi ve ilginç bir yapıya sahip oluşuyla Saplı Ada, SİT alanı olarak koruma altına alınmış. Ege Denizi’nde meydana gelen büyük bir volkanik patlamanın sonucunda etrafa saçılan küllerin birikmesiyle oluşmuş. Adaya yürüyerek geçebileceğiniz sığ bir yol mevcut. Denizi biraz soğuk gelebilir..
6. Büyük Menderes Dalyanları
Büyük Menderes Deltası’nın kuzeyinde Kuşadası ve güneyinde Didim yer almaktadır. Denizle, karanın buluştuğu noktada bulunan Büyük Menderes Dalyanları bu özelliğinden dolayı yerli ve yabancı turistlerin uğrak yerlerinden birisidir. Kış aylarında ise burada flamingoları görmeniz mümkün. Akköy – Balat güzergahında bulunan dalyanlar fotoğraf çekmek içinde güzel bir manzara sunuyor.
Buraya kadar gelmişken Dilek Yarımadası’na ve milli parkına uğrayabilirsiniz. Detayları Kuşadası Gezi Rehberi yazımızda bulabilirsiniz.
7. Bafa Gölü – Myus – Herakleia Antik Kenti
Bafa Gölü Milli Parkı, Didim’e 10 km uzaklıktadır. Bafa Gölü’nde beş küçük adacık bulunmakta. 150 üzerinde farklı kuş türünün bulunduğu bu alanda; olta balıkçılığı, kampçılık, ve doğa yürüyüşleri yapılabilmektedir.
Büyük Menderes Nehri‘nden meydana gelmiş olan bu gölün, doğusunda Herakleia Antik Kenti’nde, Kuzeyinde Myus Antik Kenti ile güney batısında Aissessos Antik Kenti yer alıyor. Böylelikle hem doğal hem de tarihi bir gezi rotası üzerinde oluyorsunuz.
Herakleia Antik Kenti (Latmos Antik Kenti), Antik Çağ’da Ege Denizi’nin bir uzantısı olan Latmos Körfezi’nde inşa edilmiş ve nehir alüvyonlarının dolması sonucu Bafa Gölü oluşmuş. Kapıkırı Köyü çevresinde, MÖ 6. Yüzyılda Latmos veya Latmia olarak kurulduğu biliniyor. M.Ö. 4.yüzyılda Latmos Kenti üzerine yeni Herakleia Kenti kurularak burçlarla güçlendirilmiş ve Athena Tapınağı yapılmış. Orta Çağ’da, manastır yaşamına ev sahipliği yapmış.
Myus Antik Kenti; Avşar Köyü yakınlarında, Atina kralı Kodros’un oğlu Kydrelos tarafından kurulmuş, Panionion Birliğine ait önemli bir İon kıyı kentiydi. Dionysos Tapınağı’nın yer aldığı kentte tapınağa ait parçalar, arkaik döneme ait sur duvarları ve Bizans Kalesi parçaları günümüze kadar gelebilmiş.
8. Altınkum Plajları
Keyifle denize girebileceğiniz bir deniz sunuyor size Didim. Altınkum ince ve beyaz kumuyla, turkuaz rengi deniziyle ünlü bir sahil şeridi. Halk plajı ve giriş ücretli plajları mevcut. Ücretler ise 20-40 TL arasında değişiyor.
Son olarak diyebileceğim tek şey tatilinizin tadını çıkarmanız olacaktır…
Sevgiler.